Güngören seçim sonuçları kim kazandı? 23 Haziran İstanbul Güngören Binali Yıldırım Ekrem İmamoğlu oy oranları

Güngören seçim sonuçları merakla bekleniyor. 23 Haziran İstanbul yenileme seçiminde bugün sandık başına giden Güngören halkı, seçim sonuçlarını araştırmaya başladı. Saat 08.00'de başlayan oy kullanma işlemi 17.00'de sona erdi. 4 parti ve 17 bağımsız adayın yarışacağı 23 Haziran seçiminde Güngören ilçesinde son durum nedir? İstanbul Güngören seçim sonuçları kim kazandı? 23 Haziran Güngören ilçesi Binali Yıldırım ve Ekrem İmamoğlu'nun oy oranları nasıl? İşte detaylar...

Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
Güngören seçim sonuçları kim kazandı? 23 Haziran İstanbul Güngören Binali Yıldırım Ekrem İmamoğlu oy oranları

23 Haziran Güngören seçim sonuçları için geri sayım başladı. Saat 08.00'de oy vermek için sandık başına giden Güngören halkı 'sandığımdan kim çıktı' gibi sorulara yanıt aramaya başladı. Oy verme işlemi sona erdikten sonra seçim sonuçlarına dair detaylar merak ediliyor. Cumhur İttifakı (AK Parti - MHP) adayı Binali Yıldırım ve Millet İttifakı (CHP - İYİ Parti) adayı Ekrem İmamoğlu arasında gerçekleşen seçimde Güngören seçim sonuçları son durum nedir? 23 Haziran İstanbul Güngören Binali Yıldırım Ekrem İmamoğlu oy oranları nasıl? İşte 23 Haziran İstanbul Güngören seçim sonuçları ile ilgili tüm detaylar...

GÜNGÖREN SEÇİM SONUÇLARI 23 HAZİRAN 2019

Binali Yıldırım:
%50,17
84.901

Ekrem İmamoğlu:
%48,90
82.755

BİNALİ YILDIRIM OYUNU KULLANDI

AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Binali Yıldırım, Tuzla Emlak Konut Cemil Meriç İlkokulu'nda oyunu kullandı. Yıldırım'a eşi Semiha Yıldırım eşlik etti.

Binali Yıldırım, seçim sonuçlarını AK Parti İstanbul İl Başkanlığında takip edecek.

Oyunu kullandıktan sonra gazetecilere açıklama yapan Yıldırım, "Vatandaşlık görevimizi yaptık. oylar sayılacak. kim istanbul'u yönetecek? ben İstanbul'a inanıyorum" İfadelerini kullandı.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN OYUNU KULLANDI

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, yenilenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi için oylarını Üsküdar'da kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan oy kullanmak için Üsküdar Kısıklı'daki konuttan saat 12.20'de Saffet Çebi Ortaokulu'na geldi.

Okul bahçesini dolduran vatandaşların sevgi gösterilerinde bulunduğu Erdoğan, "3300" numaralı sandığın bulunduğu sınıfa girerek, sandık görevlileriyle tek tek tokalaştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, gerekli kontrolün yapılması için kimliklerini sandık görevlilerine verdi.

Kabine girerek tercihini yapan Erdoğan, oy zarfını sandığa attı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ardından eşi Emine Erdoğan da oyunu kullandı.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ve eşi Esra Albayrak da aynı sandıkta oy kullandı.
Seçim değerlendirmesi

Erdoğan, oyunu kullandıktan sonra basın mensuplarına açıklama yaptı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin bu şekilde yapılmaması gerektiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Ne yazık ki 31 Mart'tan sonra mevcut gelişmeler böyle bir seçimin yapılması, Yüksek Seçim Kurulu kararıyla yenilenmesi yoluna gidildi. Bugün de İstanbul'umuzda bu seçimi gerçekleştiriyoruz. Temennim odur ki, İstanbul'umuza

İstanbul'umuzun geleceğine tecrübesiyle dinamizmiyle ve Ankara-İstanbul bütünleşmesiyle bir sürecin getirilmesini çok çok faydalı buluyorum. Bunun için de İstanbul seçmeni İstanbul için en isabetli kararı verecektir diye düşünüyorum.

Gayretleriniz için de sizlere teşekkür ediyorum. Hayırlı olsun."

Basın mensuplarının seçime katılım oranının ne olacağına ilişkin soruları üzerine Erdoğan, "Hepimiz çok gayret ettik. İstanbul dışında olanları buraya taşıma için. Tekrar buradan memleketlerine gönderilmesi noktasında bir çalışma.

İstanbul'da olanlar da inanıyorum ki bu işin önemini çok iyi biliyorlar. Sizler burada yakından takip ediyorsunuz. Herhalde katılımın yüksek olması gerekir." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, basın mensuplarının kentte dün gece yarısında bile trafiğin yoğun olduğunu söylemesi üzerine, "Ben o kilitlenmiş trafiği yaşadım." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, seçim sonuçlarını İstanbul'da takip edeceğini söyledi.

GÜNGÖREN TARİHÇESİ

Eski bir Rum köyü olan Güngören, Cumhuriyet döneminde Muhmutbey Köyü nahiye merkezine 9 köy ile birlikte bağlanmadan önce, Vidos adıyla anılır ve Papaz (Papazın) çiftliğini işletenler tarafından satılan ve yaklaşık 50 çiftçi ailesinin bulunduğu bir köy olarak bilinirdi. 1950'li yıllarda Vidos ile birlikte Bakırköy ilçesine bağlı Mahmutbey Köyü nahiyesi; Avas (Havas) Atışalan, Ayapa (Kirazlı), Ayayaği (Kayabaşı ve Şamlar), Çıfıtburgaz (Çiftlikburgaz, Bağcılar), Litsos (Esenler), Nifos (Kocasinan)ve eski adları bilinmeyen İkitelli ve Güneşli adlarıyla toplam 10 köyden oluşuyordu.

İlk Yerleşim
1604 doğumlu 16. Osmanlı Hükümdarı Sultan Genç Osman (1618-1622), ava meraklı bir padişahtı. Güngören Köyiçi'nde, günümüzde ilçenin nadir tarihi eserlerinden biri olan Genç Osman Camii'ni ve üst tarafında da bir "Av Köşkü" yaptırmıştı. Ve ayrıca cami ile köşk arasında bir hamam ve köşkün de doğu tarafına bağ yaptırmıştı. Caminin kıble duvarına isâbet eden sağ ve sol iki tarafına yaptırılan ve 1990'lara kadar akar vaziyette kalan iki çeşme ise, kışları sıcak, yazları da buz gibi soğuk akmasıyla ünlenmişti. Günümüzde sağdaki çeşme halen yerinde durmakla birlikte soldaki çeşme ?hoyratça yıkılıp' kaybedildi. Her iki çeşmeye su veren camiin batısındaki sırtlarda yer alan kaynaklar da, üzerine imam meşrutası ve İmam Hatip Okulu yapılarak tahrip oldu. Yakın zamanlara kadar akan bu çeşmeler artık kurudu. Camiinin üzerine bina yapılan bağından ise eser bırakılmadı. Sultan Genç Osman'ın 20 Mayıs 1622'de Yedikule Zindanları'nda yeniçeriler tarafından şehit edilmesi üzerine yerine Sultan Dördüncü Murat geçmişti. Dördüncü Murat zamanında Yeniçeri Ocağı kaldırılmak istenmişti. Bu çerçevede Sultan Genç Osman'ın Av Köşkü civarındaki binalarda konaklayan yeniçeriler üzerine yürünmüş, buralar top ateşine tutularak yeniçeriler imha edilmişti. Böylece onların yaşadıkları bölge bir nevi lanetlenmişti? Sultan Genç Osman'ın adını alan camiin hizmetinde imam-hatip, müezzin, kayyum, faraşçı ve hizmetli kadrosu olarak 20 civarında insan görevlendirilmişti. Bunların maaş ve camiin masraflarını karşılayacak gelir temini için de Padişah tarafından akar yaptırılmış ve vakfedilmişti. Bu akarların bir kısmı Suriye'de (muhtemelen Şam'da), bir kısmı da İstanbul Karaköy Meydanı'ndaki Ziraat Bankası ve arkasındaki Tatlıcılar mağazalarının karşısında, Bankalar Caddesi'nden inip Galata Köprüsü'ne giden yolun sağında, sıralı Vakıf yükkanlarıydı. Bunlar, günümüzde meydan genişletilmesi münasebetiyle yıkıldı. Muhtemelen camiinin başka gelir kaynakları da vardı. Ancak bunlar vakıf kaynaklarının titiz bir incelenmesine ihtiyaç duyuyor.

Genç Osman'ın katledilmesinden muhtemelen 200 sene sonra, Ahıskalı Aşir Hoca adında bir zat Topkapı'dan bu günkü Güngören toprakları üzerine gelince, içinde keçilerin otladığı cami harabesine rastlamış. Cami belki top atışlarından veya ilgisizlikten bu hale gelmişti. "Bunun vakıflarda kaydı vardır" diyerek Vakıf İdaresi'ne müracaat etmiş ve oradaki kayıtlarda Sultan Genç Osman Camii ve akarlarına rastlamış. Dolayısıyla camiin ihyâ ve idamesi için görevlendirilmiştir. Kadroların ihdası ile caminin tamir ettirilerek ibadete açılması için vazifelendirilen Aşir Hoca "Bismillah" deyip işe koyulur. Aşir Hoca, en az beş-altı çiftlikten oluşan ve Vidos denilen eski Rum köyünde çalışan müslüman ve sesi güzel dine yatkın kişilerden bir kadro kurmak için harekete geçer. Aşir Hoca'nın bu kadroyu oluşturmak için temasa geçtiği "Müslüman ve dine yatkın kişiler"in yaşadığı günümüzün Güngören'i ise, o dönemde Vidos, Burgaz, Haznedar, Emlak ve Ferhatpaşa çiftliklerinden oluşuyordu