CHP'li Bolu Belediye Başkanı'nın işten çıkardığı 97 işçinin Ankara'daki CHP Genel Merkezi'ne protesto yürüyüşü bugün saat 12.00'de başlayacak. 11 gün sürecek Emek ve Adalet yürüyüşüne CHP ve HDP'li belediyelerde baskı gören ve işten çıkarılan binlerce işçi de iştirak edecek.
31 Mart öncesi Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "CHP'li hiçbir belediye işçi çıkarmayacak" demesine rağmen Adana'nın Ceyhan, İzmir'in Menemen ilçesi ve Bolu'da işçi kıyımları yaşandı. CHP ve HDP'nin kazandığı 74 belediyeden 14 bin 600 çalışan sendikalarından istifa ettirilerek başka sendikalara geçirildi.
Hak-İş'e bağlı Hizmet-İş, Özgüven-Sen ve Öztaşıma-İş Sendikalarına üye işçiler çeşitli baskı ve "işten çıkarırız" şantajlarıyla yıllardır bağlı bulundukları sendikalardan istifa ettirildi. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ın göreve başladıktan hemen sonra 97 çalışanı işten çıkarılmasına tepki yürüyüşü bugün başlıyor. Hak-İş'in, 'Emek ve Adalet Yürüyüşü' adı altında başlatacağı yürüyüş Bolu Belediyesi önünden 12.00'da başlıyor. Basın açıklamasının ardından 196 kilometrelik güzergâhta başlayacak yürüyüşün 11 günde tamamlanması öngörülüyor.
GÜNDE 20 KİLOMETRE MESAFE KATEDİLECEK
22 Haziran'da Ankara'da CHP Genel Merkezi'nin önünde son bulacak yürüyüşe 97 işçinin aileleri, Antalya, İzmit, Çanakkale-Bayramiç ve İzmir - Menderes belediyelerinden işten çıkarılan çalışanların yanı sıra iş akitleri feshedilen binlerce işçi de yürüyüşe katılacak. Yürüyüşte günlük hedef 20 km olarak belirlendi. Ankara'da coşkulu bir kalabalığın karşılayacağı işçiler CHP Genel Merkezi'nin önünde protestolarına devam edecek.
"AİLE VE ÇALIŞMA HAYATI BOZULMAKTADIR"
Baskı ve tehditlerle, sürgün etme, özlük haklarının ellerinden alınmasına sessiz kalmayacaklarını belirten Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, "İstifa etmeyen arkadaşlarımıza yeni baskılar uygulanıyor, sürgünler yapılıyor. Arkadaşlarımızın tayinleri Antalya Manavgat'tan şehrin bir ucundaki Kaş'a, Finike'ye çıkarılmaktadır. Aile ve çalışma hayatı bozulmaktadır. Adil, hukuki ve demokratik olmayan tutumdur. CHP belediyeleri ve Kılıçdaroğlu'nu uyarıyoruz. Ekmeğimizle oynamayın. Kılıçdaroğlu'na 31 Mart öncesi Mersin'deki tanıtım toplantısında söylediği 'Kimsenin aşıyla işiyle uğraşmayacağız.' sözlerini hatırlatmak isteriz. Bu taahhüdün yerine getirilmediğini görüyoruz" dedi.
İŞÇİLER İSYAN ETTİ
Ayşe Dikmen: Ramazan ayını ve bayramı bize zehir eden Tanju Özcan'a karşı yürüyüş yapacağız. Artık bıçak kemiğe dayandı. İşimiz aşımız, ekmeğimiz için bu yürüyüşe ben de katılıyorum.
Hakkı Özyaman: Temizlik işçisi olarak 3 aydır kadrolu olarak çalışıyordum, belediyenin bütçesi olmadığını söyleyen başkan Tanju Özcan bizi işten attı. Kur-an'ı Kerim'e el bastı ve hiçbir işçiyi işten çıkarmayacağına dair taahhütname imzaladı, buna rağmen bizleri kapının önüne koydu.
Fatma Duran: Bolu Belediyesi'nde temizlik işçisi olarak çalışırken Tanju Özcan'ın başkan seçilince ilk icraatı olarak 96 arkadaşımla birlikte beni de işten çıkardı. Bolu Belediyesi önünde 40 gündür "Eylem Çadırı'nda" işimizin iade edilmesi için arkadaşlarımla beraber nöbet tuttum. Şimdi de sendikamızın eylemine hazırlanıyorum."
Adil Alagöz: İşimiz verilene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bizim tek isteğimiz kimseye muhtaç olmadan aşımızı evimizde kaynatmak. Bu nedenle ben de yürüyüşe katılıyorum. Bu yaklaşık 200 km'lik yürüyüşe katılarak Tanju Özcan'a ne kadar kararlı olduğumu göstermek istiyorum. Benim derdim, işim, aşım, emeğim, ben işimi geri istiyorum. Çocuklarıma hem annelik hem babalık yapıyorum. Evimi geçindirmek için işime geri dönmek istiyorum.
SABAH
