Cemal Kaşıkçı’nın son röportajını TAKViM yayınlıyor

Tayyip Erdoğan “Kudüs’ten vazgeçen Harameyn’den vazgeçmiştir” demişti. Bunu Suudların söylemesi lazımdı. Biz Türkiye’den kaçıyoruz. İslam ümmetinin kalan iki ana devletinin güçlü bir birlikteliği olması lazım. Türkiye başarılı bir ülke ve saygıyı hak ediyor

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 21 Ekim 2018 Güncelleme 21 Ekim 2018, 01:40
Cemal Kaşıkçı’nın son röportajını TAKViM yayınlıyor

İÇİNDEKİLER

TAKVİM, Suudi Arabistanlı gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın son röportajını ele geçirdi. İşte, Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nda katledildiği açıklanan Kaşıkçı'nın dünyaya ve Suud halkın gönderdiği son mesajlar:

Tayyip Erdoğan "Kudüs'ten vazgeçen Harameyn'den vazgeçmiştir" demişti. Bu cümle bana göre doğru. Çünkü Kudüs Harameyn el Şerifeyn'in tamamlayıcısıdır. Bu cümleye kimse kızmasın. Bu cümle doğru. Bunu bizim Suudluların söylemesi lazım. Emir Muhammed'in "Kudüs bizim için Harameyn ile aynıdır. Ben Harameyn'in hadiminin oğlu olarak benim için Kudüs Harameyn'den ayrılamaz. Ve benim meşruiyyetim Kudüs'le tamamlanır" demeli. Biz 50 riyallerin üzerine Kral Faysal'ın vefatından bu yana Kudüs'ün resmini koyuyoruz. Şimdi neden bu cümleden sıkılıyoruz.

Türkiye'nin Katar'a karşı sorumlulukları var. Bunu neden Suudi Arabistan'a karşı düşmanca bir duruş olarak yorumlayalım. Türkiye, Suudi Arabistan ile iyi ilişkiler konusunda oldukça hassas. Tüm Suud medyasının Türkiye karşıtı haberlerine rağmen... Bizim Suudi Arabistan ilişkilerinin Türkiye ile iyi olmasını desteklememiz lazım. İslam ümmetinin kalan iki ana devletinin ilişkilerini bu adamların bombalamasına izin vermemeliyiz. Bu ilişkileri korumalıyız.

Türklerin duruşunu beğeniyorum. Tabi ben sürekli Türk yandaşı olmakla suçlanıyorum. Aslında karanlık odalarda oturan ve benim arkadaşlarım olmayanlar tarafından... Ama ben hala onlara arkadaşlarım diyorum. Türkiye başarılı bir ülke. Saygıyı hak ediyor. Türkiye ve Suudi Arabistan iki şeye karşı koymakta dayanışma içinde olabilirler. İran'ın bölgedeki yayılmacılığı. Bölgedeki kaos ve yeniden ayağa kalkamama. Ancak, biz bundan siyasal İslam bahanesiyle kaçınıyoruz.

4 Kasım'daki yolsuzlukla ilgili başlatılan mücadele ile ilgili haberlerin çoğu dikkat ederseniz sadece ABD gazeteleri ve İngiliz Financial Times'ta yer alıyor. Bloomberg'de de. Maalesef Suud gazeteleri ayrıntılardan uzaktı. Welid ve başkaları ile ilgili bilgiler yayınlandı, kimseden de düzeltme gelmedi.

Genel Başkan 400 milyar riyal, 108 milyar doların geri alındığını söyledi. Ne kadarın nakit ne kadarının borç olduğu ise açıklanmadı. Yolsuzlukla mücadele savaş ister. Çünkü yolsuzluk çetesi geçtiğimiz 40 yıl içerisinde büyüdü, genişledi ve güçlendi. Müesseseleşmiş bir yolsuzluk var. Emir ve krallara kadar ulaşmış bir yolsuzluk.

Bizim yolsuzluğun tanımını öğrenmemiz lazım. Bir milyarlık anlaşma iki milyar oluyor ki emir ondan pay alsın. Malların savurganca kullanılması bugüne kadar yolsuzluk olarak muamele görmedi. Körfez ülkelerinin şeyhleri de aynı hastalığı yaşıyor. Milyonlarca liraya tablolar alıyorlar vs...

Başarılı olmak için imkan çok. Suudi Arabistan'ın elinde çok büyük bir sermaye var. Muhammed bin Selman'ın elinin altında bir trilyon dolar fazla var. Onunla memleketi kalkındırabilir. Ama en önemli tehdit ekonomiktir. Suudi Arabistan'da gerçek bir atalet var. Muhammed bin Selman 2-3 milyon Suudlu gence iş sağlamak zorunda. Bu halkı üreten çalışan bir halka dönüştürmek zorunda.

Dün gece İstanbul'da çok zarif bir grupları olan Mısırlı gençlerle bir araya geldim. Yaklaşık 50 genç erkek ve kız. Beni mutlu eden onların heyecanı oldu. Umutsuzluk, gurbet, acı onları yutmadı. Bu gençler devrimi yaşadı. Şimdi ise gurbette ve hicretteler vatanlarından uzakta. Ancak umutları hala var. Bu gençler inşallah tekrar Mısır'a dönecekler. Ben umutluyum. Arap baharı ölmedi... 2011 yılı hala bitmedi...






TOPKAPI'DA EV ALDI
Cemal Kaşıkçı'nın öldürüldüğü günün sabahına ait yeni görüntüler ortaya çıktı. Kaşıkçı'nın olaydan 7 gün önce Topkapı'da bir ev satın aldığı belirlendi. O binanın kamera kayıtları ise Kaşıkçı'nın son görüntüleri oldu.




İNFAZ TİMİ KRALİÇE'NİN YANINDAYDI
Veliaht Prens Muhammed bin Selman'a yakın isimlerin Kaşıkçı olayında yer alması gözden kaçmadı. İnfaz timi denilen 15 kişiden dördünün Mart ayında veliaht prensin gerçekleştirdiği İngiltere ziyaretinde de yanında olduğu belirlendi. İngiliz medyası Kraliçe II. Elizabeth ile görüşen prensin yanında bu dört kişinin de olmasını "Tüyler ürpertici" olarak yorumladı.



KRALİYET AİLESİ DÜNYAYI İKNA EDEMEDİ
Riyad yönetiminin olayın başından bu yana attığı her adımı sert şekilde eleştiren dünya basını "Kaşıkçı, konsoloslukta çıkan arbedede öldü" açıklamasının ardından da eleştiri dozu artırdı. Guardian, BBC ve CNN olayın perde arkasında Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın olduğunu belirtti. Esmi M6 şefi John Sawers olayın murgu olduğunu söylerken Avrupa Parlamentosu ve BM uluslararsı bir soruşturma çağrısında bulundu.