Eşimin metresi hamileymiş...

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 04 Haziran 2018 Güncelleme 04 Haziran 2018, 03:55
Eşimin metresi hamileymiş...

İÇİNDEKİLER




Eşime karşı boşanma davası açtım dava
devam ederken eşimin başka bir kadınla birlikte yaşamaya başladığını hatta kadının da hamile olduğunu öğrendim. Bu durumu boşanma davasında kullanabilir miyim?
Yargıtay'ın bundan 2015 yılına kadar kabul ettiği görüşe göre eşler arasındaki sadakat yükümlülüğü boşanma kararı kesinleşene karar devam etmekte idi. Fakat YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ'nin E. 2014/20330 K. 2015/9692 sayılı 11.5.2015 tarihli vermiş olduğu kararla bu kural değişmiş, boşanma davası açtıktan sonra eşlerin birbirlerine karşı sadakat yükümlülüğü bulunmadığı boşanma davalarında dava tarihinden önceki vakıaların değerlendirileceği hükme bağlanmıştır. Bu kararda "Boşanma Davasından Sonra Davalı Kadının Üç Ayrı Erkekle Çok Sayıda Telefon Görüşmesi Olduğu - Dava Tarihinden Sonra Gerçekleşen Olayların Mevcut Boşanma Davası Sonucuna Etkili Olmadığı" karara bağlanmıştır. Yani davayı açan eş artık özgürdür ve açmış olduğunuz davada sadakat yükümlülüğüne aykırılık da dahil dava tarihinden sonraki olayları kullanmanız mümkün değildir.


FAZLA MESAİ ÜCRETİ ÖDENMİYOR
Çalıştığım şirkette sürekli fazla mesai yapıyoruz ve fazla mesai ücreti ödenmiyor.
Sorduğumuzda fazla mesai ücretlerinin maaşımızın içinde olduğu sözleşmede bu şekilde hüküm olduğu söylendi. Bu hüküm geçerli mi?
Fazla mesai İş Kanunu'na göre haftalık 45 saati aşan çalışmalardır. Kural bu olmasına rağmen bu kural emredici nitelikte değildir.
Yani iş sözleşmeleriyle fazla çalışmanın ücrete dahil olacağı şeklinde düzenlemeler yapılabilir. Bir yılda 270 saati (haftada 5.2 saati) aşan çalışmalar ise kesinlikle ücrete dahil olamaz. YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ'NİN E: 2014/12424 K: 2015/16142 sayılı 04.05.2015 tarihli kararına göre fazla mesai ücretinin aylık ücrete dahil olduğunun kararlaştırılması halinde yıllık 270 saati (haftalık 5,2 saat) aşan fazla çalışmaların ücretleri hesaplanabilecektir. Ayrıca fazla çalışma için her yıl işçiden onay alınması gerekir.
Aksi takdirde, işçiden onay alınmazsa iş sözleşmesinde her ne kadar fazla mesainin ücrete dahil olduğu düzenlemesi söz konusu olsa da (270 saat sınırı olmaksızın) tüm fazla mesai süresi için zamlı ödenmesi gerekir.


KAZADA ÖLEN AĞABEYİM TAM KUSURLU ÇIKTI DAVA AÇABİLİR MİYİZ?
Ağabeyim bir trafik kazasında vefat etti. Aracı kullanan olarak abime tam kusur verdiler. Buna rağmen sigortaya dava açarsak tazminat alabileceğimiz söyleniyor. Doğru mudur? Dava açsak kazanır mıyız?
Ölümlü trafik kazalarında ölenin destek olduğu yakınlarına destekten yoksun kalma tazminatı adı altında bir tazminat ödenmektedir. Bu tazminat aktüeryal hesaplamalara göre belirlenerek, ölen destek yaşasaydı yakınlarına ne ölçüde destek olacak idiyse ona göre belirlenir. 2011 yılında Yargıtay, sürücü tam kusurlu olsa da destekten yoksun kalan yakınları kusurlu olmadığından ve bu tazminat hakkı da onların olduğundan tam kusurlu sürücünün yakınlarına da tazminat ödenmesi yönünde karar verdi. Bu kararla birlikte sigorta şirketlerine milyonlarca talep ve dava açılarak tam kusurlu sürücünün yakınları için de tazminatlar talep edildi ve sigorta şirketleri tarafından bu bedeller ödendi. 2015 yılına gelindiğinde Hazine müsteşarlığı Trafik Sigortası Genel Şartları'nda değişikliğe giderek bu uygulamayı kaldırdı. İtirazlar üzerine 2016 yılında çıkan torba yasa ile ilgili düzenleme yasalaştı. Yargıtay da son durumda 2017 yılından beri bu tam kusurlu sürücünün yakınlarına tazminat ödenmeyeceği yönünde kararlar vermektedir. Dolayısıyla dava açmanız halinde kazanamayacağınız kanaatindeyim.