Hürriyet'in avukatı yan çizdi: Görmedim...

Hürriyet gazetesi binasına zarar verdikleri iddiasıyla ''mala zarar verme'' ve ''nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal'' suçlarından 26 kişinin yargılanmasına devam edildi. O tarihlerde Hürriyetin avukatı olan Şafak Çetin Çorum , "Ancak baktığımda binaya verilen zarar görünüyordu. Bina giriş kapısındaki cam kapı, araç bariyerleri aydınlatma lambaları ve kameralar kırılmıştı. Ancak bu zarar verme ve bina bahçesi içerisine girilme anına şahit olmadım. " dedi.

Giriş Tarihi 12 Ekim 2017, 00:00 Güncelleme 12 Ekim 2017, 16:45
Hürriyet’in avukatı yan çizdi: Görmedim...

İÇİNDEKİLER

Hürriyet gazetesi binasına zarar verdikleri iddiasıyla ''mala zarar verme'' ve ''nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal'' suçlarından 26 kişinin yargılanmasına devam edildi.


Bakırköy 5. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz 1 sanık ile müştekiler Şafak Çetin Çorum ve Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık AŞ'nin avukatı katıldı.

Duruşmada ifade veren müşteki Şafak Çetin Çorum, olay tarihinde Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık AŞ'nin avukatı olduğunu ancak 11 Ocak 2016'da görevinin sona erdiğini anlattı.

Çorum, 6 Eylül 2015'te sosyal medyada Hürriyet Gazetesi'nin önünde toplanılması şeklinde bir haberin yayıldığını, güvenlik amirinin de gerekli önlemlerin alınması için hazırlıklar yaptığını bildiğini, olay günü gazete binasına saldırı haberi olduğunu duyunca kendisinin de kuruma gittiğini söyledi.



ABD Büyükelçisi John Bass, Hürriyet'i ziyaret eden isimlerden biriydi.

Müşteki Çorum, kuruma gittiğinde bina korkuluklarının önünde kalabalığın toplandığını ifade ederek, şöyle konuştu:

"Anladığım kadarıyla içeride bulunan kalabalık grup dışarıya çıkarılmıştı. Ancak baktığımda binaya verilen zarar görünüyordu. Bina giriş kapısındaki cam kapı, araç bariyerleri aydınlatma lambaları ve kameralar kırılmıştı. Ancak bu zarar verme ve bina bahçesi içerisine girilme anına şahit olmadım. Gittiğim sürede bahçeden dışarıya çıkarılmış, korkuluğun dışında bekliyorlardı, sloganlar atılıyordu. Ben de avukat olarak müşteki vekili sıfatıyla karakoldaki yasal süreci takip ettim. Olaya karışan kişilerin kim olduğunu bilmiyorum, teşhis etmem de mümkün değildir. Olay nedeniyle şahsi bir şikayetim yoktur."

Duruşmada tanık olarak dinlenen Y.K, Bağcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde polis olarak görev yaptığını, olay günü Hürriyet Gazetesi binası önünde görevlendirildiğini ifade etti. Tanık Y.K, akşam saatlerinde kalabalık bir grubun sloganlar atarak, gazete binasına doğru gelmeye başladığını, bina önünde kamyonların araç giriş ve çıkışlarını kapattığını, takviye ekip gelinceye kadar bu kişileri durdurmaya çalıştıklarını söyledi.

Grubun binanın camlarını tekmelediğini, ellerine geçen maddeleri fırlattığını anlatan tanık Y.K, takviye ekibin gelmesiyle binanın bahçesinden çıkardıkları grubun bir süre sonra dağıldığını, herhangi bir gözaltı işlemi yapmadıklarını, zarar veren kişileri teşhis edebilmesinin mümkün olmadığını dile getirdi.

Dinlenen diğer 2 tanık da zarar veren kişileri, teşhis edemeyeceklerini ve tanımadıklarını belirtti.

Duruşmada savunma yapan sanık Kemal Karakurt, olay günü bir arkadaşıyla Başakşehir istikametine doğru giderken Hürriyet gazetesi binası önünden geçmeleri gerektiğini ancak yolun kapalı olduğunu ifade ederek, ''Yolda sloganlar atılıyordu. Ben ve yanımda bulunan arkadaşım hiçbir şekilde araçtan inmedik, slogan atıp, olaylara dahil olmadık. Sadece yolun açılmasını bekledik. Hiçbir şekilde olaylara karışan grubun içinde değildim. Üzerime atılı suçu kabul etmiyorum." dedi.

Mahkeme, dinlenmeyen tanıklar hakkında zorla getirilme kararı vererek, duruşmayı erteledi.

İDDİANAMEDEN
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 6 Eylül 2015'te kalabalık bir grubun saat 23.05 sıralarında, protesto için gazete binası önüne gittikleri belirtildi. 


İddianamede, 8 Eylül 2015'te de güvenlik güçlerinin şehit edilmesini protesto için araç konvoyu oluşturan şüphelilerin ilk önce Vatan Caddesi'ndeki Emniyet Müdürlüğüne vardıkları, saat 20.30 civarında da gazete binası önüne gittikleri ve protestoya burada devam ettikleri aktarılarak, şunlar kaydedildi:

''Şüphelilerin yönetim binasının etrafı duvarla çevrili bahçesi içerisine, güvenlik güçlerini itekleyerek girdikleri, ışıklandırma aparatlarını, binanın giriş kapısındaki döner cam kapı, vitrin camları, kameralar, giriş kapısındaki bariyerleri kırarak zarar verdikleri, giriş kapısını zorlayarak bina içine girmek istedikleri, olay yerine gelen takviye güvenlik güçlerince bina bahçesinin dışına çıkarıldıkları anlaşılmıştır.''

Araç plakalarından kimlikleri tespit edilen şüphelilerin, gazete binasının önüne protesto amacıyla gittikleri, İstiklal Marşı'nı okudukları ancak gazetenin bahçesine, binaya girmedikleri ve zarar vermedikleri şeklinde beyanda bulundukları kaydedildi.
İddianamede, 26 şüpheli hakkında ''mala zarar verme'', ''nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal'' suçlarından 2 yıl 4 aydan 9 yıla kadar hapis cezası isteniyor.