KGB'nin el kitabında ne var?

A Haber’de Nihan Günay’ın konuğu olan A Haber İstihbarat Danışmanı Ferhat Ünlü, KGB’nin Gizli El Kitabı’nı ilk kez Medya Dünyası’nda paylaştı.

Giriş Tarihi 29 Mayıs 2014, 00:00 Güncelleme 29 Mayıs 2014, 18:28
KGB’nin el kitabında ne var?

İÇİNDEKİLER

KGB'NİN GİZLİ EL KİTABINDA NE VAR?
Ben bu operasyonların uzun solukluluğunu anlatmak üzere bir kitapçık getirdim. Burada ABD ve üçüncü dünya ülkelerinde Amerikalıların devşirilmesi başlığını taşıyan bir belge bu. Batılı bir güvenlik örgütü, ABD ve üçüncü dünya ülkelerinde Amerikalıların devşirilmesi adlı başlığını taşıyan çok gizli bir KGB eğitim el kitabının kopyasını ele geçirdi. Kitabın başında bu el kitabının KGB yüksek okulu 101'in eğitsel yayın çalışması planına uygun olarak ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği Bakanlar Kurulu'na bağlı olan KGB önderliğince onaylanarak yayınlanmış olduğu belirtilmektedir. Bu yazarlar bu operasyonel planı hazırlamışlar ve devamında çok daha detaylı bilgiler de vermişler.



KİTABIN MAKSADI NE?
KGB Amerika'ya sızmak için çeşitli Amerikalıları hedef seçiyor ve onları devşirmek için bir operasyonel süreç başlatıyor, öncesinde bunun eğitimini veriyor ve sonradan Amerika bunu anlıyor. Bu operasyon planının anayasası olan kırmızı kitabı olan bu kitapçığa ulaşıyor ve bunu daha sonradan açıklıyor. Bu istihbarat çevrelerinde pek bilinmeyen bir kitapçık. Milli İstihbarat Teşkilatı geçmişte bu alanda Sovyet konusunda çalışmış isimlerin de bu kitabı araştırıp bulduğunu biliyoruz. Cemal Alparslan Ertuğ eski Milli İstihbarat Teşkilatı'nda uzun yıllar istihbarat desteği sağlamış iş adamının eline geçiyor ve o vesileyle bu Amerika'nın bile bu tarz operasyonlara konu olduğunu görüyoruz.Amerika ki Türkiye ile çok yakın ilişkileri var öteden beri askeriye de eskiden beri ilişkileri var. Yani Türkiye'de belki de ilk paralel devlet operasyonu Gülen hareketi demek haksızlık olabilir. Çünkü geçmişte askeriyede de örgütlendiğini, NATO konsepti çerçevesinde askeri erkanı belli kilit noktalarda kontrol ettiğini söyleyebiliriz. Türkiye hiçbir zaman Amerika'nın yörüngesinden tam çıkmadı, ilk kez bu kadar net biçimde istihbari stratejik ve politik olarak başka bir şey yapmaya çalıştığı için bu sancıları yaşıyoruz. Burada Anayasal bürosu biraz suç tarihi gibi kabul ediyor. Soruşturma sonucunda bunun net bir biçimde göreceğiz. İlk suç nedir, bunu anlayacağız. Sonrasında daha net bir yorum yapabiliriz ama suçun genel çerçevesi belli. Darbe ve casusluk diyebileceğimiz iki şey var. Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasal bütünlüğünü bir başka hiyerarşik yapılanmayla tehdit etmek aslında darbeye giriyor ve bir başka ülke adına bilerek veya bilmeyerek casusluk faaliyeti yapmak, zaten bu tarz operasyonlarda sızıntı olduktan sonra bilip bilmemenizin bir önemi kalmıyor. KGB'ye çalıştığını ya da Sovyetlere çalıştığını pek çok Amerikalı bilmeyebilir ama oraya çalışır. Biraz bu iş böyle örtülü de yürütülüyor. Dolayısıyla bu yapılanmanın anayasal bir suç unsuru olarak kabul edilmesi ve bu çerçevede soruşturulması bakalım bize neler gösterecek..