İLK GİDEN BİZİZ
* Bu eylemlerin artık sadece doğa adına yapılmadığını ve siyasi boyut kazandığını vurguladınız ve eylemlerden çekildiğinizi açıkladınız, hangi noktada bu karara vardınız?
Ayın 31'inde direnişi ilk başlatan grup, Ultraslandır. Binlerce taraftarımız olayın doğa olayı olduğunu ve orada bulunmamız gerektiğini söyledi. Milyonlarca taraftarı olan bir grubuz. Orada bulunduk, 19:05'te başladık, Taksim'e doğru giderken yürütmeyi durdurma kararı çıktı. Yürütmeyi durdurma kararı çıktığı ortamda daha sonra tenkitler oldu, orada birlikte yürüdüğümüz liseli çocuklar, 16 yaşında çocuklar var. Onlara olabilecek en ufak bir şeyde 'neden benim çocuğumu oraya götürdünüz' diye düşünebilirlerdi. İnsanlar üzerinde bir sorumluluk hissettik.
* Siz yürütmeyi durdurma kararı alındıktan sonra gerek kalmadığını mı düşündünüz?
Olay yeşili korumak, oraya AVM yapılmasını önlemek değil miydi? Taksim ve Beyoğlu Galatasaray'ın yuvasıdır düşüncesiyle hareket ettik, orası bizim evimiz olduğu için orada olmamamız gerektiğini düşündük. Olay yargıya intikal etti. Daha sonra dünkü yayınımızda çok fazla tweet geldi, 'niye yoksunuz' gibi... Biz taraftar grubuyuz, evet sosyal bir olayda yerimizi alırız, kimseden icazet almadık oraya gitmek için, çekilmek için de kimseden icazet almayız
* Çarşı sizden sonra mı geldi?
Aynı anda gittik, Çarşı grubu da vardı. Onlar diğer taraftan geldi, biz Galatasaray Lisesi önünden geldik. Toplanma yerimiz Galatasaray Lisesi önüydü. Oradan Taksim'e doğru Gezi Parkı ile yürümeye başladık
LAF ETTİRMEYİZ
Çarşı'nın bu kadar ön plana çıkması sizi rahatsız etti mi?
Hayır hiç rahatsız olmadık, herkes kendinden sorumludur. Bizim orada bireysel giden Galatasaraylılara diyecek birşeyimiz yoktur. Bağımsız olarak gitmişlerdir ama araya taraftar grubu olarak olayın içine girerseniz, artık iş orada siyasiye dönmeye başladı.
* Size herhangi bir telkinde bulunulmadı mı geri çekilmenize dair?
Hiç kimse bize telkinde bulunmaya cesaret edemez, kimsenin haddi değildir. Kimseye ne söylettiriz, ne yaptırırız.
ULTRASLAN'DA BÖLÜNME OLMAZ
* Sosyal medyada katılmamanıza yönelik tepkiler oluştu. Bu kez Tek Yumruk taraftar grubu ortaya çıkmış, taraftar grupları arasında bölünme olduğu söyleniyor...
Arkadaşlarımız içinde inanan var, inanmayan var. Galatasaray şemsiyesi altında onlarca ayrı ayrı görüşlerde arkadaşımız var. Kimsenin yanında yer almadığımız gibi kimsenin karşısında da değiliz. Tek Yumruk'un ideolojisi bellidir, on onbeş kişilik bir gruptur. Bireysel olarak gidenler var. Kendince eleştirdiği, kendince doğru olmadığına inandığı şeyler için 'ben giderim' der, gider. Buna da engel olacak değiliz. Hür iradeleriyle gidiyorlar. Nasıl bireysel olarak yaptıkları şeye engel olalım
* Tribüne yansıyacak bölünme olamaz mı diyorsunuz?
Ultraslan'da bölünme olmaz olamaz.
* İstanbul United'ı soracağız, lig başladığında bu birlik beraberlik tribüne yansır mı?
Biz onbeş sene önce de benzer görüntüleri veriyorduk. Maçlardan önce taraftar grupları biraraya geliyorduk. Bundan önce olanlar şimdi mevcut değil. Bunlar tribüne yansımadı. Lig başladıktan sonra böyle bir tablo görür müyüz, bilemiyorum.
* * *
ÇARŞI'YI KULLANDIRMAYIZ
Çarşı' nın liderlerinden Ömer Faruk Yüksel: "Çarşı her baskıya karşıdır. Bunu dile getirdik. Ama işe siyaset bulaştı. Buna yokuz"
Tribünlerde yıllardır Öküz Ömer lakabıyla bilinen ve Alen Markaryan olmak üzere Çarşı grubunun önde gelenleri arasında yer alan Ömer Faruk Yüksel, Gezi olayları ve Çarşı'nın duruşuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:
* Çarşı yıllardır haksızlıklara karşıdır. Sosyal sorumluluk bilinci yüksek bir yapısı vardır.
Çarşı içinde dil, din ırk, siyaset parti ayırımı gözetmeksizin her türlü insanın yer aldığı bir üst kimlik gibi Beşiktaş sevgisi etrafında birleşmiş bir oluşumdur. Bu kadar güçlü olmasının arkasında bu çok sesli yapısı vardır.
* Kandilde "Şefaat Ya Resullallah" diye pankart açan, Van depreminde en çarpıcı desteği veren ve toplumun dikkati çeken, baskılara karşı duran, Filistin'nin acısını da paylaşan bir yapımız var. Çarşı bu anlamda baskılara da karşıdır, darbeye de karşıdır.
Çarşı içine siyaset sokmadık. Farklı din, farklı ırk ve farklı siyasi görüşlerden arkadaşlarımız var. Ben AK Partili'yim. Ben kendimi bildim bileli Çarşı'dayım ve Kapalı'dayım. Başka görüş ve akımlardan arkadaşlarımız var. Herkes birbirine saygılıdır.
* Çarşı'nın Gezi olaylarında bir tepki koymasını ve protestolara destek vermesini saygıyla karşıladık. Ben katılmadım ama karşı da çıkmadım. Alen uzun bir süredir tribünlerden çekildi. Başka arkadaşlar yönetiyor.
3 gün gidersin, olmadı 5 gün gidersin. Baktık bir sürü marjinal gruplar, illegal örgütler Çarşı'nın ismini kullanıyor. Bunu tasvip etmemiz mümkün değil. İş siyasete dönmeye balayınca gerekli uyarıları yaptık.
* Ben şimdi alsam 300-500 kişiyi 16 Haziran'da Kazlıçeşme'ye Başbakanı desteğe gitsem açsam ÇARŞI bayrağını olur mu? Yakışık almaz. Siyaset bulaştırırsak bu işte Çarşı zarar görür. Her şeyin tadında bırakılması gerek.
Herkesin sağduyulu olmaya ve aramıza sızan illegal örgütlere ayıklamaya ihtiyaç var. Fatih DOĞAN