Her ne kadar iyi haber alan kaynaklar, bu revizyonun, MİT ve PKK arasındaki görüşmelerin basına sızmasının ardından gelecek olmasını tesadüf olarak nitelendirseler de bu operasyonun, en azından sızma olayı nedeniyle hızlandırılacağına tanık olacağız.
MİT'deki kapsamlı revizyon çerçevesinde, bir büyükelçinin önce danışman statüsüyle teşkilata atanması ya da 4 olan amüsteşar yardımcılıkları görevinin 5'e çıkartılarak, kim olduğu henüz bilinmeyen bir büyükelçinin bu kadroya getirilebileceği belirtiliyor.
Diğer yandan, MİT ve PKK arasında Oslo'da yapıldığı anlaşılan görüşme kayıtları üzerinde PKK'nın oynadığı ve işine gelen bölümleri kayıttan çıkarttığı da MİT tarafından tesbit edilmiş.
Daha iyi verim alma revizyonu
MİT bünyesinde önümüzdeki günlerde, istihbarat toplama faaliyetlerinin etkinleştirilmesi ve toplanan bilgilerden daha çok verim alınması için geniş kapsamlı bir görev değişikliğine gidilmesi bekleniyor.
Bu çerçevede, önce, bir büyükelçinin, uzmanlık alanı olan bölgelerde çalışmak üzere MİT Müsteşarı Hakan Fidan'a danışman olarak atanması gündemde.
Danışman atamasını, MİT içinde istihbaratın daha etkin yapılmasını sağlayacak yeni bir yapılanma çerçevesinde kapsamlı bir görev değişikliği operasyonunun takip etmesi bekleniyor.
Bu yapılanma çerçevesinde, gerek müsteşar yardımcılıkları gerekse daha alt düzeylerde kapsamlı bir görev değişikliğine gidilmesi öngörülüyor. Bu operasyonunun da önümüzdeki günlerde yapılacağı belirtildi.
Kayıtlar MİT içinden sızdırılmamış
Taraf 'a konuşan iyi haber alan kaynaklar, MİT ve PKK yöneticileri arasında yapılan görüşmelerin basına MİT içinden sızdırılmadığının tesbit edildiğine işaret ederek, "MİT'deki teknik sistem, bu görüşmelerin teşkilat içinden sızdırılmasının söz konusu olmadığını gösteriyor" dediler.
MİT ve PKK arasında yapılan ve basına sızdırılan görüşme tutanaklarının doğru olduğu ancak metne müdahaleler yapıldığı anlaşıldı. İyi haber alan kaynaklar şu değerlendirmeyi yaptılar:
"Güvene dayalı bir görüşme olduğu için bu görüşmelerin MİT tarafından kaydedildiğini zannetmiyoruz. Kayıt altına alınsa bile yayımlanmaz. İnternete düşen ses kayıtlarını dinlediğinizde, zaman zaman hışırtılı sesler çıktığını fark ediyorsunuz.
Birinin üzerinde mikrofon olduğu belli, hareket ettikçe hışırtı çıkıyor. Bir ihtimal görüşmeye katılanlardan birinde mikrofon ve görüntü alma cihazı var.
Hışırtı sesleri, birinin gizlice mikrofon taktığına işaret ediyor." MİT'in, PKK ile yapılan görüşmelere ilişkin araştırması tamamlanırken elde edilen bulgulardan bir diğeri de, kaset üzerinde yapıldığı çok net anlaşılan ve Türk tarafını zor durumda bırakacak oynamalar.
Bu da, sızdırmanın PKK tarafından yapıldığını gösteriyor. Bir kaynak şöyle diyor; "Metne baktığınızda, görüşmeye katılan PKK yöneticilerinin yaptığı konuşmaların kısa kısa olduğunu fark ediyorsunuz ve bazı yerlerinin kesildiği anlaşılıyor. Belli ki örgüt, kendi işine gelen bölümleri detaylı vermiş, gelmeyenleri kırpmış.
Türk tarafının görüşleri detaylı verilmiş. Örneğin, görüşmelerin yapıldığı sırada Başbakan Müsteşar Yardımcısı olan Hakan Fidan'ın, "Sayın Öcalan" ifadesi belki bir kere kullanılmışken, metinde birkaç defa kullanılmış şekilde gösteriliyor.
Yani metin üzerinde ve ses kaydında oynamalar olmuş. Cümlelerin gelişinden belli, kasete müdahale edilmiş."
İsrail-PKK işbirliği
MİT'in görüşmelerin sızdırılması konsundaki kanaati, bu işin PKK tarafından yapıldığı yönünde. İsrail'in, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın, bu göreve atanması sonrası alenen yaptığı kendisini yıpratma hamleleri de PKK ile İsrail'in, Oslo'da yapılan görüşme metni üzerinde oynayarak basına sızdırma operasyonunun başrol oyuncuları olduğuna işaret ediyor. İyi haber alana kaynaklara göre, görüşmeleri sızdırma işinde kesinlikle PKK'nın parmağı var ve menfaatlerinin çakıştığı noktada İsrail ile dayanışma içine girmiş olabilir.
