Ankara'da bir üniversitede görev yapan öğretim üyesi Pınar T., görevli olarak yurt dışına gitti. Üniversite yönetimi, geri dönmeyen Pınar T.'den yurt dışındaki masraflarına binaen 163 bin dolar talep etti. Parayı çok bulan Pınar T., "Bu para çok, ödeyemem." deyince konu yargıya intikal etti.
Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan alacak davası 5 sene sürdü. Geçtiğimiz aylarda yerel mahkeme kararını vererek, öğretim üyesi Pınar T.'nin 163 bin dolar ödemesine hükmetti.
Pınar T.'nin avukatı Rıdvan Yavaşcan, Bursa'da görev yapması sebebiyle dosyayı 7 Ekim 2010'da Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesi üzerinden Yargıtay'a gönderdi. Yargıtay 18. Hukuk Dairesi önce dosyayı, üzerinde inceleme yapması amacıyla raportöre verdi. Ardından da dosyayı görüşerek karara bağladı. Tüm bu işlemler 30 iş günü içerisinde gerçekleşti. Mahkeme davanın kısmen kabulüne hükmetti.
Normal zamanda bu sürecin 1 yıldan az olmamak kaydıyla yıllarca sürdüğünü anlatan Avukat Rıdvan Yavaşcan, şunları söyledi: "Önce hata yapılmış zannettim. İlgili dosya borcu 163 bin dolar ve mahkemesi tam 5 yıl sürmüş. Ama onaylama süresi 30 iş günü. Yıllardır dava dosyalarımın beklediği Yargıtay'ın 18. Dairesi 30 iş gününde davayı karara bağlamış. Demek ki istenilirse oluyormuş."
"AYNI DAİREDE 2 YILDIR BEKLEYEN DOSYAM VAR"
Avukat Rıdvan Yavaşcan, dosyaların Yargıtay'da yıllarca beklemesinin son dönemlerde avukatların büyük bir sıkıntısı olduğunu kaydetti. Kendisinin aynı dairede 2 yıldır bekleyen dosyalarının bulunduğuna dikkat çeken Yavaşçan, "İcra davalarında bile 6 aydan önce karar çıkmıyor. Bir sürü bekleyen dosyamız varken, Yargıtay'ın 30 günde karar vermesine çok şaşırdım." diye konuştu.
