İşte konuşmasında satırbaşları:
Kimseye cevap vermek için burada değilim. Haksız eleştirilerden dolayı üzüntü duyuyorum. Ama ortada bir hastalık var. Haksızca eleştiri yapılıyor.
2005 yılında da 2010'da da daire sayımız aynı. Ama dosya yükü arttı. Yani olayın boyutu çok büyük. Bu kadroyla ne kadar çaba sarfetseniz bu iş yükünü azaltmanız mümkün değil.
Bölge adliye mahkemeleri yasası 2005 yılında yürürlüğe girdi. Ancak hazırlık süresi diye 2 yıl süre tanındı. 2007'de şöyle bir hava oluştu: 2010 yılına ertelensin diye ve ertelendi. Madem 2010 yılının sonuna kadar bu mahkemelerin yasası ertelenecek ben de bu zamana kadar ek daire talebinde bulundum. Ancak 2010'da bu mahkemeler faaliyete geçmedi. Ne bekleniyor bilemiyorum.
Bölge adliye mahkemeleri kurulacaksa yeni daireye gerek kalmayacak. Elimizdeki iş yükünü 2-3 yılda bitiririz. Biz durumumuzu açık yüreklilikle ortaya koymaya çalışıyoruz.
Her dosyanın bir inceleme prosedürü vardır. Her dosya aynı şekilde incelenmez. Tutuklu dosyaları geldiği zaman gerekli işlemler yapılıyor. Öte yandan tebligatların gidip gelmesi günler alır.
AKIL VAR MANTIK VAR
Tartışılan dava 85 klasörden oluşuyor. Arkadaşlarımız yapılması gerekenleri yapıyor. Bitmiyor yani. Akıl var mantık var bu kadar çok dosya (20 bin) 1 günde 2 günde nasıl biter. Şimdi gidin bakın arkadaşlarımız arşivde maskelerle çalışıyorlar. Bütün bunları dikkate alarak değerlendirme yapmak lazım.
Adalet Bakanı sorunun çözümü için çalışma yapıyor ancak bizden görüş almadı.
Sorunun çözümünün biz tek başına bulamayız. Bütün kuruluşlarla bu işin üzerine eğilmeliyiz.
Eleştiriye her zaman açığız ama eleştirenler elini vicdanına koysun.
ZARFI AÇILMAMIŞ 50 BİN DOSYA VAR
Şu an zarfı açılmamış 50 bin dosya var. Yeni daireler kurulmasın demiyoruz. Bölge adliyeler kurulacaksa buna gerek yok.
Ben hiçkimseye cevap verme, polemiğe girme durumunda değilim. Benim söylediklerim elimizdeki veriler. Yanlışsa çıksın söylesinler.
Ben siyasi iradenin ne yapmak istediğini bilmiyorum.
Bu durum fiili imkansızlıktan çıktı. Bizim dediğimiz şu: Zaten hantal olan bir yapıyı daha da hantallaştırmayalım. Yargıtay daireleri şu anda sağlıklı şekilde çalışamıyor. Önemli olan çözüm yolunu bulmak.
Hukukta şahıslara göre uygulama yapamazsınız. Bunu sadece Yargıtay'ın sorunu olartak düşünmeyin. Mesela ağır ceza mahkemeleri korkunç bir işyükü altında eziliyor. Yani A'dan Z'ye kadar bu altyapı sorunlarının çözülmesi gerekiyor, sadece Yargıtay ile olmaz.
