Galatasaraylı yıldız o ismi Fenerbahçe'ye kendi elleriyle götürdü!

Türk futbol tarihinin hem didişen hem ayrılmaz iki takımı olan Galatasaray ve Fenerbahçe, aynı zamanda birbirlerinin tarihlerine de etki ettiler. Ve bu böyle sürecek gibi görünüyor. Daha önce defalarca Galatasaray ve Fenerbahçe'nin ortak istediği ancak birinin yüzünün güldüğü transfer haberlerini defalarca kez okuduk. Ancak bu kez durum farklı. Bu kez Galatasaraylı isim aldı kendi elleriyle o yıldız ismi Fenerbahçe'nin kapısına götürdü...

Takvim.com.tr

Giriş Tarihi: 07 Mart 2019 10:16 Güncelleme Tarihi: 07 Mart 2019 10:25

Türkiye'nin en köklü rekabetlerinden biri; Galatasaray-Fenerbahçe... Hala stadları dolduran, hala taraftarlar arasında tatlı bir çekimeye sebep olan bu rekabet hem saha dışında hem saha içinde yaşanıyor malumunuz.

Peki Fenerbahçe'nin o sembol ismini sarı-lacivertli renklere bağlayan kişinin bir Galatasaraylı olduğunu biliyor musunuz? İşte Türkiye'nin futbol tarihini değiştiren o olay.

ONU FENERBAHÇE'YE BİR GALATASARAYLI GETİRDİ

Takvim yaprakları 1947 yılını gösterdiğinde Fenerbahçe'nin en büyük efsanelerinden biri ilk kez çubuklu formayı giydi. Bu transferin asıl nedenlerinden biri de bir Galatasaraylıydı.

13 Ocak 2012 tarihinde hayata gözlerini yuman Lefter Küçükandonyadis nam-ı diğer 'Ordinaryüs' Türk futboluna hem de Fenerbahçe tarihine derin izler bıraktı.

Fenerbahçe'nin sembol ismi Lefter'in kariyerinin en önemli noktası ise bir Galatasaraylı futbolcunun, Fenerbahçe'ye transferine önayak olmasıydı. Futbola Büykada Gençlik Kulübü'nde başlad Lefter ardından Taksim Kulübü'nde yıldızı parladı. 1943 yılında ise askere gitti.

Diyarbakır'da askerliği süresince yine futbola devam etti ve Diyarbakır Karması'nda oynadı. Aynı takımda o dönem Göztepeli sol bek Ruhi KaradumaN da forma giyiyordu.

TARİHİ ADIM

Ruhi Karaduman ilk terhis olan isim oldu ve Lefter'in yeteneğinin farkındaydı. Sarı-kırmızılı sol bek, Lefter'in askerliği biter bitmez, Fenerbahçeli yöneticileri bizzat kendi elleriyle götürdü.

Lefter, o dönem Fenerbahçe'de yönetici olan Müslim Bağcılar'ın da özel çabasıyla 1947 yılında Fenerbahçe forması giydi ve bir tarih sayfası açılmış oldu Fenerbahçe için.

RÖPORTAJINDA ANLATTI

Lefter, kendisini Fenerbahçe'ye götüren kişinin Galatasaraylı Ruhi Karaduman olduğunu 6 Kasım 1959 tarihli Hayat dergisine anlatmıştı.

Galatasaraylı Ruhi Karaduman'ın bu girişimi, Fenerbahçe tarihinde koca bir sayfasının açılmasına ve bir efsanenin doğmasına önayak olmuştu.

YILLARDIR BİTMEYEN ÇEKİŞME

Ezeli rakipler demişken, Türkiye'nin 3 büyüklerinin tarih boyunca rekabeti asla dinmedi. Bu rekabet kimi zaman saha dışına taşıyor. İşte onlardan biri daha. Fenerbahçe'nin, Galatasaray'a imza attıktan sonra aklını çeldiği yıldızın açıklamaları şaşırtan cinsten.

Sağ taraftar gördüğünüz bu minik, yıllar sonra Galatasaray ile Fenerbahçe'yi karşı karşıya getirecek ardından Fenerbahçe'nin sembol isimlerinden biri olacaktı.

"O en çok parayı sever.", "Üç yıl boyunca hem Fenerbahçe'den, hem Galatasaray'dan hem de Sarıyer'den maaş aldı.", "Galatasaray maçında, daha önce Ergun Gürsoy'dan Galatasaray'a geleceğim diye para almıştı.", "Galatasaray'la anlaşıp sarı-kırmızılı formayı giydi ve fotoğraf çektirdi. Sonra Fenerbahçe'ye gidip 'Bakın Galatasaraylı oluyorum' diye pazarlık yaptı. Sonunda Galatasaray'ı bırakıp Fenerbahçeli oldu.", "Fenerbahçe onu Bodrum'a kaçırdı." bunların hepsi Fenerbahçe'nin sembol isimlerinden biri olan Rıdvan Dilmen hakkında söylenen sözler.

Hem Sarıyer'de hem de Milli Takım'da fırtınalar estiren Rıdvan Dilmen, Galatasaray'ın radarındaydı. Sarıyer'de dördüncü senesini tamamladı ve ardından 'çok istediği' Galatasaray'a gitmeye karar verdi.

Ergun Gürsoy ile her konuda anlaştı. Ardından Galatasaray formalı fotoğrafları gazete manşetlerini süsledi. Buraya kadar her şey tamam peki ya sonra?

Yaşanan tüm bu gelişmelerin ardından Rıdvan Dilmen ertesi gün kendisini Fenerbahçe'ye bağlayacak sözleşmeye imza attı.

PEKİ NE OLMUŞTU?

İdealinin Galatasaray olduğunu söyleyen, Galatasaray formalı fotoğrafları gazetelerden yer alan Rıdvan Dilmen ne olmuştu da, Fenerbahçe'ye imza atmıştı?

Çocukluğundan beri Fenerbahçe taraftarı olan Rıdvan Dilmen, yıllar sonra yaptığı açıklamada araya çok sevdiği insanların girdiğini ve bu yüzden Fenerbahçe'ye gittiğini açıklamıştı.

Tabi bu durum Galatasaray camiasının Rıdvan Dilmen'i mimlemesine engel olmadı. Peki bitti mi? Bitmedi...

Basın toplantısında sinirlenmeleri, İngilizcesi, aldığı cezalar ve en önemlisi Galatasaray tarihine adını yazdırması ile Fatih Terim, Türkiye spor tarihinin ekol isimlerinden biri. Son olarak UEFA Avrupa Ligi'nde Benfica'ya elenen Fatih Terim ve yönetiminde Galatasaray gündemin ilk sıralarında yer alıyor. Geçtiğimiz aylarda Serdar Aziz'i de takımda istememesi ile olay yaratan Fatih Terim hakkında bu gerçeğe çok şaşıracaksınız.

Takvimler 1975 yılını gösterdiğinde Fatih Terim kendisini hem resmi olarak hem de gönül bağıyla Galatasaray'a bağlayan sözleşmeye imzasını atar.

Bu sözleşme sonrası hem oyunculuğu hem de teknik direktörlüğü ile Galatasaray'ın sembol isimlerinden biri olur Fatih Terim. Ancak işler hiç göründüğü gibi değilse? Fatih Terim'in gönlünde yatan aslan Beşiktaş ise?

İLLE DE BEŞİKTAŞ

Fatih Terim'in spora başladığı kulüp olan Adana Demirsporlu yöneticiler panik içerisinde. Nedeni ise o dönemin takımın en önemli oyuncusu olan Fatih Terim'e 350 bin lira teklif etmelerine rağmen 'Söz verdim ille de Beşiktaş'a gideceğim, başka takımda oynamam' demesi.

Kararlarımızda ne kadar ısrarcı olursak olalım, kader bizi nereye götürürse oraya gidiyoruz. Fatih Terim'in bu açıklamasından tam bir yıl sonra, takvimler 1975 yılını gösterdiğinde spor tarihinin efsane imzalarından biri atılmış olur.

Kararlı bir şekilde Beşiktaş'a gitmek isteyen Adana Demirsporlu genç Fatih Terim, nasıl olduğu bilinmez bir şekilde kendisini Galatasaray'a bağlayan o sözleşmeye imzasını atar.

Şimdilerde de adından sıklıkla söz ettiren teknik adam, her ne kadar bazı oyuncuları ile anlaşamasa da kendisi de bu yollardan geçti. Fakat bu durum Fatih Terim'in bazı oyuncularıyla kavga etmesine, onları takımdan göndermesine engel olmadı.

FATİH TERİM'İN KARA LİSTESİNDE KİMLER YOK Kİ!

Galatasaray için 2018-2019 sezonunun ilk yarısı pek çok krize gebeydi. Fatih Terim önce Eren Derdiyok'u tek kalemde çizdi ardından Serdar Aziz'i takımdan gönderdi. Özellikle Serdar Aziz'in Maldivler tatili, Fatih Terim ile büyük bir kriz yaşamasına neden oldu. Ancak Fatih Terim'in oyuncularıyla yaşadığı ilk sorun bu değil.

'NEREDE? HALI SAHADA MI?'

Fatih Terim yönetimindeki Milli Takımımız, EURO 2008 elemelerinde Malta ile karşılaşıyor. Karşılaşmanın ilk yarısı 0-0'lık eşitlikle sona eriyor ve soyunma odasında Fatih Terim ile Fatih Tekke arasında soğuk rüzgarlar esiyor.

BU SÖZ MİLLİ TAKIM KAPILARINI KAPATTI

Fatih Terim'e yardımcılarından biri "Hocam, sana bu kolluk çok yakışıyor. Biz seni yıllarca bu kollukla seyrettik sahalarda" diyor. O sırada Fatih Tekke'den "Nerde seyrettiniz? Halı sahada mı?" esprisi geliyor.

Çok sinirlenen Fatih Terim, sinirli bir şekilde Fatih Tekke'ye, 'Ne dedin sen, öyle bir şaka yap ki, herkes birden gülsün." cevabını verdi. Fatih Terim, oyunun ikinci yarısında Fatih Tekke'yi oyundan aldı ve Fatih Tekke'nin Milli takım formasını gördüğü o gün, son günü oldu.

Fatih Tekke, A Milli Takım kadrosunda yer almamasıyla ilgili bir soruya, 'Kariyerimde Avrupa Kupası ve Dünya Kupası'nda maç yok. Bu çok üzücü bir şey. Bunda adaletsizlik olduğunu düşünüyorum. Ama bu konuyu da çok fazla dillendiremiyoruz. Çünkü konu Milli takım. Kişisel bir şey yok. Milli Takım olduğu için de onlara dua ve başarılar dilemekten başka yapacak bir şey yok' yanıtını vermişti.

STADI TERK ETTİ ARDINDAN FORMAYI

Türk futbol tarihinin en iyi kalecilerinden birisi olan Volkan Demirel, 2014 yılındaki Kazakistan maçıyla son kez milli formayı giydi.

Teknik direktör Fatih Terim'in, mücadelenin ilk 11'inde görevlendirdiği Fenerbahçeli kaleci Volkan Demirel, karşılaşma öncesinde Arena'da ısınmaya çıktığı sırada bir taraftar grubu tarafından protesto edilmesinin ardından stadı terk etti.

Diğer milli oyuncuların da ikna çabaları yeterli olmazken deneyimli kaleci, teknik direktör Fatih Terim'le bile konuşmadan stattan ayrıldı. Diğer kaleciler Volkan'ı sakinleştirmek adına peşinden giderken Volkan Demirel, "Hayır çıkmayacağım" tepkisini verdi.

EURO 2016 öncesi A Milli Takım'da Volkan Demirel'in durumu en çok konuşulan konulardan birisi haline gelmişti. Ardından Milli Takım'a hiç çağrılmayan Volkan, "Orada yaşadıklarımı, hissettiklerimi kimse bilemez. Önce ıslıklamalar oldu. "Susun" dedim. Sonra anneme, eşime, kızıma çok ağır küfürler edildi. Ben o kafayla zaten oynayamazdım. Takıma hiçbir faydam olmazdı. Bu nedenle çıktım.'' diye konuşmuştu.

Bu kararım kimine yanlış kimine doğru gelebilir ama ben doğru olduğuna inandığım şeyi yaptım. Bu kararımdan dolayı hiç pişman değilim. Ve özür dilenecek bir durum olduğunu da düşünmüyorum. Kimse özür dilememi beklemesin. Bilhassa medya. Çağırılıyor muyum, çağırılmıyor muyum? Bitti. Kimse başka bir şey aramasın. Ben çağırılsam gideceğim oynayacağım, çağırılmazsam da saygı duyup çalışmaya devam edeceğim." açıklamasını yaptı.

Terim, kendisiyle hiç konuşmadan böyle bir karar alan Volkan Demirel'e Milli Takım kapılarını kapattı ve Volkan Babacan'ı kaleye monte etti.

MALDİVLER SONU OLDU

Süper Lig'de ilk devrenin son maçında Sivasspor'u konuk eden Galatasaray'da Serdar Aziz, mide rahatsızlığı nedeniyle son anda maç kadrosundan çıkartılmıştı.

Ardından devre arası iznine çıkan milli futbolcu, soluğu Maldivler'de aldı. Maldivler'e giden ve fotoğraf paylaşan Serdar Aziz, sarı kırmızılı taraftarlar tarafından eleştiri yağmuruna tutuldu.

Stoper bölgesinde sıkıntı yaşayan Fatih Terim, Serdar Aziz'in maçın ardından 24 saat geçmeden Maldivler'e uçması sonrası 28 yaşındaki futbolcuya tepki gösterdi. Maldivlerden apar topar dönen Serdar Aziz, Fatih Terim'in kararı doğrultusunda kadro dışı bırakıldı. Konu ile ilgili açıklama yapan Terim, çalışma kültürlerinin farklı olduğunu belirtti ve Serdar ile yolların ayrılacağını açıkladı.

ARDA İLE BURAK'IN PRİM KRİZİ

2016 Avrupa Futbol Şampiyonası'na direkt katılma biletini kapan Türkiye Milli Futbol Takımı'nda, UEFA'dan gelen başarı priminin Fatih Terim'in isteğiyle takıma eşit şekilde bölüştürülmesi sonucunda prim krizinin fitili ateşlendi.

Ancak sakatlığı sebebiyle zaman zaman Milli Takım'dan ayrı kalan Burak Yılmaz'ın bu primden mahrum bırakılması, neredeyse tüm takımı içine alan büyük bir krizi başlattı. Burak Yılmaz'ın yaşananları Arda Turan'a anlatmasının ardından Fatih Terim'le görüşen Turan, Terim'den sert ve beklenmedik bir yanıt aldı.

Bu olaylardan sonra Fatih Terim, takımın tecrübeli oyuncuları Arda Turan, Selçuk İnan, Gökhan Gönül, Caner Erkin ve Burak Yılmaz'ı kadroya almadı.

Terim, Kasım ayında oynanan Dünya Kupası Avrupa Elemeleri maçları için bu futbolculara yeniden şans verdi. Arda Turan'ı kadroya alan Terim, düzenlediği basın toplantısında da Emre Belözoğlu ile konuştuktan sonra bu kararı verdiğini ama kararın içine sinmediğini söyledi.

(Kaynak:Hürriyet)

EREN DERDİYOK'U TEK KALEMDE SİLDİ

Gomis'in satılması sonrası takımdaki tek santrfor konumuna düşen Eren Derdiyok'un 'gerekli fedakarlığı' göstermediğini düşünen Fatih Terim, tecrübeli oyuncunun gönderilmesini istemişti.

Yeşil sahalar bazen öyle görüntülere sahne oluyor ki futbol mu oynanıyor dövüş sporu mu belli değil. Hava uçuşan yumruklar, kramponlar, tekme atanlar. İşte geçmişten günümüze futbol sahalarında yaşanmış en büyük kavgalar...

Felipe Melo & Albert Riera

2011 yılının lig şampiyonu Galatasaray, Manisaspor ile yapılacak olan Süper Final'in antrenmanını çift kale maç ile sürdürüyordu.

Maçın bitiş düdüğü çaldıktan sonra Melo'nun gelişine vurduğu top Riera'nın yüzüne geldi. İkili arasında başlayan sözlü tartışma soyunma odasına da taşındı. Oda da Riera'yı sıkıştıran Melo, Riera'nın kaşını yardı.

Mario Balotelli & Roberto Mancini

Manchester City takımının asi çocuğu Balotelli, antrenman sırasında takım arkadaşı Sinclair'a sert bir müdahalede bulundu.

Sinclair, yerde acılar içinde kalınca Mancini Balotelli'ye çok sert tepki gösterdi. İkilinin itişmeye başladığı sırada takım arkadaşlarının araya girmesi olayların büyümesinin önüne geçti.

Joey Barton & Jamie Tandy

2004 yılında yılbaşı partisinde Manchester City oyuncuları eğlenmek için bir araya geldi. Ancak gecenin sonu umulduğu gibi bitmedi. Jamie Tandy, o gece Barton'un gömleğini şaka amaçlı sigarayla deldi. Bunu gören Barton çılgına döner ve akıl almayacak bir hareket yaparak Tandy'nin gözüne purosunu sokmaya çalıştı. Takım arkadaşlarının araya girmesiyle yatıştırılan olayda Tandy'nin gözü bu hale geldi.