Futbolda şike iddiaları yaklaşık 9 aydır Türkiye'nin 1 numaralı gündem maddesi. İddianame kabul edildi, mahkemeler başladı, savunmalar yapıldı. Bazı isimler tahliye oldu, aralarında Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın da bulunduğu bazı isimler ise halen tutuklu yargılanıyor. Peki şike davası nasıl başladı?
Futbolda şike iddiaları yaklaşık 9 aydır Türkiye'nin 1 numaralı gündem maddesi. İddianame kabul edildi, mahkemeler başladı, savunmalar yapıldı. Bazı isimler tahliye oldu, aralarında Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın da bulunduğu bazı isimler ise halen tutuklu yargılanıyor. Peki şike davası nasıl başladı?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yapmış olduğu 8 aylık teknik inceleme neticesinde Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekipler 3 Temmuz 2011 tarihinde 07:00 saatinde Türkiye'nin 15 kentinde eş zamanlı operasyon başlattı. Birçok aktif yönetici ile futbolcunun gözaltına alınması sonucu operayon resmen başladı.
3 Temmuz 2011'de fiilen başlayan operasyonda TFF ve yargı tarafından kulüplere ve kişilere herhangi bir ceza verilmemiş olup, 15 Ağustos 2011 tarihinde açıklanan TFF kararına göre soruşturmanın iddianamesi ve mahkemece kabulü bekleneceği söylendi. Soruşturmanın iddianamesi ise soruşturmayı yürüten savcı Mehmet Berk tarafından 3 Aralık 2011 tarihinde tamamlanıp, İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesine sunuldu. 9 Aralık 2011 tarihinde mahkeme iddianameyi kabul etti ve dava resmen başladı. İddianame kabul olmadan önce dosyada gizlilik kararı olduğu için herhangi bir karar alamayan TFF, iddianame kabul olduktan suç isnat edilen "kişilere" gerekli cezaları vereceğini ancak kulüplere şayet bir yaptırım uygulanacaksa bu cezaları 2011-2012 sezonunun sonunda vereceğini ifade etti.
FENER NEDEN AVRUPA'YA GİDEMEDİ?
2010-2011 sezonu Spor Toto Süper Lig 1. si Fenerbahçe şampiyon olarak gelecek sezon UEFA Şampiyonlar Ligi gruplarına katılma hakkı elde etmiştir. Ama 3 Temmuz 2011 tarihinde patlak veren bu olaydan sonra UEFA, UEFA Şampiyonlar Ligi kura çekimine 3 gün kala, 22 Ağustos 2011 tarihinde Türkiye'ye durumu değerlendirmesi için bir müfettişini; Pierre Cornu'yu göndermiştir. Pierre Cornu soruşturmayı yürüten savcı Mehmet Berk ile birkaç saatlik bir görüşme yapmış, akşam ise TFF ile bir yemek yemiş ve UEFA'ya görüşlerini bir rapor halinde bildirmiştir. Pierre Cornu'nun raporunda; Fenerbahçe'nin kuvvetli suç şüphesine sahip olduğu, kulübün başkanının ve diğer kıdemli yöneticilerinin tutuklu olduğu, yerel emniyetin "19 maçta şike ve teşvik primi suçu var" açıklamasıyla beraber kendi kanaatinin oluştuğu ve takımın UEFA Şampiyonlar Ligi'ne bu sezon katılmaması gerektiği yazmaktadır.(Bu rapor daha sonra Fenerbahçe tarafından CAS'ta açılan davada UEFA'nın savunmasının bir bölümüdür)
UEFA, bu rapor üzerine kura çekimine 2 gün kala 23 Ağustos'ta Fenerbahçe'nin şike (match-fixing) işine karıştığına kanaat getirmiş ve kulübün UEFA Şampiyonlar Ligi'ne katılmamasını istediğini bir yazı ile TFF'ye göndermiştir. UEFA'nın gönderdiği mektupta Fenerbahçe'nin kendisinin turnuvadan çekilmesi talep edilmiş, kulüp bunu gerçekleştirmez ise TFF'nin takımı turnuvadan çekmesi istenmiştir. Eğer bu 2 seçenek de gerçekleştirilmezse, UEFA Fenerbahçe'yi Şampiyonlar ligine alacağını, lâkin kendi soruşturmasını başlatacağını ve eğer soruşturma sonunda Fenerbahçe'nin bir yaptırıma uğraması durumunda hem Fenerbahçe'ye hem de diğer tüm Türk takımlarına ceza uygulayabileceğini söylemiştir. Nitekim 23 Ağustos tarihinde Fenerbahçe'ye durum anlatılmış ve 20 saat içinde cevap vermesi istenmiştir. Fenerbahçe ise kuraya 2 gün kalmışken, böylesine önemli bir konuda bu kadar kısıtlı bir sürede karar veremeyeceğini ve turnuvaya katılacağını federasyona 24 Ağustos tarihinde bildirmiştir.
Türkiye Futbol Federasyonu ise bunun üzerine "Diğer kulüplerimizi riske atamayız" şeklinde bir kanaat getirmiş, UEFA'nın önerdiği 2. şıkkı gerçekleştirmiş ve Fenerbahçe'yi UEFA Şampiyonlar Ligi'nden ihraç etmiştir. Turnuvaya Türkiye'den takım katılmayacağı konuşulurken akşam saatlerinde UEFA aldığı kararı açıklamış ve Fenerbahçe'nin yerine 2010/11 sezonunu 2. sırada bitiren Trabzonspor'un katılmasına karar vermiştir. Bu kararı verirken UEFA, paranın Türkiye'ye gitmesini istediklerini ve bir Türk takımının yerine bir Türk takımını dahil ederek, Türkiye'ye iyilik yaptıklarını ifade etmiştir. Ayrıca yolsuzlukla mücadelede TFF'nin doğru bir iş yaptığını savunmuştur.[2]
Fenerbahçe bu karar üzerine derhal TFF Tahkim kuruluna başvurmuş ve kararın iptal edilmesi için itirazda bulunmuştur ancak itiraz reddedilmiş ve karar onanmıştır. Bunun üzerine Fenerbahçe CAS'a gitmiş; UEFA Şampiyonlar Ligi'ne tedbiren tekrar katılma kararı talep etmiş bunun yanında da UEFA ve TFF aleyhinde fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere, 45 milyon euroluk bir tazminat davası açmıştır. CAS, 9 Eylül 2011'de Fenerbahçe'nin tedbiren Şampiyonlar ligi'ne tekrar katılma talebini reddetmiştir, ancak tazminat davası halen devam etmektedir.
ADI GEÇEN KULÜPLER
Ankaragücü, Süper Lig,
Beşiktaş, Süper Lig
Diyarbakırspor, Bank Asya 1.Lig
Eskişehirspor, Süper Lig
Fenerbahçe, Süper Lig
Gençlerbirliği, Süper Lig
Giresunspor, Bank Asya 1. Lig
İstanbul BB, Süper Lig
Konyaspor, Süper Lig,Bank Asya 1. Lig
Kartalspor, Bank Asya 1. Lig
Karabükspor, Süper Lig
Mersin İdman Yurdu, Bank Asya 1. Lig
Sivasspor, Süper Lig
Trabzonspor, Süper Lig
I. dalgada tutuklananlar
Operasyon kapsamında tutuklanan bazı isimler şöyle:
Aziz Yıldırım - Fenerbahçe Başkanı
Şekip Mosturoğlu - Fenerbahçe Asbaşkanı
Mecnun Odyakmaz - Sivasspor Başkanı
İlhan Ekşioğlu - Fenerbahçe Asbaşkanı
Cemil Turan - Fenerbahçe Sportif Koordinatör
Tamer Yelkovan - Fenerbahçe Finansal Direktörü
Mehmet Yenice - Fenerbahçe Masörü
Ahmet Çelebi - Sivasspor Yöneticisi
Korcan Çelikay - Sivasspor Kalecisi
Bülent Uygun - Eskişehirspor Teknik Direktörü
Ümit Karan - Eskişehirspor Sportif Direktörü
Ömer Ülkü - Giresunspor Başkanı
Olgun Peker - Giresunspor Eski Başkanı
Coşkun Çalık - Giresunspor Yöneticisi
Abdullah Eker - Giresunspor Taraftarı
Selim Kımıl - Giresunspor
Hakan Karaahmet - Giresunspor Eski Yöneticisi
Abdullah Karakuş - Giresunspor Eski Yöneticisi
Abdurrahman Yakut -Diyarbakırspor Başkanı
Haldun Şenman - TFF Eski Yetkilisi
Yusuf Turanlı - Rizespor Eski Yöneticisi
Emre Talat Koçak -Sami Dinç - Fenerbahçe Avukatı Ali Kıratlı Abdullah Başak - Menajer
Bülent İşçen - Armatör
II. dalgada tutuklananlar
Serdal Adalı - Beşiktaş Futbol Komitesi Başkanı
Tayfur Havutçu - Beşiktaş Teknik Direktörü
Ahmet Ateş - Beşiktaş Futbol A Takımı Güvenlik Müdürü
İbrahim Akın - İstanbul BB Futbolcusu
İskender Alın - İstanbul BB Futbolcusu
1. ve 2. Dalga Operasyonlarında sorgulanıp serbest bırakılan isimler şöyle:
Levent Eriş - Adanaspor
Serdar Berkin - Adanaspor
Volkan Bahçekapılı - Fenerbahçe
Erman Ertaş - Altay SK
Tarık Özartan
Beşir Acar - Mersin İdman Yurdu
Murat Tanış - Mersin İdman Yurdu
Hakan Karaahmet
Özden Tütüncü
Fatih S.
Serkan Çalık - Gençlerbirliği
Mehmet Yıldız - (Sivasspor/Eskişehirspor)
Sezer Öztürk - (Eskişehirspor/Fenerbahçe)
Emmanuel Emenike - (Karabükspor/Fenerbahçe/Spartak Moskova)
Mahmut Boz - (Gençlerbirliği)
Sadri Şener - Trabzonspor Başkanı
Nevzat Şakar - Trabzonspor
Serdar Kulbilge
Yılmaz Vural
Seyit Kalender
Zeki Mazlum
Levent Kızıl
Mümtaz Karakaya
Ufuk Özerten
III. dalgada gözaltına alınıp serbest bırakılanlar;
Murat Özaydınlı - Fenerbahçe Asbaşkanı
Hasan Çetinkaya - Fenerbahçe İdari Menajeri
Can Arat -İBB Futbolcu -
Zafer Önder İpek -Eski Hakem ve Gençlerbirliği Genel Müdürü
İlhan Çelikay -Korcan Çelikay'ın kardeşi
IV. dalgada gözaltına alınıp serbest bırakılanlar;
Emre Belözoğlu - Fenerbahçe futbolcusu
Sinan Engin - Eski Beşiktaş futbolcusu, yöneticisi
Kaan Söylemezgiller - Ankaragücü futbolcusu
Ekrem Okumuş - Menajer
Tahir Kum - Gazeteci
Futbolda şike iddialarıyla ilgili süren davanın kesin olarak ne zaman sonuçlanacağı henüz bilinmiyor.
Henüz cevabı bilinmeyen kritik sorulardan bazıları; UEFA, Türk takımlarına yaptırım uygulayacak mı? Fenerbahçe küme mi düşürülecek, yoksa puan mı silinecek? Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım özgürlüğüne kavuşacak mı? Futbolla yatıp futbolla kalkan Türkiye, yaklaşık 9 aydır bu soruların yanıtını arıyor...