Kazıklı Voyvoda'nın 'kan ağlaması' o gerçeği ortaya çıkardı! Kont Drakula 20 bin Osmanlı askerini kazığa geçirtmiş cesedi Fatih Sultan Mehmet'e götürülmüştü

Asıl adı Vlad Tepeş olan ve Fatih Sultan Mehmet döneminde Eflak Bölgesi'nin hükümdarı olan 'Kazıklı Voyvoda", Brom Stoker'ın 'Drakula' adlı romanına ilham verdi. Düşmanlarına yaşattığı vahşetten ötürü Kazıklı Vlad ya da Kazıklı Voyvoda olarak bilinen ünlü kont hakkında yapılan bir araştırma ilginç bir gerçeği ortaya çıkarmış olabilir. Geçtiğimiz günlerde 'kanlı gözyaşları' döktüğüne dair bazı kanıtları bulunduğu mektup incelemeye alınan Kont Drakula aslında vegan olabilir. Mektup üzerinde yapılan araştırmalar tamamlandı ve sonuçlar epey çarpıcı.

Takvim.com.tr

Giriş Tarihi: 06 Eylül 2023 08:39 Güncelleme Tarihi: 06 Eylül 2023 09:42

Düşmanlarına yaşattığı vahşetle dünya tarihine geçen Kont Vlad Tepes'in kanlı gözyaşları döktüğünü düşündüren mektup üzerinde yapılan incelemeler tamamlandı. Çıkan sonuçlar epey çarpıcı. İşte haberin detayları.

İspanya'da bulunan Katanya Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, hükümdarlığı döneminde Avrupa'yı kana bulayan Vlad Tepeş, nam-ı diğer Kazıklı Voyvoda hakkında ilginç bir gerçeği ortaya koymuş olabilir.

1457 ve 1475'te Vlad Tepeş tarafından Sibiu şehrinin liderlerine, vergi tahsilatı ve diğer konular için yazılan mektuplar üzerine bir süredir genetik araştırmalar yürütülüyordu.

Mektuplarda yer alan bulgular, Eflak Prensi'nin kanlı gözyaşları gösterebileceğini gösteriyordu.

O araştırmalar sonuçlandı ve ortaya epey ilginç bazı gerçekler ortaya çıktı.

Bilim insanları bu mektuplardan yola çıkarak Vlad'ın muhtemelen cilt ve solunum sorunları yaşadığını söylüyor. Hatta geçtiğimiz günlerde 'Analytical Chemistry' dergisinde yayımlanan yeni çalışma da Vlad'ın muhtemelen gerçek anlamda kanlı gözyaşları dökebileceğini doğruluyor.

Diğer bir ilginç gerçek ise Kont'un 'vegan' olabileceği.

Araştırmacılar, 4 Ağustos 1475 tarihli olan mektupta şu ifadelerin yer aldığını açıkladı:

"Ben Transalpine bölgelerinin Prensi'yim. Yakında Siburia'ya geleceğim.

Vlad Drakula."

Bilim insanları bu moleküller arasında özellikle en çok bozunan proteinlere odaklandılar. Çünkü mektupları daha yakın zamanda eline alan diğer insanlardan mektuba sirayet etme ihtimali daha azdı ve bu proteinler mektuba en eski dokunan kişiye ait olabilirdi. Bu sebeple molekülleri daha yeni, daha az bozunmuş proteinlerle karşılaştırıldığında büyük olasılıkla birçoğu Vlad'dan geliyordu.

Yapılan incelemeler sonucu bilim insanları, "Vlad, hemolakri adı verilen patolojik bir durumdan da muzdarip olabilir, yani kanla karışmış gözyaşı dökebilir" notunu düştü. Çalışma aynı zamanda mektupların vebaya bağlı bakterilere ve hatta sinir bozucu meyve sineklerine maruz kalmış olabileceğini de gündeme taşıyor.

HAYVANSAL GIDA PROTEİNLERİ BULUNMADI

Araştırmacılar, Drakula'nın biyolojik izlerinde hayvansal gıda proteinlerinin bulunmadığını keşfetti.

Analytical Chemistry adlı bilimsel dergide yayımlanan çalışmanın yazarlarından Gleb Zilberstein, "Mektuplardaki gıda proteinleri yalnızca bitkisel gıdalarda bulunuyor. Ancak, Dracukula'nın bitkisel temelli olma beslenme kararının arzudan ziyade imkanlarından kaynaklanmış olabilir. "

"15. yüzyılda Avrupa çok soğuk bir iklime sahipti ve çok az yiyecek vardı.Biyoarkeologlara göre, Avrupa'daki aristokratlar çok yetersiz bir diyete sahipti ve et genellikle yenmiyordu." diye konuştu.

Asıl adı Vlad Tepeş'tir ve Fatih sultan Mehmet döneminde yaşamıştır. Efsanelerle ünlü Kont Drakula ile aynı kişi mi merak konusudur.

Acımasız bir devlet adamı olan Kazıklı Voyvoda, Osmanlı'ya karşı başkaldırmalarıyla bilinir. Ayrıca nasıl öldü ve kim öldürdü hâlâ kesinlik taşımamaktadır.

Osmanlı Devleti'nde eğitim alan fakat Osmanlı Devleti'ne karşı başkaldırmalarıyla bilinen Kazıklı Voyvoda, kan dondurucu cezalarıyla bilinir.

Haziran 1462'de Osmanlı ordusuna zafer elde etmişti. Savaş bölgesinden ayrılırken, Târgoviște şehrindeki 20.000 mağlup Osmanlı askerinin "kazığa geçirilmesini" emretti.

1476 yılında Osmanlılar tarafından öldürüldü.

Tarihçilere göre bedeninden ayrılan kafası İstanbul'a, dönemin padişahı Fatih Sultan Mehmet'e götürüldü. Cesedi ise parçalandı.

Günümüzde pek çok insan, İrlandalı yazar Bram Stoker tarafından yaratılan Dracula karakterinin "kana susamışlığının" Kazıklı Voyvoda'dan gelen bir özellik olduğunu düşünüyor.