5 yaşında anne oldu! Dünyanın en küçük annesi şaşırtıyor

Karnı her geçen gün şişen 5 yaşındaki Lina Medina'nın ailesi korkunç gerçeği hastanede öğrendi. Tecavüz sonucu hamile kaldığı Medina, sağlıklı bir çocuk dünyaya getirdi. İşte dünyanın en küçük annesi Lina Medina'nın hikayesi.

Takvim.com.tr

Giriş Tarihi: 08 Mayıs 2019 12:29 Güncelleme Tarihi: 02 Aralık 2019 12:09

1939 yılında 5 yaşındaki bir kız çocuğunun karın şişliğini, tümör sandılar ama tecavüz sonucu hamile kaldığı ortaya çıktı. Bu korkunç hikayeye insanın inanası gelmese de küçük kız son derece sağlıklı bir çocuk dünyaya getirdi. İşte dünyanın en küçük annesi Lina Medina ve hikayesi…

HABERİN VİDEOSUNU İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN

Peru'da yaşayan 5 yaşındaki Lina Medina'nın karnı büyümeye başladığında, ebeveynleri ve doktorlar büyük bir tümörden acı çektiğini düşündü. Ancak gerekli testler yaptıktan sonra tecavüze uğradığı ve 7 aylık hamile olduğu anlaşıldı. Altı hafta sonra, Medina, bir kız çocuğu dünyaya getirerek, beş yaşında dünyanın en küçük annesi oldu.

Medina'nın 14 Mayıs 1939'da dünyaya getirdiği bebek tam 6 kiloydu. Doğum sezaryen ile yapıldı, çünkü Medina daha bir çocuktu ve vücudunun normal doğum yapacak kadar gelişmiş olması mümkün değildi.

Beş yaşındaki Lina Medina, 1939'da Peru'da doğum yaptı. Dikkat çekici bu olay dönemin çocuk uzmanlarını çok şaşırttı ve sürekli spekülasyon konusu oldu.

Medina, babanın kim olduğunu hiç bir zaman söylemedi ve ailesi Medina'yı sürekli sakladı. Çeşitli haber şirketleri detaylı bilgi için aileye yüksek miktarda paralar teklif etmesine karşın aile bu teklifleri kabul etmedi.

Çocuğa önceleri Medina'yı muayene eden doktorun adıyla Gerardo adı verildi ve hastaneden ayrıldıklarında ailesiyle beraber Ticrapo köyüne geri döndü. Gerardo, Medina'nın ablası olduğunu sanarak büyüdü ve gerçeği gençlik çağında öğrendi.

Annesiyle birlikte yaşadığı 1955 yılında yapılan bir röpartajda doktor olmak istediğini belirtmişti. Bilinen herhangi bir sağlık sorunu olmamasına rağmen Gerardo, hayatını kaybetti.

1970'lerin başında Raul adlı bir adamla evlendi ve 1972'de 39 yaşındayken ikinci çocuğunu doğurdu. Medine ve Raul 2002'den bu yana Chicago Chico olarak bilinen Lima'da fakir bir mahallede yaşıyor.

Biz mi normaliz yoksa onlar mı? Dünyanın birbirinden garip insanları gerek fiziksel özellikleri, gerek tavıları ile tüm dünyayı hayrete düşürüyor. İşte dünyanın en ilginç insanları.

Ella Harper olarak da bilinen "Deve Girl" Ella, bacakları geriye eğik olarak doğdu.Ella, 1870 ile 1921 arasında yaşadı.

Ella, hayatı boyunca bir haftada 200 dolar kazandığı bir sirkte çalıştı.

Fannie Mills, olarak da bilinen "Ohio Big Foot Girl."

Fannie, ayakları anormal büyümeye neden olan Milroy Hastalığı olarak bilinen bir durumu vardı.

Maurice Tillet (23 Ekim 1903 – 4 Eylül 1954)[1] Rusya doğumlu Fransız profesyonel güreşçidir. The French Angel (Fransız Melek) olarak bilinir.

Tillet, 1940'ların başlarındaki müsabakalarıyla en çok izlenen güreşçiydi ve iki kez, Amerikan Güreş Birliği tarafından organize edilen müsabakalarda "Dünya Ağırsiklet Şampiyonu" unvanı sahibi oldu.

Çocukken bir meleği andıran yüzü sebebiyle "Melek" lakabıyla anılırdı. 1917'de, Tillet ve annesi Devrim sebebiyle Rusya'yı terketti ve Fransa'ya taşındı ve burada Reims kentine yerleştiler.

Tillet 17 yaşına geldiğinde, ayakları, elleri ve kafasında orantısız bir büyüme baş gösteri ve kendisine akromegali -beyin tabanında bulunan hipofiz bezinin ön lobundan (adenohipofiz) çok fazla miktarda büyüme hormonu (growth hormone, GH) salgılanması nedeniyle oluşan hastalık- teşhisi kondu.

Frank Lentini, olarak da bilinen "Büyük Lentini."

Frank'ın üçüncü bir bacağı vardı. Sirk gösterilerine katılıyordu.

Jean Libbera, olarak da bilinen "Çift gövdeli Man".

1800 ve 1900'lü yıllarda yaşayan ve gerçek bir sağlık gizemi barındıran bu insanlara ne oldu ? Bazı insanlar onlara ucube diyebilir ama onlar olağanüstü bir durum ile hayatlarını devam ettirmeye çalışan sıradan insanlardı…

Vietnamlı Tran Van Hay isimli bu rahmetli amcamız "Guinness Rekorlar Kitabı"na "dünyanın en uzun saçlı erkeği" olarak girmeyi başarmış.

2010 yılında, 79 yaşında öldüğünde 50 yıldan fazla bir süredir saçını kestirmemişti. Ayrıca amcamız saçını da bu sürede son seferi 11 yıl önce olmak üzere sadece birkaç kez yıkamış.

Kola kutusunu ağzına sokan Francisco Domingo Joaquim isimli bu Angolalı adamın 17 cm büyüklüğünde bir ağzı var ve bu onu dünyanın en büyük ağızlı adamı yapıyor.

Michele Kobke isimli bu genç Alman kadın üç yıl boyunca her gün uyurken bile korse takarak, 63.5 cm olan belini 40.5 cm'ye indirmeyi başarmış.

Canavar" ve "hayvan" gibi lakapları olan Brezilyalı vücut geliştirici Romario Dos Santos Alves aralarında petrol ve alkol gibi tehlikeli maddelerin de bulunduğu kimyasal bir karışımı vücuduna enjekte ederek kendini Hulk'a dönüştürdü.

Sadhu Amar Bharati isimli Hintli Tanrı Shiva onuruna 1973 yılında kolunu kaldırdı, ve o zamandan beri de bir daha bir yere koymadı...

2010 yılında 101 yaşındaki Zhang Ruifang adında Çinli teyzenin alnından birden bire boynuz çıktı. Doğal olarak ailesi, akrabaları, komşuları hatta tüm dünya şoke oldu.

Wim Hof isimli Hollandalı dünya rekortmeni tam 1 saat 52 dk. buz içinde kalmayı başarmış. Kendisi dünyanın farklı yerlerinde dondurucu soğuklar altında çeşitli gösteriler yapıyor.

Eskil Ronningsbakken isimli Norveçli adam, ekstrem sporlarla uğraşıyor ve ölüme sürekli meydan okuyor. Sürekli ölümle burun buruna olduğu yerlerde gösteriler yapıyormuş.

Mitsuo Matayoshi Japonya vatandaşı. Protestan vaiz olarak eğitilmiş ve Hristiyanlık üzerine dini çalışmalar gerçekleştirmiş.

Aynı zamanda siyasi aktivist ve parti lideri. 1997 yılında kurduğu Dünya Ekonomik Topluluğu Partisi'nin dayalı olduğu ilke ise kendisinin Hz. İsa olduğunun kabul edilmesiymiş !

Amerikan vatandaşı ayrıca Papa Michael olarak bilinen David Allen Bawden 1958 yılında Papa Pius XII'den bu yana meşru papa seçilmediğini belirterek, Katolik inancından ayrılmış. Aralarında ailesinin de bulunduğu 6 kişi tarafından papa seçilmiş.

Jill Price"kadınlar hiçbir şeyi unutmaz" klişesini doğruluyor. Yaşadığı hiçbir anı unutmuyormuş. Ayrıca kokulara karşı çok hassasmış ve bunlar anılarını tetikliyormuş.

Dr. Yoshiro Nakamatsu 4000'den fazla patent sahibi olan ve hakkında belgesel dahi çekilen ünlü bir Japon mucit.

Bu listeye girme sebebi ise bu değil. Çılgın mucidimiz insanın kendine iyi bakması halinde 140 yıl yaşayabileceğini öne sürerek, yediği her yemeği fotoğrafik ve kimyasal olarak analiz etmeye başlamış. 37 senedir de bu işe devam ediyor.

Karen Overhill aşırı derecede çoklu kişilik bozukluğu taşıyan bir kadındı. 1999 yılında kendini hiç hatırlamadığı biçimde tuhaf yerlerde bulmaya başladı.

Doktor kontrolüne alınan kadının 17 farklı kimlik taşıdığı tespit edildi. Tedavisi büyük ölçüde olumlu sonuçlandı.

Hindistan'ın Nagpur kentinde yaşayan Bhadat isimli adam büyük göbeğinin sıra dışılığının hep farkında olduğunu iddia etmesine karşın, 1999 yılında sıcak bir yaz gecesi, nefes alamaz hale gelene kadar doktora gitme ihtiyacı duymamış.

Hastaneye gittiğinde hayretler içinde kalan doktorlar karnında hiç doğmamış bir bebek oğlan çocuğu buldular. Bu Bhagat'ın tam olarak gelişmemiş ve içinde kurum haline gelmiş ikiz kardeşiymiş.

Gino Martino, kafasını çekiç gibi kullanan ve insanüstü bir güçle her türlü metali kırıp parçalayan, eğip büken, çivi çakan profesyonel bir güreşçi ve şovmen.

Fransız Michel Lotito sahip olduğu bir mental bir rahatsızlık olan "Pika" nedeniyle 40 yıl boyunca tahminen 9 ton metal yemiş. Önceleri çamur ve plastik yiyen Lotito, sonraları metal ve cam gibi tehlikeli maddeleri mideye indirmeye başlamış. Zamanla midesi tüm bu maddeleri öğütecek inanılmaz bir yapıya kavuşmuş.

Lotito bunu bir kariyer fırsatına dönüştürmüş ve her şeyi yiyen adam olarak tarihe geçmiş.

2007 yılında ölen Lotito beslenme alışkanlıkları ilgili olarak değil, tamamen doğal nedenlerle hayatını kaybetmiş.

Vietnamlı Thai Ngoc isimli adam 40 yılı aşkın süredir uyumuyor daha doğrusu uyuyamıyor. Bu özelliği ise onu sadece meşhur yapmadı ayrıca bilimsel açıdan da bir "mucize" olarak görülüyor.