4 bin yıllık tarihi var! Dünyanın en eski hazine haritası bulundu

Fransa'da bulunan Saint-Bélec levhası, Antik Dünya'nın en büyülü gizemlerini barındıran bir eser olarak kabul ediliyor. Bu 4.000 yıllık taş levha büyüleyici bir keşfin kapılarını aralıyor. Levha ilk olarak 1900 yılında yerel arkeologlar tarafından gün ışığına çıkarıldı ve o andan itibaren akıl saran sırlarla çevrili bir mistik aura taşıdı. Ancak bu muazzam eser, daha sonra bir yüzyıldan fazla bir süre boyunca kayboldu, izleri silindi. 2014 yılına kadar ortaya çıkmayarak, içerdiği bilinmeyen gizemleri daha da derinleştirdi.

Giriş Tarihi 25 Ekim 2023, 10:56 Güncelleme 25 Ekim 2023, 10:56
4 bin yıllık tarihi var! Dünyanın en eski hazine haritası bulundu

İÇİNDEKİLER

Bu esrarengiz levhanın içeriği olağanüstü. Levha, Odet Nehri ve vadisinin çeşitli özelliklerini temsil eden sıra dışı gravürlerle dolu olmasıyla dikkat çekiyor. Arkeologlara göre bu işaretler Odet Nehri çevresindeki 29 kilometrekarelik bir alanla yüzde 80 benzerlik taşıyor. Bu benzerlik Saint-Bélec levhasını 2021 yılında Avrupa'nın en eski 3 boyutlu haritası olarak kabul ettirdi. O zamandan beri arkeologlar bu gizemli haritanın sunduğu ipuçlarını çözmek için büyük bir çaba sarf ediyor.

Günümüzde arkeologlar potansiyel ilgi çekici arkeolojik alanları tespit etmek için genellikle gelişmiş radar ekipmanlarına ve hava fotoğraflarına güveniyor.

Ancak Saint-Bélec levhası arkeologlara tamamen farklı bir fırsat sunuyor. Levha aslında bir hazine haritası olarak kullanılabilecek kadar özel ve değerli bir eser.

"BU BİR HAZİNE HARİTASI"

Western Brittany Üniversitesi profesörü Yvan Pailler "Bu bir hazine haritası" diyerek bu önemli levhanın değerini vurguluyor. Levhadaki işaretlerin tamamını çözmek ve bu bölgeleri araştırmak uzun bir süreç gerektirebilir. Özellikle bu sürecin 15 yıl kadar sürebileceği tahmin ediliyor.

Saint-Bélec levhası ilk keşfedildiğinde, arkeologlar onun önemini tam olarak anlamamışlardı. Ancak 2014 yılında yeniden keşfedildikten sonra uzmanlar, levhanın içerdiği potansiyeli hemen fark etti.

Pailler "Anında anlam kazanan birkaç kazılmış sembol vardı" diyor. Bu semboller geçmişin izlerini takip etmek isteyen araştırmacılara büyük bir umut veriyor.

Pailler ve meslektaşları levhanın ilk bulunduğu yere geri dönerek levhanın daha önce kırılmış parçalarını buldu. Bu parçalar levhanın mezar duvarı olarak kullanılmış olabileceğini ve o dönemdeki yerleşimlerdeki güç dinamiklerinin bir göstergesi olabileceğini düşündürüyor.