'Ya o gidecek ya ben' dedi
Çatalca İnceğiz Köyü sakinlerinin Hacı Teyze olarak tanıdığı Hayriye Hanım: "Doğan üvey annesiyle geçinemediği için günlerce benim evimde kalırdı. Bana 'Abla bildiğin gibi değil, çamaşırlarımı anneanneme götürüyorum, ütületiyorum. Ben gelene kadar yemeği yiyip, sofrayı kaldırıyorlar. Bana yemek hazırlamıyor' diye dert yanıyordu. Hatta bir defasında Nihal'i çağırdım, 'Bu çocuğu neden almıyorsunuz?' dedim. Necmi'yi aradı hemen, 'Ya o gidecek bu evden ya ben' diye rest çekti. Agah, ağabeyine çok düşkündü. Dışarıda kaldığı için ona kıyafet getirirdi. Annesi de çok kızardı. Bir kere elini kaldırdı Agah'a 'Sen yüz veriyorsun buna' diyerek…"
'Nihal asla bornozla gezmezdi'
Necmi Işık'ın kızı Ergül Ulus, "Kardeşim Eşref'in eşi Şebnem, bana 'Nihal 'Eşref beni bornozla gördü' dedi' iddiasında bulunmuştu. Olay gecesi çiftlikten çığlık sesi duyan Mehmet Oruç'un eşi Aliye Oruç ise Nihal Işık'ın iddia edildiği gibi hafifmeşrep bir kadın olmadığını söyledi: "Nihal asla bornozla gezmezdi. Eşiyle kavgaları vardı ama çok güzel geçinirlerdi. İstanbul'a yerleşmek istediğini de hiç söylemedi. Eşim olayın olduğu gece çiftlikten çığlık sesi duymuş ama iyi ki gitmemiş. Gitse belki de onu da öldüreceklerdi."
'Yaş farkını sorun ediyordu'
Işık Ailesi'nin bir başka komşusu Vasiye Devren ise Nihal Işık'la aralarında geçen sohbeti şöyle anlattı: "Bir gün Nihal yanıma geldi. 'Ggeçen gün Necmi, Agah ve ben yemeğe gittik. Orada konuştuğum birkaç kişi Necmi'yi kocam değil dedem sandı. Bana 'Baban mı, deden mi?' dediler. Necmi benim yanıma yakışıyor mu?' diye sordu. Yaş farkını sorun etmesine şaşırdım ama bir şey diyemedim."
'Ağabeyi yüzünden Agah'a kızıyordu'
Necmi Işık'ın ilk evliliğinden olan en küçük çocuğu Aydın Doğan'ın Çatalca'daki en yakın arkadaşı Ahmet de o dönem yaşananları şöyle anlattı: "Aydın akşamları bizim yanımıza gelirdi, 'Bu kadın beni evde istemiyor' derdi. Agah'a da Aydın yüzünden çok kızıyordu. 'Götürme elbiselerini' diye bağırıyordu."