34 yıldır rekoru kırılamadı

Manş Denizi'ni 1976 yılında tüm zamanların en iyi derecesiyle geçen ve ''Manş Denizi Fatihi'' olarak bilinen Adanalı eski milli yüzücü Erdal Acet'in, bu alandaki rekorunu 34 yıldır Türkiye'den geçen spor çıkmadı.

Giriş Tarihi 21 Aralık 2010, 00:00 Güncelleme 21 Aralık 2010, 10:38
34 yıldır rekoru kırılamadı

İÇİNDEKİLER

Türk Yüzme sporunun kilometre taşlarından biri olan ve bugüne kadar çok sayıda şampiyonluğu bulunan Acet, yüzme sporunu çocukluğundan bu yana çok sevdiğini söyledi. Acet, birçok çocuk gibi yüzmeyi Adana'nın Döşeme Mahallesi'nden geçen bir kanalda öğrendiğini, spora başladığı o günü hala unutamadığını belirterek, şunları kaydetti:

''7 yaşında kanalda yüzerken ağabeyim boğulma tehlikesi atlattı. Ben de oradaydım ve çok korktum. Ağabeyimi kurtaran kişi kişi bizi babamıza götürdü ve 'bunlara yüzme öğret yoksa boğulacaklar' dedi. Babam da bizim koltuk altlarımıza su kabakları bağladı. 5 metre genişliğindeki kanalda karşıdan karşıya geçerek yüzme öğrendik. Ondan sonra 1951 yılında kanalda yüzerken o zamanın Türkiye üçüncüsü bir ağabeyimiz bizi görmüş ve antrenörlerine bahsetmiş. Bizi aldılar havuza götürdüler. Orada da baktılar iyi yüzüyoruz, bizi yarışlara aldılar ve spor hayatımız böylece başlamış oldu.''

O yıllarda çok çalıştığını, neredeyse gününün tamamını antrenmanla geçirdiğini anlatan Acet, gayretlerinin sonuçlarını şampiyonluklarla aldığını söyledi. Yüzme, sutopu ve maratonda milli olduğunu ve başarılar elde ettiğini anlatan Acet, bunun çok zor olduğunu, ancak kendisinin bu branşlarda Türkiye'yi en iyi şekilde temsil ettiğini söyledi.

SULAMA KANALINDAN MANŞ DENİZİ'NE
Acet, 1965 yılında maratona başladığını belirterek, uluslararası maratonlarda da yarışarak önemli başarılar elde ettiğini kaydetti.

1962-1972 yılları arasında sürekli milli takımda yer aldığını anlatan Acet, 1966 yıllında dünya çapında tanımış sporcuların katıldığı Pendik-Burgaz-Fenerbahçe parkuru üzerinde yapılan ilk milletlerarası yüzme maratonunda ilk üçte yer aldığını bildirdi.

Daha sonra 33 kilometrelik Manş Denizi'ni geçmeye karar verdiğini anlatan Acet, şunları kaydetti:
''Manş'ı Türkiye'den gidenlerin hepsi 18,5 saatin üzerinde yüzmüş. Ben, 10 saatin altında yüzme hedefi ile çalışmalara başladım. 1976'da yüzmeye başladık. İlk defa yüzdüğüm bir parkurdu ve akıntıların çok olduğu bir denizdi. Soğuğu ve akıntısıyla ünlü Manş'ı geçmek her maratoncunun rüyasıdır.

Manş'ı Türkiye'den ilk kez Murat Güler, ardından Haldun İşmen, Doğan Şahin ve Ersin Aydın yüzdüler. 1976'da 30 Ağustos gecesi Manş Denizi'ni 9 saat 2 dakikada geçerek bütün zamanların en iyi derecesini elde ettim. Dünya rekoru benim elimdeydi. Daha sonra bu derece geçildi. Ancak 34 yıldır, Türk sporcular arasından rekorumu geçen çıkmadı.''

Acet, Manş Denizi'ni dünya rekoru sayılan dereceyle geçtikten sonra 1977 Napoli-Capri Maratonu'nda da üçüncülüğü elde ettiğini anlattı. Acet, Türkiye'de artık yüzme maratonlarının düzenlenmediğini de kaydetti.

''KANALDA YÜZEREK BAŞLAYANLAR DAHA BAŞARILIYDI''
Acet, sulama kanallarında yüzme öğrenip kendini geliştiren, kısıtlı olanaklarla yarışmalara katılan eski kuşak yüzücülerin, tüm olumsuzluklara karşın, zamanlarında şimdikilere oranla çok daha başarılı olduklarını söyledi.
Türkiye'de yeni şampiyonların yetişmediğini savunan Acet, şunları kaydetti:

''Türkiye'de yüzme sporu gelişiyor ancak diğer ülkelerle yarışacak seviyeye ulaşamıyoruz. Şampiyon yetiştirmek kolay değil. Yetenekli sporcuları çocukluktan tespit edip, düzenli bir şekilde antrenman yapmalarını ve beslenmelerini sağlayarak şampiyonlar yetiştirebiliriz. Yabancılar daha bilimsel çalışıyorlar. Bizde de bilimsel çalışmalar yapılıyor ancak yeterli değil.

Yabancı ülkelerde sporcular 6 yaşında alınıp yetiştiriliyor. Ailesine bakılıyor, ayaklarına, ellerine bakıyorlar. Bizde bu yok, tesadüfen çıkarsa çıkıyor. Seçme yapılmıyor. Sporcu gıdasını iyi alacak, düzenli antrenman yapacak ve aynı şekilde uykusunu alacak. Bunu düzenli bir şekilde yapan sporcular şampiyon olabilirler.''