Beyoğlu tacizcilerine tahliye kararına tepki! Avukat canlı yayında açıkladı: 9 yıl yatarı var!
Beyoğlu tacizcilerine tahliye kararına tepki! Avukat canlı yayında açıkladı: 9 yıl yatarı var!
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi, Beyoğlu’nda bir kadını taciz etmelerinden ötürü Semir T.’yi 9 yıl, Ömer K.’yi ise 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti, sanıkların tutuklu kaldıkları süreyi göz önünde bulundurarak her iki sanığın da tahliyesine hükmetti. Konuyu A Haber ekranlarında değerlendiren Avukat Hadi Dündar, sapıkların en az 9 yıl hapiste kalması gerektiğini belirtirken, kararın İstinaf Mahkemesi veya üst mahkemelerce bozulacağını öngördüğünü bildirdi.
takvim.com.tr
Beyoğlu'nda, sokakta yürüdüğü sırada önünü kestikleri kadını taciz ettikleri iddia edilen tutuklu 2 sanığın yargılandığı davada karar çıktı.
SANIKLAR SEGBİS İLE BAĞLANDI
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya tutuklu sanıklar Ömer Konu ve Semir Tarhan, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.
Beyoğlu'nda genç kadını taciz eden şüpheli (Fotoğraf: AA)
İREMŞAN A. ŞİKAYETÇİ OLMADI
Mağdur İremşan A'nın hazır bulunduğu duruşmaya, tarafların avukatları ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da katıldı. Duruşmada söz hakkı verilen İremşan A. sanıklardan şikayetçi olmadığını söyledi.
TAHLİYE VE BERAATE KARAR VERİLDİ
Davayı karara bağlayacağını bildiren mahkeme başkanı, sanıklara son sözlerini sordu. Sanıklar, tahliyelerine ve beraatlerine karar verilmesini talep etti.
Sanıklar, Takvim arşiv
NE KARAR VERİLDİ?
Mahkeme heyeti, "birden fazla kişiyle birlikte cinsel saldırı" suçundan sanık Semir Tarhan'ı 9 yıl, sanık Ömer Konu'yu 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı.
"Kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçundan ise sanıkların beraatlerine karar veren mahkeme heyeti, sanıkların tutuklulukta geçirdikleri süreyi dikkate alarak tahliyelerine hükmetti.
Mahkemenin kararını A Haber canlı yayınında değerlendiren avukat Hadi Dündar, Türk Ceza Kanunu (TCK) maddeleri ve infaz hesaplamaları üzerinden tahliyenin orantısızlığına dikkat çekti.
Tacizin görüntüsü (Ekran görüntüsü)
15 YILA KADAR CEZA ALMASI GEREKİRDİ
Görüntüleri "iç parçalayıcı" olarak nitelendiren Dündar, tahliye kararının vicdanları ikinci kez yaraladığını ifade etti. Hukuki açıdan bakıldığında mevcut yasaların bu şahısların serbest bırakılmasını öngörmediğini vurgulayan Dündar, TCK'nın 102. maddesine atıfta bulundu. Cinsel saldırı suçunun cezasının 10 yıla kadar olduğunu, suçun birden fazla kişiyle işlenmesi durumunda (TCK 102/3-b) cezanın yarı oranında artırılarak 15 yıla kadar çıkabileceğini belirtti.
YATARI EN AZ 9 YIL
Avukat Hadi Dündar, verilen cezalar ile sanıkların cezaevinde kaldıkları süre arasındaki orantısızlığa işaret etti. 15 yıl ceza alan bir kişinin 9 yıl, mahkemenin verdiği 9 yıl ceza alan bir kişinin ise yatarı hesaplandığında (2/3 oranı ve denetimli serbestlik düşüldüğünde) en az 5 yıl cezaevinde kalması gerektiğini söyledi. Sanıkların sadece 14 ay sonra tahliye edilmesinin, verilen ceza ile infaz süresi arasında bir uyumsuzluk yarattığını ifade etti.
"EN ÜST HADDEN CEZA VERİLMELİYDİ"
Görüntülerdeki eylemin açık bir cinsel saldırı olduğunu ve sanıkların eylemi kendi istekleriyle değil, çevredekilerin müdahalesiyle sonlandırdığını belirten Dündar, mahkemenin alt sınırdan uzaklaşarak en üst hadden ceza vermesi gerektiğini savundu. Dündar, suçun işleniş biçimi, kastın yoğunluğu ve kamu düzenine etkisi göz önüne alındığında, sanıkların bu kadar kısa sürede tahliye edilmesinin hukuka uygun düşmediğini dile getirdi.
Tacizin görüntüsü (Ekran görüntüsü)
"TOPLUMUN GÜVENLİĞİ VE KAMU DÜZENİ BOZULDU"
Kamu düzeninin temel amacının, suç işleyenlere caydırıcı cezalar vererek toplumu ve mağdurları rahatlatmak olduğunu hatırlatan avukat Hadi Dündar, bu tahliyenin sokaktaki güven duygusunu zedelediğini vurguladı. Mağdur kadının ve videoyu izleyen diğer kadınların sokakta tek başına yürüme cesaretinin kırıldığını belirten Dündar, sanıkların kabarık suç dosyalarına da dikkat çekti. Suçu meslek edinen ve "suç makinesi" haline gelen kişilerin 14 aylık hapis süreciyle ıslah olamayacaklarını ifade etti.
ÜST MAHKEMEDEN KARARIN DÖNMESİ BEKLENİYOR
Mahkemenin gerekçeli kararı henüz açıklanmasa da, görüntülerin "nitelikli cinsel saldırı" boyutunda olduğunu savunan Dündar, kararın İstinaf Mahkemesi veya üst mahkemelerce bozulacağını öngördüğünü belirtti. Savcılık makamının veya mağdur avukatlarının itirazı ile sanıkların yeniden tutuklanması yönünde bir karar çıkmasını beklediğini ifade eden Dündar, "Kamu vicdanı gerçekten derinden yaralanmıştır" sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.
Olay görüntüleri, Takvim arşiv
İDDİANAMEDE NE VAR?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 23 Eylül 2024'te gece kulübünden 04.00 sıralarında evine gitmek için çıkan İremşan A'nın iki kişi tarafından yolunun kesildiği, kadının omzuna dokunan bu kişilerden kurtulmak için yürümeye devam ettiği anlatılıyor.
Kadını köşede sıkıştırmaya çalışan Ömer Konu'nun etrafı kontrol ettiği, diğer sanık Semir Tarhan'ın da müştekiyi taciz ettiği aktarılan iddianamede, olayı gören çevredekilerin müdahalesiyle sanıkların uzaklaştırıldığı belirtiliyor.
İddianamede, sanıkların, alkolün etkisinde ve kendisini bilemeyecek şekilde evine gittiği sırada yolunu kestikleri kadının hem hürriyetini kısıtladıkları hem de cinsel saldırıda bulundukları kaydediliyor.
Savcılık, iddianamede, sanıkların "beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" ve "nitelikli cinsel saldırı" suçlarından 10 yıl 6'şar aydan 30'ar yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını istemişti.
Olay görüntüleri, ekran görüntüsü
NE OLMUŞTU?
İstanbul'un Beyoğlu ilçesi Hüseyinağa Mahallesi'nde gece saat 04.00 sıralarında, iki şüpheli 25 yaşındaki İ.A.'yı takip etmeye başladı. İddiaya göre şüpheliler, genç kadını duvara sıkıştırarak taciz etmeye kalkıştı. Durumu fark eden çevredeki vatandaşların müdahalesi üzerine şüpheliler geri çekildi.
Şüphelilerin "Amcamın kızı" şeklindeki savunması çevrede tepki toplarken, vatandaşlar mağduru olay yerinden uzaklaştırdı. İhbar üzerine gelen Güvenlik Timleri Şube Müdürlüğü ekipleri, Ömer K. (27) ve Semih T.'yi gözaltına aldı. Ancak İ.A.'nın şikâyetçi olmaması nedeniyle şüpheliler serbest bırakıldı.