Kendiliğinden yetişiyor! Her derde deva bitki için vatandaş sıraya girdi! Dağların şifalı doktoru deniyor
Adana'nın Feke ilçesinin Toros Dağları'nda yükselen yamaçlarında, yerel halkın büyük bir titizlikle hasat etmeye başladığı doğa harikası kantaron otu, geniş bir coğrafyada şifalı bir eliksir olarak anılıyor. Bu bitkinin toplanmasıyla başlayan süreç, alıç yapraklarının arasında gizlenmiş sarı çiçekleri ayırt etmek için sabırlı bir gözlem gerektirir. Toplanan ot, ardından kırk bir günlük bir süre boyunca güneşin altında özenle kurutulur. Bu süreç, otun içerdiği sağlık yararlarını maksimize etmek için gereklidir.
Bu süreç, kantaronun şifalı yağlarının ve özlerinin en iyi şekilde açığa çıkmasını sağlıyor. Kantaron, özellikle kadınlar tarafından toplanıyor; bu da hem sağlıklarına katkıda bulunuyor hem de aile ekonomilerine önemli ölçüde destek oluyor. Hasat, Feke'nin Tapan mahallesinde bir gelenek haline gelmiş durumda, ve burada bir araya gelen kadınlar, bu etkinlikle hem sosyal bağlarını güçlendiriyor hem de doğal bir kaynak olan kantaronu ekonomik bir değere dönüştürüyorlar.
Doğanın Eczanesi: Kantaron Yağı
Yaz mevsimini Feke'de geçiren Ayşe Bilgiç, kantaronun şifalarından yararlanıyor. Ayşe Hanım, "Kantaronun çiçek kısımlarını zeytin yağı ile karıştırıp 41 gün boyunca güneşin altında bekletiyoruz.

Bu süre sonunda elde ettiğimiz yağ, cilt yaraları başta olmak üzere birçok derde deva. Ayrıca, bu bitkinin çayı mide rahatsızlıklarına karşı oldukça etkili" diye anlatıyor. Ayşe Hanım ve köy sakinleri, kantaronu 'doğadan gelen ilaç' olarak tanımlıyorlar.


