Büyük fotoğraf

Türkiye'de hiçbir şey göründüğü gibi değildir! Ülke çok uzun zamandır film platosu gibi kullanılmaktadır!
Erken kalkan kendi senaryosunu uygulayacak alan bulup istediği operasyonu yapabilmektedir!
Bu onların gücünden çok bizim zaaflarımızdan kaynaklandı!
Biz de maalesef devlete talip olanlar kendi SINIRLI kabiliyetlerini ıskaladı!
Siyaseti bir amaç, bir ülkü için yapmadı! Tabii herkes için bunu söyleyemem! Ama profil buydu! Dünyayı okuyamayan, ilişkileri pas geçen, kısır ve uzağı görmeyen siyaset erbabı hakimdi!
Bu sistemi değiştirmek ve geliştirmek çok ama çok zordu!
Bu nedenle bu işe soyunan Erdoğan, ta başından beri hedefte! 1830'larda OMURGASI oluşturulan sistem kendine karşı olanı yaşatmadı! Elindeki güçle meydan okuyanı indirdi!
Bu ilk kez Erdoğan'a işlemedi!
Ama hala çok kişi Erdoğan'a neden saldırıldığını ve ne istendiğini bilmiyor!
Mesela Oslo'ya, Gezi'ye, 17 Aralık'a gelelim! Ülkenin neden hedef olduğuna başka bir pencereden bakalım!
Ama dün konu ettiğimiz Kasım Gülek üzerinden!
Bütün aktörleri bir araya getirip anlamaya çalışalım...
Kasım Bey, Amerika ile çok derin ilişkileri olan iyi eğitimli bir isimdi! MOON Tarikatı'nın Türkiye halifesiydi! CIA'nın kurduğu Kore İstihbarat Teşkilatı'nın Washington temsilcisi Albay Bo Hi Pak da, Gülek'in Kore'deki karşılığı olan isimdi! Ve ne hikmetse CIA bunlara çok özen gösteriyordu! Kasım Bey, Fethullah Gülen'i ABD'ye taşıdı ve ABRAMOWITZ gibi önemli insanlarla yan yana getirdi! Kapılar açtı! İlişkileri yeşertti!
Ancak ne cemaate gönül veren saf Anadolu insanı ne de Gülen'e yakın olanların pek çoğu bu ilişkileri göremedi!
Kasım Bey neyi ne kadar söylüyordu bilmiyorum! Ama en büyük YANILGI cemaatin asla ve kat'a BEYAZ TÜRKLER'e uzak olmadığıydı! Yakın olmak kötü bir şey diye söylemiyorum!
Sadece dile getirilmediğinin altını çiziyorum! İsterseniz biraz daha açalım!
Sevmem ama isimlerden gidelim!
Giritli Mustafa Naili Paşa'nın torunlarından birisi Aylin (Devrimel) Radomisli'dir.
Hani şu Ayşe Kulin'in çok satan "Adı Aylin" kitabında anlatılan "çok garip" ilişkileri olan hanımefendi. Hizmet'i, Pentagon'a götüren ve kefil olan Aylin Hanım'dır!
Aylin'in ablası Nilüfer'in, ilk eşinin babası Ali Tanrısever'di! Kâzım Taşkent'le birlikte Yapı Kredi'nin ilk kurucusuydu.
Diğer kuruculardan birisi de Leyla Umar'ın babası İhsan Umar'dı...
Nilüfer Hanım ikinci evliliğini, cenaze namazını bizzat Fethullah Gülen'in kıldırdığı, CHP Genel Sekreteri Kasım Gülek'le yaptı. Galatasaray'dan sonra ABD'de okudu...
Bu evlilikten doğan, ilkokuldan sonra ABD'de okutulan Tayyibe Hanım, Türkçe sınavında kaldığı için Dışişleri Bakanlığı'na giremedi! Ama Emre Gönensay kendisini Başbakanlık'a alıverdi. Fethullah Gülen'in ABD'ye kaçışı sırasında büyük yardımları dokunduğu için Bülent Ecevit kendisini önce milletvekili sonra da bakan yaptı. Tayyibe Gülek, Murat Birsel'le evliydi. II. evliliğini İlker Domaç'la 2002'de yaptı.
Kasım Bey, MOON'un Türkiye'deki lideri olmakla birlikte Gülen'le çok yakın ilişki içindeydi!
Peki Gülek, vefat ettikten sonra ne oldu?
Bunu düşünen çok kişi yok!
Biraz geri gidelim...
Hüriyet'in 8/1/2002 tarihli nüshasına bakalım... "250 milyon dolarlık usulsüz kredi idiasıyla, Başbakan yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın dünürü Prof. Dr.
Erdoğan Alkin dahil Emlakbank'ın 27 eski yöneticisi gözaltına alındı"
Konu EGEBANK olayı idi!
Yani sınırlar DEMİREL ailesine kadar genişlemişti!
Peki bir dönem ekranlardan inmeyen ALKİN kimdi?
Çok takip edip not alma imkanınız yoktu ama ALKİN, Kasım Gülek'ten sonra Türkiye'deki MOON hareketinin LİDERİYDİ!
Prof. Dr. Hayri Erdoğan Alkin, Beşiktaş 1936 doğumluydu.
Oğlu Prof. Dr. Emre Alkin'le birlikte bir dönem TV-8'de program yapıyordu.
Hüsamettin Özkan'ın damadı olan Emre Alkin aynı zamanda İMKB Başkanı Osman Birsen'in danışmanıydı.
Hüsamettin Özkan'ın ağabeyi geçmişte çok meşhurdu!
Ağabey merhum Necdet Özkan Bayrampaşa Belediye Başkanı'ydı.
Necdet Özkan'ın eşinin kardeşi ise çok ünlü bir isim olan Orhan Aslıtürk'tü!
Naylon faturacı Orhan Aslıtürk, yurt dışına kaçan eski Şişli Belediye Başkanı, Gülay (Atığ - Aslıtürk) Çokay'la evliydi.
Orhan Aslıtürk daha önce Altemur Kılıç'ın kızıyla evliydi.
Halit Narin Rotaryen ve Büyük Kulüp üyesi olmakla övünürdü! Halit Narin'in kayınbiraderi, Ayşe Arman'ın geçmişte yazılarında Zafer diye çok sık bahsettiği eski eşiydi. Malikanesiyle basında yer almayı seven bir isimdi!
Halit Narin ödemediği kredileri alırken, Necati Kurmel kendisine kefil oldu.
Necati Kurmel, Saray Halıları'nın sahibi, "az kalsın Başbakan"
Hüsamettin Özkan'ın dayısı, Ömer Lütfü Topal'ın ise ortağıydı!
Ağabeyi Hakkı Kurmel, Menderes'in bakanlarındandı.
Ha unutmadan Necati Kurmel, Aydın Doğan beyefendinin dünyadaki ÜÇ DOSTUNDAN biriydi! Aralarından su sızmazdı! Hüsamettin Bey ile de inanılmaz sıkı arkadaştılar!
Bu ilişki ağı inanın çok ama çok genişletilebilir!
Ama niyetim asla kimseyi rencide etmek değil! Herkes herkesle evlenebilir, dostluk kurabilir oturup kalkabilir!
Bunların hiçbirinde sorun yok!
Belki yazdığım ya da buraya taşıyamadığım pek çok ismin BİLİNEN İLİŞKİ AĞINDAN haberi bile yok!
Olmayabilir!
Kimseyi ötekileştirmek gibi bir amacım yok! Tam tersi Türkiye'nin imparatorluk döneminde olduğu gibi her türden insanın kardeşçe dostça her türlü özgürlüklerini kullanarak yaşamasından yanayım! Ve tüm kalbimle bunun büyük zenginlik olduğuna inanıyorum!
Ama özellikle 17 Aralık'ta ortaya çıkan PARALEL YAPI olayının Türkiye'de herkes tarafından bilinmesi ve tanınması gerektiğini düşünüyorum!
Herkesin gerektiği kadar AÇIK ve NET olmadığını biliyorum çünkü!
Kasım Bey'le başlayan süreçte nelerin yaşandığı ve nelerin hedeflendiğini kaç kişi biliyor?
Belki nihai hedefi sadece Kasım Bey biliyordu!
Herkes istediği ve seçtiği insanla yürüyebilir!
Bunda hiçbir sorun yok!
Ama milyarlarca doların döndüğü ve yüce gönüllü çok insanın içinde olduğu hareketin attığı her adımının bilinmesi HAK değil mi?
Oyuna geldilerse bunun söylenmesi gerekmez mi?
Tuzak kuruldu ve fark edilmediyse bundan kaçmak olur mu?
Bence OLMAZ!
Kadrajı genişlettiğiniz zaman ortaya merkezinde BEYAZ TÜRKLER'in olduğu bir yapıyı görüyorsunuz!
Moon ve Hizmet arasındaki manevi bağ var mı yok mu ben bilemem!
O başkalarının işi!
Benim baktığım yerde birbirine benzemeyen çok insan perde gerisinde DOST.
Nasıl bu DOSTLUKLARIN kurulmasında bir kötülük yoksa yazılmasında da yok!
Bugün biraz PAPARAZZİ'lik yaptım!
Fotoğrafı görelim diye! "Tek bir tarafa bakıp gerçek oyuncuları gözden kaçırmak olmaz!" diye düşündüm!
Olay sadece Pensilvanya değil! İşin kolayı bu!