Silah bırakırlarsa operasyon biter

Giriş Tarihi 23 Eylül 2011, 00:00 Güncelleme 23 Eylül 2011, 23:10
Silah bırakırlarsa operasyon biter

İÇİNDEKİLER

Başbakan Tayyip Erdoğan, Suriye'ye Türkiye hava, kara ve deniz yolu kullanılarak sevkedilecek silahlara el konulacağını açıkladı.

BM binasından ayrılarak ABD eski Başkanı Bill Clinton ile görüşmek için Türk evine gelen Erdoğan, kapıda basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Suriye'ye silah sevkiyatına Türk hava sahasının kapalı olduğunun hatırlatılması üzerine Erdoğan "Kendilerine de söyledik. Komşu ülkelere de ayrıca duyurduk ve söyledik. Şimdi de eğer bu tür uçaklar olacak olursa, karadan böyle bir nakliye olmuş olursa daha önce durdurduğumuz el koyduğumuz gibi durdurur el koyarız" dedi.

EL KOYARIZ
(Suriye'ye ilişkin bir soruya) Şimdi bizim Suriye'ye yönelik söylediğimiz gibi her hangi bir silah taşıyan araç olduğu takdirde bunları engellemeye yönelik kararımızı kendilerine de söyledik. Komşu ülkelere de ayrıca duyurduk ve söyledik.

Bunun için daha önce biliyorsunuz Marmara'da bir gemiye müdahalemiz olmuştu. Şimdi de eğer bu tür uçaklar olacak olursa, karadan böyle bir nakliye olmuş olursa daha önce durdurduğumuz el koyduğumuz gibi durdurur el koyarız.

("Başka somut yaptırımlar var mı" sorusuna) Bizim tespitlerimiz neleri yapabileceğimize dair var.ama bunun adımlarını atma noktasındaki yol haritasını şu anda açıklamış değiliz. Dış işleri çalışmalarını yapıyor. Önümüzde getirecekler ve yol haritasını uygulayacağız.

MUTABAKAT VAR
(Talabani'yle görüşmede terörle mücadelede ne tür bir destek gelecek sorusuna) Talabani'yle yaptığımız görüşmede şu ana kadar devam eden özellikle teröre karşı ortak mücadele noktasında sayın Talabani'nin de, daha önce biliyorsunuz dış işleri bakanlığı müsteşarımız Feridun beyi de gönderdik, orda bazı görüşmeler yapmıştı ve o görüşmeler çerçevesinde bundan sonraki süreçte de aynı şekilde mücadelemizin devam edeceği noktasında her hangi bir ayrılık sözkonusu değildir.

Aynı mutabaka içinde biz bu mücadelemizi sürdüreceğiz. (İran'a ilişkin soruya) Şu anda İran'la bu tür müşterek atabileceğimiz adımlar sözkonusudur. Zaten burada da bir istihbarat paylaşımı zaten şu anda mevcut.

TERÖR VARSA OPERASYON OLUR
(Talabani'nin operasyonlardan duyduğu rahatsızlığı dile getirmesinin hatırlatılması üzerine) Bu konuyla ilgili bizim kararımız nettir. Orada böyle bir şeyi geri almak böyle bir şeyi düşünemeyiz.

Yine kendilerine açık net söyledim. Bizim terör devam ettikçe sınır ötesi operasyonlarımız da aynen devam edecektir dedik. Bu konuda kendilerinin olur mu olmaz mı diye de bir yaklaşımı zaten olmadı. Bunlar aynen devam edecektir.

SİLAH BIRAKIRLARSA OPERASYON BİTER
(sizin bir istediğiniz oldu mu talabani'den) bizim istediğimiz olağan konulardır. Bunun birincisi silah bırakma olayıdır.

Ve bu silah bırkakma konusunda terör örgütü eğer bu işi başarabilirse zaten operasyonların da bitmesi anlamına gelir ki terör inanıyorum ki minimize olacaktır. Ama terör örgütünün kendi içinde ayrı sıkıntıları olabilir o ayrı mesele.

Biz şu anda bütün çalışmalarımızı terörle mücadelede olması gereken bütün boyutlara yönelik vermeye devam edeceğiz.

İRAN İLE ORTAK ADIM SÖZ KONUSU
Şu anda İran'la bu tür (terörle mücadelede) müşterek atabileceğimiz adımlar söz konusudur. Zaten burada bir istihbarat paylaşımı zaten şu anda mevcut.

PREDATÖRLER TAMAM GİBİ
(insansız hava araçlarıyla ilgili gelişme var mı) onunla ilgili dış işleri bakanlığımız kendi aralarında bu çalışmaları yürütecekler. Ne zaman nasıl, ne kadar... Çünkü biz kendilerine teklifimizi geçen açıkladığım gibi ister satın alma ister kiralama şekliyle alabiliriz dedik.

Görüşmelerimiz devam edecek. Olumsuz bir durum söz konusu değil. (Anlaşma sağlandı haberleri geçiyor) mutabakat istikametindedir gelişmeler. Olumsuz bir yaklaşım yoktur. (Prensipte mi mutabakat var sorusuna) evet.

(ne kadar olduğu konusunda bir gelişme var mı sorusuna) o görüşülecek. Zaten daha önce bizim verilmiş bir teklifimiz var. Bu teklif çerçevesinde temenni ederim ki gelişmeler olur.

SONDAJDA GERİ DÖNÜŞ YOK
("Kıbrıs'ta sondaj çalışmaları konusu Ban Ki Moon görüşmesinde gündeme geldi mi" sorusuna) olumsuz hiçbir şey söz konusu değil. Kıbrıs adasında yaşayan herkesin orada eşit hakkı vardır. Dolayısıyla Kıbrıs'taki Türklerin de orada eşit hakları vardır.

Bu eşit haklar çerçevesinde orada denizden çıkacak tüm denizin altındaki kaynaklar, zenginlikler, hepsinde Kuzey Kıbrıs'ta yaşayan Türk kardeşlerimiz haklarını alacaklardır. Şu anda tüm bu arama çalışmalarıyla ilgili olarak Piri Reis'in orada sismik araştırma olarak yapacağı çalışmalardan sonra da gerekli adımlar atılacaktır. Buradan geri dönme gibi bir şey söz konusu değildir.

RUMLAR PROVOKE ETMESİN
(Rum tarafı aramayı bırakırsa biz de bırakır mıyız sorusuna) Eğer Rum tarafı aramayı bırakırsa biz de orada bu tür bir çalışmayı durdururuz. Çünkü bizim için şu anda en önemli şey müzakere sürecinin sağlıklı bir şekilde devam etmesidir. Biz müzakere sürecinin provoke edilmesini istemiyoruz. Ama şu anda yapılan aslında sabotedir.

Müzakere sürecini sabote etmektir. Bizim şimdi önümüzde Yunanistan'la yüksek düzeyli stratejik işbirliği toplantımız var. Şimdi bu çalışma bu şekilde devam ederse ne oluyor? Bizim o yapacağımız toplantı da ne yazık ki sabote edilmiş oluyor.

Biz istiyoruz ki bu müzakere süreci üzerinde her hangi bir onu sabote edecek girişimler olmasın. Bu atılan yanlış adımdan geri dönerler ve Türkiye olarak bizler de şu anda orada sismik araştırma çalışmamızı durdurabiliriz.