Sevgilinize bu hediyeleri sakın almayın!
Üzerinde kalp olan hediye görürseniz oradan uzaklaşın. Bu konuda sözümüz erkeklere. Kadınlar zaten erkeğe böyle bir hediye alınmaması gerektiğini bilir. Ama birçok erkeğin bildiğinin aksine, kadınlar da kalpli eşyalardan hiç mi hiç hoşlanmaz. Tabii ki bu tarz bir hediye alan erkekten de. Kalpli yastık başta olmak üzere, çikolata, nevresim, tişört, terlik vs. hediye listesinden atılması gerekenlerin başında. Hele ki üzerinde 'I Love You' ibaresi geçiyorsa asla!
Peluş oyuncaklar... Aman aklınızdan geçiyorsa hemen unutun. Çünkü hediye üzerinde hiç düşünmediğinizin resmidir. Siz sevimli ayıcık, tavşancık, kuzucuk vs. diye alırsınız ama sevdiğinize ne kadar sevimsiz görüneceğini tahmin bile edemezsiniz. Zaten her evde, herkeste (kız-erkek fark etmiyor) var artık. Ve ne yazık ki evde kalabalık yapmaktan ve misafir çocukları ağladığında, ellerine tutuşturmaktan başka hiçbir işe yarmıyorlar.
'Kıyafet almak', 'bir kadına kıyafet almak', 'kilo problemi olan birine kıyafet almak'... Hepsi kötü ama en sonuncusu çok daha vahim. Ya bedeni küçük gelirse kaygısı hediye vermeden önce beyninizi kemirir. Hele de bu korku gerçeğe dönüşürse, kaş yapayım derken göz çıkarmak deyimine en güzel örneklerden biri olursunuz. Bedeni büyük alsanız, bu kez "Ben bu kadar kilolu muyum?" cümlelerine maruz kalabilirsiniz.
Küçük ev eşyaları da artık çok sıktı. Özellikle özel günlerde indirime giren tencere-tava takımıyla pek çok kadın karşılaşmak istemiyor. Dört gözle beklenen sürpriz tava, tencere, mikser, kettle, blender gibi mutfak eşyaları mı olmalı? Seven var, sevmeyen var...
Fotoğraf baskılı tişörtler, kupalar, yastıklar, takvimler... "Bu sefer çok orijinal bir şey aldım, kesin bayılacak." düşüncesiyle seçilen hediyelerin başında gelir. Siz yeni keşfetmiş olabilirsiniz ama fotoğraf baskılı her tür eşyanın çoktan suyu çıktı. Özellikle bu günlerde, nereye baksak bir çift sırıtıyor kupalardan. Herkes neden aynı pozu verir, pek anlamayız.
Biblo hediye etmenin küçük ev eşyası almaktan daha kötü olduğunu söyleyebiliriz. Birincisi hiçbir işlevleri yok. İkincisi genellikle evin konseptine uymaz. Üçüncüsü kalıcı bir hediye değil, bir gün mutlaka kırılır. Bir de bunların çok eski tipleri vardır, hatırlar mısınız? Cam fanus içinde gelin ve damadın oturduğu, ters çevirdiğinizde çiftin başına karlar yağdığı... Şimdi olmasa da bir zamanlar her evde vardı. Artık yeni şeyler düşünmek lazım!
Kırmızı 'bir' gül kadınları mutlu eder mi dersiniz? Tek bir kırmızı gül almak çoğu zaman hakkınızda 'Cimri mi acaba?' endişelerine sebep olur. Bu yüzden tek gül almak yerine buket almayı tercih etmenizde yarar var. Tabii biraz daha ileri gidip farklı çiçekler de deneyebilirsiniz.
Baskül, diyet kitabı, selülit kremi, makyaj malzemesi gibi iğneleyici hediyelerden de uzak durun. Her ne kadar işlevsel olsalar da esprisi bile kaldırılamaz herhalde.
Parfüm de özel günlerde akla gelen ilk hediyelerden. Sırf bu sebeple bile alınmaması gerekenler listesine girmeye hak kazanıyor. "14 Şubat hediyen neydi?" sorusuna, eminiz kimse 'parfüm' cevabını vermek istemez.
Ne alırsanız alın, değişim kartını da alın!
Değişim kartını almayı unutmayın! Değişim kartı hediyenin en önemli ayaklarından. Her ne kadar siz hediyeyi beğenerek aldıysanız da karşınızdakinin beğenmeme ihtimali her zaman var. Bunu göz önünde bulundurarak mağazalardan değişim kartını istemeyi unutmayın.
