Harvard Profesörü’nden çarpıcı açıklama! Yapay zeka insan zekasını geçebilir

Yapay zeka, hayatımızın her alanına hızla nüfuz ederken insanlık için hem büyük fırsatlar hem de ciddi tehditler barındırıyor. Sağlık, eğitim ve teknoloji gibi alanlarda verimliliği artıran bu sistemler, öte yandan iş gücü, etik değerler ve mahremiyet gibi konularda endişe oluşturuyor. Peki yapay zeka insanı geçebilir mi? İşte konuya dair bilinmesi gerekenler... Harvard profesörü uyardı Yapay zekanın insan sınırlarını aşmaya başladığına dair çarpıcı bir gelişme daha yaşandı. Princeton Üniversitesi ve Hindistan Teknoloji Enstitüsü'nden araştırmacılar, yeni nesil bilgisayar çiplerinin tasarımını yapay zekaya devretti. Ortaya çıkan devre desenleri ise o kadar karmaşık ve verimliydi ki, araştırmacılar bile bunların insan aklıyla tasarlanamayacak kadar 'yabancı' olduğunu kabul etti. Harvard Üniversitesi'nde görev yapan teorik fizikçi Prof. Dr. Avi Loeb'e göre 'Bu çağın henüz başındayız. Üstünlüğümüzü korumak zorundayız, ancak yapay zeka bize yaratılışın zirvesi olmadığımızı gösterecek' ifadelerini kullandı. Loeb, uzayda bizden milyarlarca yıl önce var olmuş olabilecek medeniyetlerin çok daha gelişmiş yapay zeka sistemleri üretmiş olabileceğini öne sürüyor. Ona göre, başka bir gezegenden gelen ve insan zekasını aşan bir yapay zeka sondasıyla karşılaştığımızda, bu durum sadece teknolojik değil felsefi bir kırılmaya da yol açacak. 'Çoğu insan, bilinç ve özgür irade gibi kavramların sadece bize ait olduğunu düşünüyora' diyen Loeb, insan beyninden daha fazla parametreye sahip yapay zeka sistemlerinin bir gün bu nitelikleri bizden daha iyi sergileyebileceğini söylüyor. Yapay zeka hızla gelişiyor Yapay zekanın gelişim hızı, insan evrimini gölgede bırakacak düzeyde. Harvard Üniversitesi'nden Prof. Dr. Avi Loeb ve SETI Enstitüsü'nden kıdemli astronom Dr. Seth Shostak'a göre, yapay zeka yalnızca insan zekasını geçmekle kalmayacak, aynı zamanda evrendeki ilk uzaylı karşılaşmamızın da kaynağı olabilir. Loeb, yapay zekanın kendi kendini geliştirme kapasitesiyle gelecekte bugünün çiplerini ilkel göstereceğini savunuyor. Özellikle makinelerin kendi haleflerini tasarlayabildiği noktada, evrimin biyolojik hızdan çok daha hızlı işleyeceğini belirtiyor. 'Bu çağın henüz başındayız' diyen Loeb, insan beyninin sınırlı yapısına karşılık yapay zeka sistemlerinin çok daha zorlu koşullarda hayatta kalabileceğine dikkat çekiyor. Shostak ise bu görüşü destekleyerek 'Makine zekası biyolojik zekadan çok daha hızlı evrimleşebilir. Eğer uzaylılar bir gün bulunursa, bu yüksek ihtimalle bir yapay zeka formunda olacaktır' dedi. Shostak'a göre insanlığın bile yerini alacak makineler üretmesi, uzayda da benzer gelişmelerin yaşanmış olabileceğini gösteriyor. Yapay zekalı sistemler mikro yerçekimi, radyasyon ya da yalnızlık gibi insan bedenini zorlayan koşullardan etkilenmiyor. Mars gibi zorlu ortamlara insan göndermek yerine, otonom yapay zekalı araçların kullanılması hem daha güvenli hem de daha verimli görülüyor. Öte yandan, Shostak insanlığın yıldızlara ulaşmak için gereken fiziksel kapasiteye sahip olmadığını söylüyor. 'Proxima Centauri'ye ulaşmak 83.500 yıl sürer. Bu sürede insan yaşamı çoktan tükenmiş olur' diyor. Bu nedenle uzayın derinliklerine ulaşacak olanlar, muhtemelen insanlar değil, makineler olacak. Yapay zeka sonsuz yolculuklara hazır Yapay zeka yalnızca dünyada devrim yaratmakla kalmıyor, aynı zamanda evrenle kuracağımız ilk temasta da başrolü üstlenebilir. Uzmanlara göre, bozulmadan çalışmaya devam edebilen ve kendi enerjisini üretebilen yapay zeka makineleri, teorik olarak sonsuz ömürlü olabilir. Bu da onları galaksiler arası yolculuk için ideal kılıyor. SETI Enstitüsü'nden Dr. Seth Shostak, bu makinelerin bir gün uzayda bizim adımıza keşif yapabileceğini ve hatta uzaylı yaşam formlarıyla ilk teması kurabileceğini söylüyor. 'Uzaylıların Dünya'ya gelmelerini beklemek gerçekçi değil' diyen Shostak, daha gelişmiş bir medeniyetin fiziksel olarak Dünya'ya ulaşmak yerine, yapay zeka araçlarıyla gözlem yapmayı tercih edeceğini vurguluyor. Yapay zekanın ışık yılı uzaklıklara gönderilmesi, kozmik ışınlara karşı daha dayanıklı yapıları sayesinde hem daha güvenli hem de daha sürdürülebilir bir yöntem olarak öne çıkıyor. Shostak'a göre, biz bir yapay zeka sondasını uzaya gönderdiğimizde, karşılaştığı medeniyet onun oradaki tek zeki varlık olduğunu sanabilir. Bu durumda, aynı şaşkınlığı onlar da yaşayabilir. Harvard Üniversitesi'nden Prof. Dr. Avi Loeb ise bu senaryonun artık bilim kurgu olmadığını, giderek daha somut bir olasılığa dönüştüğünü belirtiyor. Yapay zeka yalnızca dünyada değil, evrende de zeka arayışının yeni anahtarı olabilir. (Kaynak: Takvim Foto Arşiv, Popular Mechanics)