CHP'nin şaibeli kurultay davasında karar çıktı! Bölünme kaçınılmaz istifalar yolda
Son dakika... CHP'nin 38. Olağan Kurultay'ındaki şaibe, para trafiği ve delege pazarı iddialarına ilişkin dava bugün gerçekleştirildi. Partinin geleceğini belirleyecek kırılma noktası olarak görülen davada mahkeme "Mutlak butlan" talebini "Aktif husumet yokluğu ve davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle reddetti. Karar ne olursa olsun, kulislerde CHP'nin bu süreçten tek parça çıkamayacağı konuşuluyor. Takvim.com.tr sürece ilişkin yaşananları ve davayı canlı anlatımla aktardı...
CHP'nin 38. Olağan Kurultayındaki şaibe, para trafiği ve delege pazarı iddialarına ilişkin dava bugün görüldü.
Takvim.com.tr yaşananları canlı anlatım ile aktardı...
CANLI ANLATIM
"İSTİNAFA GİDECEĞİZ"
Lütfü Savaş ve delegelerin avukatı Onur Yusuf Üregen, davanın reddine ilişkin, "Uzun bir açıklama yapmayacağım. Ret kararını beklemiyorduk. Davamızın kabulünü bekliyorduk. Şaşırtıcı bir karar oldu. Var olan yasal hukuki yollarımıza başvurmaya devam edeceğiz. İstinaf sürecine gideceğiz" diye konuştu.
CHP’nin avukatı Çağlar Çağlayan ise, "Olağanüstü Kurultayımızın iptaliyle ilgili açılan 6 dava bugün itibarıyla sonuçlandı. Mahkeme bazı davacılar bakımından üye olmadıkları için, üyelik haklarından faydalanamadıkları için davanın reddine karar verdi. Diğer davacıların davaları bakımından da gerekçeli kararda göreceğiz ama ret gerekçesiyle olduğunu düşünüyoruz. Aynı zamanda gelinen aşamada kongreler yapıldığı, olağan kongreler tamamlandığı, aynı zamanda iki defa olağanüstü kurultay yapıldığı için, üstelik bir tanesi de delege imzasıyla gerçekleşmişti, davanın konusuz kaldığına karar verildi. Bu aşama itibarıyla dava sonuçlanmış oldu. Herkese hayırlı olsun. Bundan sonra bu dava umuyorum Türkiye gündeminden kalkacaktır. Siyaset normal seyrine dönecek" dedi.
RET KARARI ÇIKTI
Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi, 4-5 Kasım 2023’te yapılan CHP 38. Olağan Kurultayı'nın iptali istemiyle açılan davanın "konusuz kalması" sebebiyle "karar verilmesine yer olmadığına" hükmetti.
Mahkeme ayrıca, CHP'nin 21. Olağanüstü Kurultayı'nın iptali istemini de içeren birleşen dosyalara ilişkin, husumet yokluğu nedeniyle ret kararı verdi.
CHP AVUKATI: İKİNCİ OLAĞANÜSTÜ KURULTAYIN VARLIĞI İNKAR EDİLEMEZ
CHP avukatı Çağlar Çağlayan da davacı avukatının beyanında "laf oyunu" yaptığını, farklı kurultayların birbirinin meyvesi olmadığını, İstanbul delegelerinin sakat biçimde seçildiği iddiasının da gerçeği yansıtmadığını savundu.
İstanbul delegelerinin oy kullanmadığı kurultayın da yapıldığını belirten Çağlayan, "Yine sonuç aynı çıktı. Bir kişinin bir kurultayda aday olup olmaması, 'mutlak butlan' sonucuna bağlanacak bir durum değildir. Bir disiplin işleminin varlığı da bir butlan davasına konu edilemez." şeklinde konuştu.
Avukat Çağlayan, beyanlarını şöyle sürdürdü:
"Bugüne kadar 'süper dava' diye nitelendirilebilecek bu dava, olağan kongrelerin ve daha önce dava edilmemiş olağanüstü kurultayın da batıl sayılması talebiyle 'süper üstü' bir davaya dönüşmüştür. Hem olağan kongrelerin hem de 22. Olağanüstü Kurultay'ın iptali veya batıl sayılması yönündeki talep ıslah edilmemiş dava da davanın genişletilmesi durumunu oluşturur. Buna muvafakatimiz bulunamamaktadır.
Konuya ilişkin tüm AYM, Yargıtay ve YSK kararları davanın reddinin gerektireceğini söylüyor. Dosyaya tarafımızca sunulan iki uzman görüşü de davanın reddinin gerektiğini söylüyor. Kamuoyunda hukukçular tarafından bu davayla ilgili oluşturulan hukuk metinlerinin tümü de reddini gerektirdiğini söylüyor. Haliyle Türk hukuk dünyasının tümü bu davanın zaten çoktan reddedilmesi gerektiğini tarif etmektedir."
Bir siyasi partiye üye olmayan birinin parti hukukuyla ilgili bir istemde bulunmasının imkanı olmadığını savunan Çağlayan, Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin aynı hukuki nedene dayanan İstanbul İl Kongresi'nin davasında "mutlak butlan" halinin bulunmadığını, ceza davasının kongre süreciyle bağdaştırılamayacağını, bu konuların ispat kapsamı dışında kaldığını ve davayı reddettiğini belirtti.
Avukat Çağlayan, iptal davası açmak için de hak düşürücü sürenin geçtiğini, tüm bu nedenlerle davanın son aşamada reddedilmesi gerektiğini savundu.
Geçen celse delege imzasıyla toplanacak olağanüstü kurultay ve olağanüstü il kongreleri sonuçları ve burada oy kullananların listelerinin celbine karar verildiğini anımsatan Çağlayan, "Bu belgeler dosyaya girdi. İstanbul olağanüstü kongresiyle ilgili seçim kurulu, kongrenin devamına ilişkin kararlar vermiştir. Nitekim bu kongreler doğal delegeler oy kullanmadan değil, sadece iftirada bulunanlar bu süreçte adı geçenlerin hiçbiri oy kullanmadan gerçekleşmiştir. Haliyle yapılan ilk olağan kurultayın da dava edildiği gözetildiğinde CHP delegesinin talebiyle yapılan ikinci olağanüstü kurultayın varlığı inkar edilemez bir hakikattir." diye konuştu.
Siyasi partilerin iki yılda bir olağan kongrelerini yapmak zorunda olduğunu, CHP'nin bu yasal zorunluluğu yerine getirdiğini aktaran Çağlayan, bu davalarda amacın herhangi bir kongrenin yenilenmesi olmadığını, partiyi kimin yöneteceğine mahkemenin karar vermesi olduğunu, bu durumun da iyi niyet kuralıyla bağdaşmayacağını savundu.
Çağlayan, dosyanın reddedilmesini ve davanın konusuz kalmasına karar verilmesini talep etti.
Avukat Mehmet Can Keysan da davanın reddini istedi.
DELEGE AVUKATI MUTLAK BUTLAN İSTEDİ: SEÇİMLER YOK HÜKMÜNDE
Hakim, dava dosyasına gelen evrakı okuduktan sonra avukatlara söz verdi.
Kurultay delegelerinin Avukatı Onur Yusuf Üregen katıldı., dava dosyasında yer alan delillerden birden çok kişi tarafından işbirliği içerisinde ve planlı şekilde delegelere Özgür Özel lehine oy vermeleri için para dağıtıldığı, para alan delegelerden Özel'e oy verdiklerini kanıtlayacak şekilde fotoğraf çekerek kendilerine para verenlere gönderilmesinin istendiğini savundu.
Bu usulsüzlükler neticesinde kurultay iradesinin tamamen ihlal edildiğini belirten Üregen, Özel'in katıldığı bir televizyon programında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a CHP 38. Kurultayı'yla ilgili şaibe iddiaları bakımından "sana ne be sana ne" diye seslenerek kurultaydaki usulsüzlüğü ikrar ettiğini öne sürdü.
Üregen, beyanlarına şöyle devam etti:
"Sayın Özgür Özel, bu ikrar dışında çokça kurultay delegesi savcılık dosyasında öne sürmüş oldukları ifadelerini medya organlarında da dile getirmiş, kendilerine oy karşılığı para verdiği iddia edilen milletvekilleri ve parti yöneticileri kurultay delegelerinin bu beyanlarını hiçbir biçimde yalanlamamıştır. Eğer davalı taraf, dava konusu kurultayın iddia ettikleri gibi sakat olmadığına gerçekten inanıyor olsalardı, bu iddialarla ilgili şimdiye kadar defalarca açıklama ve ispat yollarını kullanırlardı. Bugüne kadar ortaya koyduğumuz delillerle sabit olan en önemli husus, seçimli kurultayda hukuken korunabilir bir sonuç ortaya çıkmadığı, kurultay iradesinin tamamen ortadan kalktığıdır. Hukuk düzeninin kamu düzenini koruma işlevi ve kendi iç tutarlılığı bakımından kendisini ortadan kaldırabilecek düzeyde ağır ihlal içeren böyle bir girişimi yaptırıma bağlaması kaçınılmaz bir zorunluluktur."
"ŞAİBELER ORTADAN KALKMADAN YAPILACAK HER KURULTAY, HER KONGRE, HER SEÇİM YOK HÜKMÜNDEDİR"
CHP'nin Türkiye Cumhuriyeti devleti açısından devlet tüzel kişiliği dışında en yüksek öneme sahip tüzel kişiliklerden biri olduğunu belirten Üregen, "CHP, iktidar partisi kadar önemli ve hayati fonksiyonlara sahiptir. Toplumsal yaşam ve kamusal düzen açısından bu denli hayati öneme sahip bir siyasi partinin karar organlarının 'meşru vasıta ve yollardan belirlenmesi', kamu düzenini korumak için olmazsa olmaz bir zorunluluktur." ifadelerini kullandı.
Avukat Üregen, hukukun gayri hukuki girişime kayıtsız kalamayacağını, hukuka aykırı fiillerle sakatlanan kurultayın "mutlak butlanla" batıl olduğunu ve hiç yapılmamış kabul edilmek ve tüm sonuçlarıyla hükümsüz addedilmek zorunda olduğunu kaydetti.
Kurultayın sonucu üzerinde hayati etkiye sahip İstanbul İl Kongresi'yle belirlenen 196 doğal kurultay delegesinin İstanbul Kongresi'nde büyük kurultaya benzer şekilde yapılan usulsüzlük nedeniyle görevden uzaklaştırıldığını dile getiren Üregen, Özgür Özel lehine oyunu değiştiren delegenin İstanbul delegesi olarak oy kullanma olanağı elde ederek büyük kurultay sonucunu sakatladığını savundu.
"Zehirli ağacın meyveleri de zehirlidir. Şaibeler ortadan kalkmadan, yapılacak her kurultay, her kongre, her seçim yok hükmündedir." ifadelerini kullanan Üregen, kurultayın "mutlak butlan" sakatlanmış olduğunu, bundan ötürü "yok hükmü"nde sayılacak olmasından önceki kurultayda seçilmiş Kemal Kılıçdaroğlu ve önceki Parti Meclisi ve Yönetim Kurulu üyelerinin tedbiren görevlerine iadesini istedi.
DURUŞMA BAŞLADI
CHP'nin 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde gerçekleşen 38. Olağan Kurultayı ile 6 Nisan 2025'teki 21. Olağanüstü Kurultayı'nın iptaline ilişkin dava başladı.
Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki duruşmaya, CHP'nin avukatları Çağlar Çağlayan ve Mehmet Can Keysan ile kurultay delegelerinin avukatı Onur Yusuf Üregen katıldı.
Duruşma, avukatların beyanlarının alınmasıyla devam ediyor.
Duruşma öncesi, CHP parti temsilcileri ve davayı takip etmek isteyenler mahkeme önünde toplandı. Emniyet ekiplerinin mahkeme önünde ve adliyenin çevresinde güvenlik önlemleri aldığı görüldü.
CHP'NİN KADER GÜNÜ
CHP'yi karıştıran şaibeli kurultay davasında merakla beklenen duruşma bugün saat 10.00'da görülecek. Genel merkezde kırmızı alarma geçilirken, bir önceki duruşmada olduğu gibi il başkanları ve örgüt üyeleri yine parti binasına çağrıldı.
Mahkemeden olası bir mutlak butlan kararı çıkması durumunda yönetim kadrosunun binayı teslim etmemek için emniyet güçlerine karşı direnişe geçmeyi planladığı iddia ediliyor.
ÖZEL'İN İSVİÇRE PROGRAMI
Mahkeme günü dikkat çeken detaylardan biri de CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in program takvimi oldu. Edinilen bilgilere Özel, bu akşam 1 günlüğüne İsviçre'ye gidecek. Özel'in yarın İsviçre Sosyal Demokrat Partisi Kongresi'ne katılacağı bildirildi.
39. OLAĞAN KURULTAY PLANI İLE ÖN ALMA ÇABASI
Cumhuriyet Halk Partisi, 38. Olağan Kurultayına ilişkin yargı süreci tamamlanmadan 21 ve 22. olağanüstü kurultaylar düzenleyip şaibeye karşı ön almaya kalktı. Son olarak dün (23 Ekim) CHP yönetimi 38. Kurultaydaki şaibelerden aklanmadan 39. Kurultaya gitme kararı aldı. Buna göre, 28-30 Kasım tarihleri arasında kurultay yapılacak. Mutlak butlan kararı çıkarsa söz konusu kurultayın da geçersiz sayılacağı yorumları yapılıyor.
DAVA SONUCU HER TÜRLÜ MUTLAK BÖLÜNME!
CHP’de davadan çıkacak herhangi bir kararının ardından partide yeni bir kırılma süreci başlayacak. Kararın kabul edilmesi ya da reddedilmesi fark etmeksizin, parti içindeki gerilimin artık geri dönüşü olmayan bir noktaya ulaştığı belirtiliyor. Kulislerde, Kemal Kılıçdaroğlu’num ayrı bir siyasi yol haritası oluşturabileceği, Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu’nun ise kendi çizgilerini netleştireceği konuşuluyor.
Parti kaynaklarına göre, bu süreç kısa vadede ertelenebilse de uzun vadede bölünmenin önüne geçilmesi mümkün görünmüyor. Partideki bu ayrışmanın kaçınılmaz olduğunu vurgularken, kararın ardından belediye başkanları ve milletvekilleri düzeyinde istifaların yaşanabileceği ifade ediliyor.
NE YÖNDE KARAR BEKLENİYOR
Hürriyet Yazarı Abdülkadir Selvi davaya ilişkin olası senrayoları yazdı.
Selvi şu ifadeleri kullandı:
"CHP’de bugün gözler Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden çıkacak olan karara çevrildi.
CHP mahkeme kararına karşı siyasi baskı oluşturması amacıyla dün Parti Meclisi’nde olağan kongrenin tarihini belirledi. CHP 28-30 Kasım’da olağan kurultay yapacak
15 Eylül’de mahkemeden “mutlak butlan” kararının çıkması büyük ölçüde satın alınmıştı. Ancak mahkeme erteleme kararı verdi. Bu kez ise erteleme kararı satın alınmış durumda. Ama bakalım ne karar çıkacak? Eğer beklendiği gibi erteleme kararı çıkarsa CHP, kasım ayında olağan kongresini yapacağı için daha sonra mutlak butlan kararı verilse dahi bir anlamı kalmayacağı söyleniyor.
KİM KAYBEDECEK
Bu durumda Kemal Kılıçdaroğlu bu sürecin en büyük kaybedeni olacak. Hem partinin başına dönemeyecek hem de bu süreçteki tutumu nedeniyle parti içindeki tüm gücünü kaybetmiş olacak.
Kılıçdaroğlu’nu kurtaracak tek formül bugün mahkemeden mutlak butlan kararının çıkması. Bu kez çıkmazsa geçmiş olsun. Çünkü zaman Kılıçdaroğlu’nun aleyhine işliyor.
CHP kurultayından çıkacak karar partinin geleceğini de şekillendirecek.
Eğer Kılıçdaroğlu kazanırsa Ekrem İmamoğlu, Silivri’de unutulacak. Ama Özgür Özel kazanırsa bu kez Kemal Kılıçdaroğlu siyasete veda edecek."
TEDBİR KARARI ÇIKARSA ÖZGÜR ÖZEL GÖREVDEN EL ÇEKTİRİLECEK
Davada "Tedbir" kararı çıkarsa Özgür Özel ve ekibi tedbiren görevden el çektirilecek.
DAVA SÜRECİ: PAVYONDA DELEGE AVI, MECLİS'TE İRADE FESADI!
CHP'nin, 4-5 Kasım 2023'te gerçekleştirdiği 38. Olağan Kurultayı'na ilişkin şaibe ve delege pazarlığı iddiaları gündemden düşmedi.
CHP rozeti taşıyan davacılar kurultaylarda delege iradesinin manipüle edildiğini ve usulsüzlük yapıldığını birinci ağızdan itiraf etti.
Pavyon köşelerinde ve otel lobilerinde dağıtılan siyasi rüşvetler dosyaya girdi. Ekrem İmamoğlu'nun kasası Özgür Karabat'ın makam odasında delegelere kargo poşeti içinde para verdiği mahkeme tutanaklarına geçti.

KİM ŞİKAYETÇİ OLDU SÜREÇ NASIL İŞLEDİ
Eski Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve bazı delegeler, CHP'nin 4-5 Kasım 2023 tarihlerindeki kurultayının iptali için ayrı ayrı mahkemelerde dava açtı.
Açılan iptal davaları 15 Şubat'ta Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki dosyada birleşti. Mahkeme, davanın ilk duruşmasını 17 Nisan'da gördü.
Duruşmaya, CHP'nin avukatları Çağlar Çağlayan ve Mehmet Can Keysan ile kurultay delegelerinin avukatı Onur Yusuf Üregen katıldı.
Hakim ara kararında, Çankaya 4 No'lu İlçe Seçim Kurulu'na müzekkere yazılarak 21. Olağanüstü Kurultay'a ilişkin katılım listesi ve mazbatanın istenmesi ile YSK'ya yapılan başvuruların ve iptal kararlarının celbine karar verdi.
Davanın ikinci celsesi ise 26 Mayıs'ta görüldü. Mahkeme, CHP Genel Merkezi'ne müzekkere yazılarak, 4-5 Kasım 2023 tarihi itibarıyla geçerli olan parti tüzüğünün istenmesine hükmetti. Ayrıca, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından da CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'na ilişkin başlatılan soruşturmadaki son durumun bildirilmesine karar verdi.
ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI CEZA DAVASI AÇTI: KILIÇDAROĞLU MAĞDUR İMAMOĞLU ŞÜPHELİ
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 3 Haziran'da, CHP'nin 4-5 Kasım 2023'te yapılan 38. Olağan Kurultayı'na ilişkin Siyasi Partiler Kanunu'nun 112. maddesi ve ilgili diğer mevzuat hükümlerine göre yürüttüğü soruşturmasını tamamlayarak iddianame hazırladı.

İddianamede, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na mağdur, eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş'a müşteki sıfatıyla yer verildi.
CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'nda "para karşılığı oy kullandırıldığı" iddialarına ilişkin aralarında İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik'in de arasında bulunduğu 12 şüpheli hakkında "oylamaya hile karıştırma" suçundan 1 yıldan 3'er yıla kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame, Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesince kabul edildi.
Bu gelişmenin ardından Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen kurultay iptal davasının 30 Haziran'daki üçüncü celsesinde mahkeme başkanı, ceza davasının dosyasının mahkemeye ulaştığını bildirdi.
Duruşmada söz alan davacı avukatı Üregen, söz konusu kurultayın divan başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tarafsız davranmaması nedeniyle kurultayın mutlak butlanla batıl olduğunu öne sürerek, bu durumun Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının iddianamesinde ve 26. Asliye Ceza Mahkemesinin gerekçeli kararında sabit olduğunu savundu.
CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'nda organize şekilde suç işlenerek anayasal emredici hükümleri, kamu düzenini ve demokrasinin asgari gereklerini ihlal edecek biçimde sakatlandığını belirten Üregen, söz konusu kurultayın mutlak butlanla batıl olduğunu belirtti.
Davalı avukatı Çağlayan da mahkemelerin, YSK kararında ve Yargıtay içtihatlarında siyasi partilerin kongre seçimlerine inceleme yapmaya yetkisi olmadığını savundu.
Mahkeme ara kararında, ceza yargılamasına konu davadaki görevsizlik kararına itirazın sonuçlanmasının beklenmesine karar vererek, duruşmayı 8 Eylül'e erteledi.
CHP avukatları, 4-9 Eylül'ün CHP'nin kuruluş haftası olduğunu ve parti tüzüğünün 86. maddesi gereği bu tarihlerde kuruluş etkinlikleri yapılacağını belirterek, 8 Eylül'deki duruşmanın ertelenmesini talep etti. Mahkeme, talebi makul bularak duruşmanın 15 Eylül'de görülmesine karar verdi.

ANKARA 42. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ, İSTANBUL'DAKİ CEZA VE HUKUK DOSYALARINI İSTEDİ
Bu sırada İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, aralarında CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ile görevden uzaklaştırılan Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney ve eski Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın da bulunduğu 10 şüpheli hakkında, 2820 Sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 112. Maddesi'nde belirtilen "oylamaya hile karıştırılması" suçundan iddianame hazırladı. İstanbul 72. Asliye Ceza Mahkemesi de iddianameyi kabul etti.
İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi de 8 Ekim 2023'te yapılan Cumhuriyet Halk Partisi 38. Olağan İstanbul İl Kongresi'nde seçilen ve Sarıyer 1. İlçe Seçim Kurulu Başkanlığının 11 Ekim 2023 tarihli kararında yer alan İl Başkanı, İl Yönetim Kurulu Asıl ve Yedek Üyeleri ile İl Disiplin Kurulu Asıl ve Yedek Üyelerinin tedbiren bu görevlerden uzaklaştırılmalarına karar verdi.
KURULTAYDA HİLE YAPILDIĞI İDDİALARINA İLİŞKİN CEZA DOSYASI İNCELEMEYE ALINDI
Bu gelişmeler üzerine Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi, İstanbul'daki hukuk ve ceza davalarının dosyalarının gönderilmesi için ilgili mahkemelere talep yazısı gönderdi.
Beşinci celsesi yarın görülecek dava öncesinde, kurultayda hile yapıldığı iddialarına ilişkin ceza dosyası ile İstanbul'daki ceza ve hukuk dosyaları da dava dosyasına eklendi.
DAVA 24 EKİM’E ERTELENDİ
15 Eylül’de görülen duruşmada mahkeme, davacı vekilinin tüm tedbir taleplerinin daha önce değerlendirildiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verdi.
Mahkeme, Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi ve Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesine müzekkere yazarak karar ve gerekçeli kararının dosyaya kazandırılmasına hükmetti.
Ayrıca mahkeme, CHP'den 21 Eylül'de yapılacağı belirtilen olağanüstü kurultayına ilişkin delege listesinin birleştirme tutanaklarının seçimde oy kullanan ve kullanmayan seçime katılan katılmayan tüm delegelerin isim listesinin istenmesine ve İstanbul il kongresinde seçime katılan, katılmayan, oy kullanan kullanmayan delege listesinin istenmesine karar verdi.
Duruşma, 24 Ekim 2025'e ertelendi.