CANLI | Guterres BM Genel Kurul toplantısını Gazze ile açtı! Lula da Silva, Başkan Erdoğan ve Subianto’dan Filistin vurgusu | Trump’tan ilginç konuşma

ABD'nin New York kentinde BM Genel Kurul toplantısında tarihi anlar yaşandı. Açılışı yapan Guterres, İsrail'in Gazze'de açlığı silah olarak kullandığını söyleyerek konuşmasına başladı. Guterres "Gazze'de sistematik yok ediş var." dedi. ABD Başkanı Donald Trump konuşmasına başlarken prompter bozuldu. Görev süresince 7 savaşı bitirdiğini söyledi ve BM’yi yerden yere vurdu. Kürsüye ise Başkan Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Brezilya Devlet Başkanı Lula da Silva, Endonezya Cumhurbaşkanı Prebowo Subianto ve Ürdün Kralı Abdullah'ın Gazze mesajları damga vurdu.

Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
CANLI | Guterres BM Genel Kurul toplantısını Gazze ile açtı! Lula da Silva, Başkan Erdoğan ve Subianto’dan Filistin vurgusu | Trump’tan ilginç konuşma

ABD'nin New York kentinde BM Genel Kurul toplantısı başladı. Açılışı yapan Guterres, İsrail'in Gazze'de açlığı silah olarak kullandığını söyleyerek konuşmasına başladı.

AHaber CANLI YAYIN
TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN

CANLI ANLATIM

ÜRDÜN KRALI ABDULLAH: İSRAİL BARIŞTAN YANA DEĞİL

Ürdün Kralı Abdullah, ABD'nin New York kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) 80. Genel Kurulu'na hitap etti.

Bir yıl aradan sonra yeniden BM Genel Kurulunda toplandıklarını hatırlatan Abdullah, "Bir yıl daha geçti ve BM Genel Kurulunda bir toplantı daha gerçekleşmiş oldu. Bu münasebetle değişmeyen meseleyi konuşmak için yeniden karşınızdayım: Orta Doğu'daki çatışmalar." dedi.

İlk defa, Orta Doğu'daki krizi konuşurken sözcüklerin ne kadar yeterli olduğu yönünde bir soru sormak istediğini dile getiren Abdullah, "Sessiz kalmamız, belki de mevcut durumu kabullendiğimiz ve insanlığımızdan vazgeçtiğimiz anlamına geliyordur. Bu da yapabileceğim bir şey değildir." diye konuştu.

Tel Aviv yönetiminin barıştan yana olmadığına işaret eden Abdullah, şunları kaydetti:

İsrail'in eylemleri, üzerinde barışın inşa edilebileceği temelleri yıkıyor. Uluslararası toplumun da İsrail'deki mevcut hükümetin barış isteyen bir ortak olduğuna dair yanıltıcı düşünceden vazgeçmesi gerekir.

SUBIANTO: ENDONEZYA 20 BİNDEN FAZLA EVLADINI GÖREVLENDİRMEYE HAZIR

Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto, Birleşmiş Milletler'in (BM) İsrail'in saldırıları altındaki Gazze'de yaşananlara sessiz kalmaması çağrısında bulunarak, "Bugün, Gazze'de hala felaket niteliğindeki bir durum gözlerimizin önünde yaşanıyor, masum insanlar yardım için ağlıyorlar. Kurtarılmak için ağlıyorlar. Onları kim kurtaracak? Masum insanları kim kurtaracak?" dedi.

Subianto, 80. BM Genel Kurulu'na hitap ettiği konuşmasında, mevcut dünyada bilimsel ve teknolojik gelişmeler ışığında açlığa, sefalete ve iklim felaketlerine son verilebileceğini belirtti.

Irkçılığın, nefretin, zulüm ve apartheidin dünyanın ortak geleceğini tehdit ettiğinin altını çizen Subianto, Filistinlilerin adaletten ve meşruiyetten mahrum bırakılmasına sessiz kalınmaması gerektiğini vurguladı.

Uluslararası topluma Gazze'de yaşananlara karşı harekete geçilmesi için çağrıda bulunan Subianto, sözlerini şöyle sürdürdü:

Bugün, Gazze'de hala felaket niteliğindeki bir durum gözlerimizin önünde yaşanıyor, masum insanlar yardım için ağlıyorlar. Kurtarılmak için ağlıyorlar. Onları kim kurtaracak? Masum insanları kim kurtaracak? Yaşlıları ve kadınları kim kurtaracak? Biz burada otururken, milyonlarca insan şu anda tehlikeyle karşı karşıya. Travma yaşıyorlar. Vücutlarına onarılamaz zararlar geliyor. Açlıktan ölüyorlar. Sessiz kalabilir miyiz? Çığlıklarına cevap verilmeyecek mi? Onlara insanlık ailesinin bu zorluğun üstesinden gelebileceğini öğretecek miyiz? Sayın Başkan, hemen harekete geçmeliyiz.

 

Güçlü bir Birleşmiş Milletler ile, "zayıfların hak ettikleri adaleti elde edebilecekleri, gereksiz acılar çekmeyecekleri bir dünya" inşa edilebileceğini dile getiren Subianto, "Bilimi yok etmek için değil, yükselmek için kullanalım. Yükselen ülkeler, diğer ülkelerin kendilerini yükseltmelerine yardım etsin." ifadelerini kullandı.

"ENDONEZYA 20 BİNDEN FAZLA EVLADINI GÖREVLENDİRMEYE HAZIR"

Subianto, "Endonezya, 20 bin belki de daha fazla evladını Gazze'de ve diğer yerlerdeki barışı korumak için görevlendirmeye hazırdır." dedi.

Ellerini kürsüye vurarak konuşan Subianto, "Şiddet şiddeti doğurur, hiçbir ülke insanlık ailesinin tamamını zorbalıkla yönetemez." vurgusu yaptı.

İngiltere, Avustralya ve Fransa gibi ülkelerin Filistin'i devlet olarak tanıyarak, "tarihin doğru tarafında yer aldığı" ifadesini yineleyen Subianto, "Bireysel olarak zayıf olabiliriz, ancak baskı ve adaletsizlik duygusu insanlık tarihinde defalarca kanıtlamıştır ki, bu duygular sonunda birleşerek bu baskıyı ve adaletsizliği aşacak güçlü bir kuvvete dönüşür." ifadelerini kullandı.

Subianto, barışın sağlanmasının tek yolunun iki devletli çözüm olduğunu belirterek, Endonezya'nın "bu vizyonu gerçeğe dönüştürmeye" katkıda bulunmaya hazır olduğunu söyledi.

"ENDONEZYA PARİS ANLAŞMASI'NDAKİ YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ YERİNE GETİRMEYE KARARLI"

Subianto, Endonezya'nın bu yıl pirinç ve tahıl rezervlerinin ülke tarihinde kaydedilen en yüksek seviyeye ulaştığını belirterek, Filistin de dahil olmak üzere ihtiyacı olan ülkelere pirinç ihraç etmeye başladıklarını duyurdu.

Endonezya'nın iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkelerden biri olduğuna dikkati çeken Subianto, "Başkentimizin kuzey kıyısındaki deniz seviyesi her yıl 5 santimetre yükseliyor. 10 yıl sonra ne olacağını hayal edebiliyor musunuz? Ya da 20 yıl sonra? Bu yüzden 480 kilometre uzunluğunda dev bir deniz duvarı inşa etmek zorundayız. Bu belki 20 yılımızı alacak, ama başka seçeneğimiz yok. Şimdi başlamalıyız." ifadelerini kullandı.

Subianto, Paris Anlaşması'ndaki yükümlülüklerini yerine getirmeye kararlı olduklarını vurgulayarak 2060 yılına kadar net sıfır emisyon hedefine ulaşmayı amaçladıklarını belirtti.

Endonezya'nın net sıfır hedefine belirlenen süreden çok daha erken ulaşabileceklerini inandıklarını aktaran Subianto, 12 milyon hektardan fazla ormanlık alanı yeniden ağaçlandırmayı hedeflediklerini de bildirdi.

BAŞKAN ERDOĞAN'DAN TARİHİ KONUŞMA

Başkan Recep Tayyip Erdoğan BM kürsüsünden dünyaya seslendi. Başkan Erdoğan Birleşmiş Milletler 80. Genel Kurulu'na 15'inci kez hitap etti. Sözlerine "Biz bugün bu kürsüde sesi kısılmak istenen Filistin halkının tercümanıyız" ifadeleriyle başlayan Erdoğan, Gazze'deki soykırımı anlatan 3 fotoğrafı kürsüden gösterdi. "İçim kan ağlıyor" diyen Başkan Erdoğan, "Avrupa'da bir çocuğa diken batsa yürekler yanıyor; ama Gazze'de, çocukların elleri, kolları, bacakları anestezisiz ampute ediliyor" dedi. Erdoğan dünya liderlerine tarihi bir çağrı yapıp "Gün bugündür. Gazze için insanlık görevinizi yerine getirin" şeklinde konuştu. İsrail'in mutlaka hesap vermesi gerektiğini dile getiren Erdoğan "Dünya 5'ten büyüktür. Daha adil bir dünya mümkün" hakikatini yineledi. Erdoğan Suriye'den Orta Doğu'ya, Akdeniz'den KKTC'ye önemli mesajlar verdi.

 

BAŞKAN ERDOĞAN TÜRKEVİ'NDEN ÇIKTI

Başkan Recep Tayyip Erdoğan BM kürsüsünde konuşmasını yapmak üzere Türkevi'nden çıkış yaptı.

"BM'NİN AMACI NE Kİ?"

ABD Başkanı Donald Trump, görev süresince 7 savaşı bitirdiğini söyledi. Savaşları sonlandırma aşamasında BM'den destek görmediğini belirten Trump, "Birleşmiş Milletler'in amacı ne ki?" dedi.

 

 

Trump, sona erdirdiğini iddia ettiği savaşlarla övünürken, Birleşmiş Milletler'in barışı sağlamada daha fazla rol oynamaması konusunda da eleştirilerde bulundu. Trump, görevdeyken sonlandırdığını iddia ettiği yedi savaş hakkında, "Hiçbir başkan, başbakan ve hatta başka hiçbir ülke buna yakın bir şey yapmadı ve ben bunu sadece yedi ayda başardım" dedi.

KENDİSİNİ ÖVDÜ BM’Yİ GÖMDÜ

Trump "Bunları Birleşmiş Milletler yerine benim yapmak zorunda kalmam çok kötü. Ve ne yazık ki, Birleşmiş Milletler hiçbir durumda yardım etmeye bile çalışmadı." diye ekledi.

BM'yi dünya çatışmalarını sona erdirmek için harekete geçmek yerine "sert ifadeli mektuplar" yazmakla suçlayan Trump, "Yaptıkları tek şey, gerçekten sert ifadelerle dolu bir mektup yazmak ve ardından mektubun devamını getirmek. Bunlar boş laflar ve boş laflar savaşı çözmez. Savaşı ve savaşları çözen tek şey eylemdir." dedi.

Trump, Reuters

“BİRLEŞMİŞ MİLLETLER’İN AMACI NE Kİ?”

Trump, çeşitli çatışmalarda barışı sağlamak için yürüttüğü müzakere sürecini anlatırken "Birleşmiş Milletler'in bizim için orada olmadığını fark ettim. Öyleyse Birleşmiş Milletler'in amacı nedir?" diye sordu.

PROMPTER KRİZİNDEN SONRA BM BİNASINI DA YERDEN YERE VURDU

Başkan Trump, gayrimenkul geliştiricisi olarak çalıştığı dönemde Birleşmiş Milletler kompleksini yenilemek için yaptığı başvurunun reddedilmesinden yakındı ve şöyle konuştu:

Bu Birleşmiş Milletler kompleksinin yenilenmesi ve yeniden inşası için teklif verdim. Çok iyi hatırlıyorum. O zamanlar bunu 500 milyon dolara yapacağımı söylemiştim. Her şey çok güzel olacaktı. 'Sana mermer zemin yaptıracağım' derdim. Ancak o zamanlar çok daha pahalı olan ve çok daha kalitesiz bir ürün olan başka bir yöne gitmeye karar verdiler. Maliyetleri çok fazla aştı. Ne yazık ki Birleşmiş Milletler'de pek çok şey tam da böyle ama çok daha büyük ölçekte gerçekleşiyor. Çok, çok daha büyük.

İRAN SALDIRISI

İran'ın asla nükleer silah edinmesine izin verilemeyeceğini ilan eden Trump haziran ayında İran’ın nükleer tesisine yönelik saldırıları ile ilgili "Benim tutumum çok basit. Dünyanın bir numaralı terör destekçisinin en tehlikeli silaha sahip olmasına asla izin verilemez.” dedi ve sözlerine şöyle devam etti:

Dünyada başka hiçbir ülke bizim yaptığımızı yapamazdı. Başka hiçbir ülke bizim yaptığımızı yapacak donanıma sahip değil. Dünyadaki en güçlü silahlara sahibiz. Onları kullanmaktan nefret ediyoruz.

"GAZZE'DEKİ SAVAŞI DURDURMALIYIZ"

Trump, Hamas'ın İsrail'le savaşını sona erdirmek için tüm rehineleri iade etmesini istediğini vurguladı. "Gazze'deki savaşı derhal durdurmalıyız. Durdurmalıyız. Bunu başarmalıyız. Müzakere etmeliyiz. Hemen. Barış için müzakere etmeliyiz. Rehineleri geri almalıyız." diyen Trump Hamas'ın hem yaşayan hem de ölen rehineleri iade etmesini istediğini söyledi.

TRUMP KÜRSÜYE ÇIKTI PROMPTER BOZULDU

ABD Başkanı Donald Trump kürsüye çıktı. Trump BM Genel Kurulunda konuşmasına başlarken konuşma metnini okuduğu prompter bozuldu.

Trump, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmanın başlangıcını teleprompter arızası nedeniyle kısa bir süreliğine tekrarlamak zorunda kaldı ve sözlerine sinirli bir ifadeyle "Teleprompter olmadan bu konuşmayı yapmaktan çekinmiyorum, çünkü teleprompter çalışmıyor" diyerek başladı.

LULA DA SILVA'DAN GAZZE VURGUSU

Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva, BM Genel Kurulu'nda konuşan ilk devlet başkanı oldu. Gazze'de bir "soykırım" yaşandığını söyleyen Silva, katliamın "onu engelleyebileceklerin suç ortaklığı olmadan gerçekleşmeyeceği" konusunda uyardı.

Brezilya lideri, "Filistin halkının yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu" ve ancak "bağımsız bir devletle" hayatta kalabileceğini vurguladı.

Gazze'de on binlerce Filistinli çocuğun enkaz altında kaldığını, bunun aynı zamanda "uluslararası hukuku" da gömdüğünü söyledi.

 

TRUMP BM BİNASINA GİRİŞ YAPTI

ABD Başkanı Donald Trump'ın BM binasına giriş yaptığı ve yakında konuşmasına başlayacağı bildirildi.

4. SIRADA BAŞKAN ERDOĞAN KONUŞACAK

80. BM Genel Kurulu'nda Türkiye'yi Başkan Recep Tayyip Erdoğan temsil ediyor.

Bugün 4. sırada konuşmasını yapacak Erdoğan'ın hitabında, özellikle Gazze'deki duruma dikkati çekmesi bekleniyor.

Başkan Erdoğan'ın üye ülkelerden İsrail'in saldırılarına karşı durmalarını talep etmesi öngörülüyor.

89 DEVLET BAŞKANI KATILIYOR

BM Sözcülüğü, 23-29 Eylül tarihlerinde düzenlenen 80. BM Genel Kurulu'na bu yıl 89 devlet başkanı, 5 başkan yardımcısı, 1 prens, 43 hükümet başkanı, 5 başbakan yardımcısı, 45 bakan, 1 bakan yardımcısı ve AB delegasyonunun katılacağını bildirdi.

Afganistan, Myanmar ve Şeyseller yönetimlerinin bu yıl Genel Kurul toplantılarına katılmadığı belirtildi.

GİZLİ SERVİS'TEN BM HAZIRLIĞI

ABD Gizli Servisi, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nun düzenlendiği New York'ta ABD hükümet yetkililerine yönelik birçok "tehdit ve saldırılarda" kullanıldığı belirtilen telekomünikasyon ağını çökerttiğini duyurdu.

Gizli Servis yetkilisi Matt McCool, ABD merkezli video paylaşım platformu YouTube'da yayınlanan videolu mesajda ilkbaharda üst düzey ABD hükümet yetkililerine yönelik telekomünikasyonla bağlantılı tehditlere ilişkin operasyon yürüttüklerini açıkladı.

Gizli Servis'ten yapılan yazılı açıklamada, yürütülen operasyon kapsamında New York metropol alanında 300'ü aşkın eş konumlu SIM sunucusu ve birçok konumda 100 bini aşkın SIM kart bulunduğu belirtildi.

BM Genel Kurulu'nun düzenlendiği bina yakınlarında yoğun bulunan bu elektronik cihaz ağının çökertildiği aktarıldı.

Bu cihazların "baz istasyonlarını devre dışı bırakabilecek, hizmeti engelleme saldırıları düzenleyebilecek ve olası tehdit unsurları ile suç örgütleri arasında anonim, şifreli iletişimi kolaylaştırabilecek" kapasitede olduğu ifade edildi.

Açıklamada, cihazlara ilişkin ilk analizlerin "yabancı ülkelerden tehdit unsurları ile federal kolluk kuvvetlerinin bilgisi dahilindeki kişiler arasında hücresel iletişim olduğunu ortaya koyduğu" vurgulanarak, soruşturmanın devam ettiği belirtildi.

Gizli Servis Direktörü Sean Curran, "Bu cihaz ağının ülkemizin telekomünikasyonunu aksatma potansiyeli ne kadar vurgulansa azdır." ifadesini kullandı.

GUTERRES TOPLANTIYI GAZZE İLE AÇTI

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu,  BM 80. Genel Kurul Başkanı Alman Annalena Baerbock başkanlığında ve BM Genel Sekrereri Antony Guterres'in İsrail'in Gazze'de açlığı bir silah olarak kullandığını söylediği konuşmasıyla başladı.

 

BM’nin 80 yıl önce “çatışma yerine barış” diyerek insanlığın hayatta kalması için pratik bir strateji olarak kurulduğunu belirten Guterres, önlerinde yapılacak çok iş olduğu halde bu işi yürütme yeteneklerinin ellerinden alındığını söyledi.

Guterres, “İnsafsız insan acılarının yaşandığı bir çağa girdik. Etrafınıza bakın, kurduğunuz BM ilkeleri kuşatma altında. Dinleyin, barış ve ilerlemenin temelleri, cezasızlık, eşitsizlik ve kayıtsızlığın ağırlığı altında çöküyor.” dedi.

Egemen ulusların topraklarının işgal edildiğini, açlığın silah olarak kullanıldığını ve gerçeklerin susturulduğunu belirten Guterres, “Nasıl bir dünya seçeceğiz? Kaba güçlerin olduğu bir dünya mı, yoksa yasaların olduğu bir dünya mı? Gücün haklı olduğu bir dünya mı, yoksa herkesin haklarının olduğu bir dünya mı?” diye konuştu.

Guterres, dünyanın giderek daha çok kutuplu hale geldiğini, daha çeşitli ve dinamik bir küresel manzara için bunun olumlu olabileceğini ancak etkili çok taraflı kurumlar olmadan çok kutupluluğun kaosa davetiye de çıkarabileceği uyarısında bulundu.

 

Bugün ülkelerin karşı karşıya kaldığı seçimlerin “milyonlarca insan için ölüm kalım meselesi” olduğuna vurgu yapan Guterres, ilk olarak, uluslararası hukuka dayalı bir barışı seçmek gerektiğini belirtti ve “Ancak bugün, asla izin vermeyeceğimize yemin ettiğimiz bir barbarlıkla savaşlar şiddetleniyor.” ifadesini kullandı.

Guterres, bu bağlamda BM Şartı’nın önemine dikkati çekerek “Dünyanın dört bir yanında bazı ülkelerin, kuralların kendileri için geçerli olmadığını düşünerek hareket ettiğini görüyoruz. İnsanlara, insandan daha aşağı muamele edildiğini görüyoruz. Bunu dile getirmeliyiz. Cezasızlık kaosun anasıdır ve çağımızın en korkunç çatışmalarından bazılarını doğurmuştur." değerlendirmesinde bulundu.

"GAZZE'DEKİ DEHŞEY ÜÇÜNCÜ YILINA YAKLAŞIYOR"

Sudan ve Ukrayna’daki gelişmelere değinen Guterres, Gazze’de devam eden soykırım için de “Gazze'deki dehşet, üçüncü korkunç yılına yaklaşıyor. Bunlar, temel insanlığa meydan okuyan kararların bir sonucu. Ölüm ve yıkımın boyutu, genel sekreter olarak görev yaptığım yıllardaki diğer tüm çatışmaların çok ötesinde." dedi.

Guterres, hiçbir şeyin Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırılarını ve akabinde Filistin halkının topluca cezalandırılması ile Gazze'nin sistematik olarak yok edilmesini haklı çıkaramayacağını belirterek hemen kalıcı ateşkes ve Orta Doğu’da sürdürülebilir barış için iki devletli çözümden taviz verilmemesi çağrısı yaptı.

Bu bağlamda, BM Güvenlik Konseyinin de sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini hatırlatan Guterres, “(BM Güvenlik Konseyi) Daha temsili, daha şeffaf ve daha etkili olmalıdır. Kriz müdahalesinin ötesinde dışlanma, eşitsizlik, yolsuzluk ve cezasızlık ile çatışmayı tetikleyen adaletsizliklerle de mücadele etmeliyiz. Silahları susturmanın en kesin yolu, adaletin sesini yükseltmektir." diye konuştu.

Guterres, insan haklarının barışın bir süsü değil, temeli olduğuna vurgu yaparak insan haklarının evrensel, bölünemez ve birbirine bağımlı olduğunu ve uygulanması için siyasi irade gerektiğini kaydetti.

"YARDIM BEKLEYENLER İÇİN ÖLÜM FERMANI"

BM’ye yapılan ödemelerdeki kesintilere de dikkati çeken Genel Sekreter, bunun yardım bekleyen birçok insan için ölüm fermanı olduğunu söyledi.

Guterres, BM’nin artan jeopolitik gerilim ve bölünmeler, kronik belirsizlik ve artan finansal zorluklarla karşı karşıya olduğunu vurgulayarak “Özellikle de şu anda, barışı inşa etme temel çalışmalarımızı desteklemek için yatırılan her dolara karşılık dünya, savaş silahlarına 750 dolar harcıyor.” ifadesini kullandı.

“Bu kriz anında BM, hiç bu kadar önemli olmamıştı.” diyen Guterres, “Dünyanın bizim eşsiz meşruiyetimize ihtiyacı var. Birleştirici gücümüze, ulusları birleştirme, ayrılıkları ortadan kaldırma ve önümüzdeki zorluklarla yüzleşme vizyonumuza.” değerlendirmesinde bulundu.

Guterres, konuşmasında artan iklim krizine çözüm arayışları, özellikle yapay zeka ile tavan yapan teknolojinin insanlığın hizmetinde kullanılması ve tüm bunlar için çok geç olmadan yeni düzenlemeler getirilmesi gerektiğini de değinerek “Teknoloji efendimiz değil, hizmetkarımız olmalı. İnsan haklarını, insan onurunu ve insan iradesini desteklemelidir. Ancak bugün, yapay zekânın gelişimi, birkaç elde yoğunlaşan düzenleme ve sorumluluğu geride bıraktı.” dedi.

Teknoloji hakkında evrensel güvenlik önlemlerine ve ortak standartlara ihtiyaç olduğunu kaydeden Guterres, “Hiçbir şirket kanunun üstünde olmamalı. Kimin yaşayıp kimin öleceğine hiçbir makine karar vermemeli. Hiçbir sistem şeffaflık, güvenlik ve hesap verebilirlik olmadan devreye alınmamalı.” diye konuştu.

"BAŞKAN ERDOĞAN FİLİSTİN'İN VE KÜRESEL VİCDANIN SESİ OLACAK"

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Burhanettin Duran, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve heyetinin BM'ye katılımının engellendiği ve Gazze'de yaşanan soykırımın görmezden gelinmeye çalışıldığı bir ortamda bir kez daha Filistin'in ve küresel vicdanın sesi olacak." ifadesini kullandı.

Duran, NSosyal hesabından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda yapacağı konuşmasına ilişkin paylaşımında, şunları kaydetti:

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bugün Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda tarihe geçecek nitelikte önemli bir konuşma yapacak. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve heyetinin BM'ye katılımının engellendiği ve Gazze'de yaşanan soykırımın görmezden gelinmeye çalışıldığı bir ortamda bir kez daha Filistin'in ve küresel vicdanın sesi olacak.