Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, katıldığı televizyon programında eğitim gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
Yusuf Tekin. (Takvim.com.tr foto arşiv)
Eğitim öğretimde yapılan düzenlemeleri ziyaret ettikleri il ve ilçelerdeki öğretmenlerle yaptıkları istişarelerle karar verdiklerini, bu şekilde attıkları adımlarla eğitimde doğru sonuçlara varılabileceğine inandıklarını belirten Tekin, Bakanlık olarak sahada olmaya devam edeceklerini söyledi.
Bu yılın eğitim öğretim döneminin başlamasının ardından gelen geri dönüşlere ve okullardaki hijyen durumuna ilişkin soru üzerine Tekin, Türkiye genelinde 110 bin civarında okul binası bulunduğunu, dolayısıyla bu kadar büyük bir yapı stoku içerisinde bazı aksaklıkların çok doğal olduğunu kaydetti.
Herhangi bir aksaklık Bakanlığa ulaştığında anında müdahale ettiklerini, spesifik sorunlar dışında bir problem olmadan eğitim öğretim dönemini başlattıklarını aktaran Tekin, tüm öğretmen ve idarecilere teşekkür etti.
Bakanlık olarak, temizlik ve güvenlik ihtiyacını İŞKUR üzerinden temin ettiklerini anımsatan Tekin, şunları kaydetti:
"Çalışma Bakanlığının çağdaş istihdam politikalarına uygun olarak haftada 5 gün değil de kısmi çalışma programı, İş Gücü Uyum Programı adıyla bir program yaptı ve bizim okullarımızdaki temizlik ihtiyacımızı gidermek için daha önceki yıllarda çalıştırdığımız Toplum Yararına Çalışma Projesi'nde istihdam edilen kişinin iki katı kadar bize personel stoku ayırdı. Yani yaklaşık 130 bin kişi. Ama dediğim gibi bu haftada 3 gün çalışacak şekildeydi. Çalışma Bakanlığımızın da bu konudaki yaklaşımı çok pozitif. Fakat şunu gördük. Türkiye'nin toplumsal yapısı, istihdam anlayışı haftada 3 gün çalışmayı kaldıramadı.
Oturmayınca, Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Bey'e ve Çalışma Bakanımıza da teşekkür ediyorum. Hemen müdahale ettik ve tekrar Toplum Yararına Çalışma Projesi ile devam ettik. Bu yıl da aynı şekilde devam ediyoruz. Oradaki tek sorun şu, bu projenin doğası gereği istihdam ettiğimiz kişiler bir defa çalışabiliyorlar. Yani önümüzdeki yıl aynı kişi bu projeden yararlanamıyor. Böyle olunca bazı küçük yerlerde insan kaynağı tükenmiş oluyor. Bu türden olağan dışı problem, durumlar için Çalışma Bakanlığı bir düzenleme yapacak. Biz, Bakanımızla da konuştuk. Onun dışında temizlik ve güvenlikle ilgili problem de çok şükür giderilmiş durumda."
"Eğitim öğretimin başlamasının üzerinde gerilim yaratıp yaratmadığına" ilişkin soru üzerine Tekin, tam tersine yeni dönemin başlamasıyla heyecanlandığını söyledi.
Yusuf Tekin. (Takvim.com.tr foto arşiv)
"TAAHHÜT EDİLEN ŞEYLER GERÇEKLEŞTİRİLMİŞ OLDU"
Bakan Tekin, "Eğitimde şu anda hangi noktaya geldik?" sorusuna, 2002-2003 eğitim öğretim yılı başladığında, Türkiye'nin eğitim öğretiminde derslik başına düşen öğrenci sayısı, öğretmen başına düşen öğrenci sayısı, okullarda eğitim teknolojileri veya bilgisayar başta olmak üzere bilişim teknolojilerinin kullanılma oranları, fiziki kapasiteleri ve standartları bakımından çok kötü bir altyapıya sahip olduğunu hatırlattı.
Şu anda eğitim öğretimde çok farklı bir noktaya gelindiğine işaret eden Tekin, fiziki altyapı, derslik başına düşen öğrenci sayısı itibarıyla OECD ortalamalarını yakaladıklarını kaydetti.
Uluslararası standartlar noktasında fiziki anlamda, derslik kapasitesi, bir derslikte bulunması gereken öğrenci sayısı bakımından bir problemin bulunmadığının altını çizen Tekin, "Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı itibarıyla dünyada örnek gösterilecek bir durumdayız. 13-15'lerle tanımlanabilecek bir düzeydeyiz. Bu da çok önemli bir gösterge. Bunu sadece ben söylemiyorum. Birleşmiş Milletler ve OECD dahil birçok raporda bununla ilgili tanımlamalar var." dedi.
AK Parti'nin 2001'de kurulduğunda Türkiye'deki eğitim öğretim altyapısıyla ilgili şikayetleri derlediğini anımsatan Tekin, şunları ifade etti:
"Yani derslik başına düşen öğrenci sayısı, öğretmen başına düşen öğrenci sayısı ve nihayetinde demiş ki biz iktidara gelirsek böyle bir Türkiye hayal ediyoruz. Hemen akabinde 3 Kasım 2002 seçimleri var. Yani AK Parti kurulduktan yaklaşık bir yıl sonra. 3 Kasım 2002 seçimlerinde de seçim beyannamemiz var. Seçim beyannamesinde de bunları söylüyoruz. Bugüne geldiğimizde, o gün AK Parti kurulduğunda Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde taahhüt edilen şeylerin hemen hemen tamamını bugün gerçekleştirilmiş olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Derslik başına öğrenci sayısını söyledik, öğretmen başına düşen öğrenci sayısını söyledik. Okul binalarımız Allah göstermesin 6 Şubat depremleri oldu, yıkılan okulumuz yok. Yani bu dönemde yapılan. Fiziksel standartlar anlamında, inşaat kalitesi anlamında söylüyorum. Yani yaptığımız binaların bu anlamda sadece görüntü olarak değil, aynı zamanda dayanıklılık anlamında da, inşaat kalitesi açısından çok pozitif bir yerde olduğunu gösteriyor."

