Anne-babalar dikkat! Beta, gama ve delta kuşakları geliyor | Çocuklar hangi yaşta ne istiyor? Uzmanı TAKVİM'e yorumladı

Bugün 40 yaş üstü tüm anne babalar çocuklarıyla anlaşamadıklarından yakınıyor.

Kuşak ve nesil farkları dijitalleşen ve baş döndürücü şekilde gelişen teknolojik dünyada daha da belirginleşmeye başladı. Çocukların bu farklılıklarını değerlendiren eğitimci, öğrenci ve sınav koçu Esin Yılmaz Ashkar, "Bizim bildiklerimiz artık onların dünyasını açıklamaya yetmiyor. Yetişkinlerin 'çok ekran izliyorlar', 'dikkatleri dağınık', 'hep teknolojiyle iç içeler' diye yakındığı çocuklar aslında sadece zamanın ruhunu taşıyor" dedi. Esin Yılmaz Ashkar yaşlara göre kategorize edilen kuşakları ise şöyle tanımlıyor.


Z KUŞAĞI
Bilgiye hızlı erişimleri, çoklu görev becerileri, bireysel farkındalıkları yüksektir. Ancak yoğun dijital uyaran nedeniyle dikkat süreleri kısadır. Görsel, deneyimsel, etkileşimli öğrenmeye yatkındırlar. Ezbere değil, anlamlandırmaya ihtiyaç duyarlar. Dijital çağın içinde doğmuş ilk büyük kuşaktır.

Kuşak farkı derinleşiyor (AA)

ALFA KUŞAĞI (2010 SONRASI)

Konuşmaya başlamadan YouTube izler, sesli arama yapar, yapay zekâyla sohbet ederler.

Veri, algoritma, öneri sistemleri onların gelişim çevresini oluşturur. Seçileni yaşıyorlar. Ne izleyeceğini, ne giyeceğini artık kendileri değil, sistem belirliyor.

7 yaşında YouTube kanalı açan, 10 yaşında kod yazan bu çocuklar geleceğin değil, bugünün üretici bireyleri.

Alfa kuşağı, bizim çocukluğumuz gibi değil. Yapay zekâyla konuşan, internet bilgisini sorgulayan, dijitalde var olan bir kuşak...

Ve bu kuşağı anlamak, onları korumanın ilk adımıdır. Onlara kızmak yerine, onları duymayı öğrenmeliyiz. Eskiden öğretmen "doğruyu bilen" kişiydi. Bugün öğretmen, doğruyu birlikte keşfeden rehber olmak zorunda.


BETA GAMA VE DELTA KUŞAKLARI GELİYOR

Alfakuşağını 2025 yılından itibaren Beta kuşağı, ardından da Gama ve Delta kuşakları takip edecek. Alfa kuşağının dikkat süresi ortalama 5-7 saniye. Bu nedenle çok aşamalı, pasif öğrenme modellerine tepki veriyorlar.

Yapay zekâ çağında çocukların sağlıklı gelişebilmesi için medya okur yazarlığı, eleştirel düşünme ve duygusal rehberlik olmazsa olmaz.


ONLARI DİNLEMELİYİZ

Esin Yılmaz Ashkar çocukları anlamak için dinlemenin şart olduğunu belirterek şunları söyledi:
Z ve Alfa kuşağını en iyi şekilde anlayabilmek için teknoloji entegrasyonu tek başına yeterli değildir. Empati ağırlıklı bir iletişim dili geliştirmeliyiz. Çünkü bu kuşaklar yalnızca ekranla büyümüyor; aynı zamanda görülmek, duyulmak ve anlaşılmak istiyor.

Sınıfta "anlamıyor" dediğimiz öğrenciler, çoğu zaman konuyu kavrayamadıkları için değil, sorunun nasıl sorulduğunu, yani öğretmenin neyi nasıl sorduğunu, anlayamadıkları için zorlanıyor olabilirler. Yani problem, bilgi eksikliğinden çok, dil ve ifade biçimini çözümleyememekten kaynaklanabilir.

Evde "inatçı" dediğimiz çocuğun duygularını ifade etme şekli bu olabilir. Davranış, çoğu zaman ifade edilemeyen bir duygunun sesidir. Sosyal-Duygusal Öğrenme (SEL), çocuğun duygularını tanımasını, yönetmesini ve başkalarıyla empatik ilişkiler kurmasını sağlar. CASEL'e göre SEL temelli eğitim ortamlarında akademik başarı yüzde 11 artıyor. Yani, eğitimde önceliğimiz duygu okur yazarlığı olursa çocuğun ihtiyacını fark ederiz. Böylelikle çocuk kendini güvende hissederse öğrenme gerçekleşir.

YENİ YAKLAŞIMLAR ŞART

Teknoloji düşmanı değil, teknoloji rehberi ebeveyn ve öğretmenler gerekiyor. 4 Ezber değil, düşünme becerileri ön plana çıkarılmalı. 4 Yapay zekâ destekli öğrenme, kontrollü biçimde eğitim sistemine entegre edilmeli. 4 Duygusal bağ kurabilen eğitimciler yetiştirilmeli. 4 Çocuğu sisteme uydurmak yerine, sistemi çocuğa göre güncellemek esas hedef olmalı.

Günün Manşetleri

Tüm Manşetler