Öğretmen atamalarında KPSS ve mülakat tarih oluyor! AGS nedir? Milli Eğitim Akademisi'nde süreç nasıl işleyecek? AGS KPSS'den daha mı zor

Öğretmen atamalarında yıllardır uygulanan yüzde 50 KPSS puanı yüzde 50 mülakat sistemi tarih oluyor. Artık atamalarda yeni sistemin adı Milli Eğitim Akademisi olacak. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 1 Eylül 2025'te uygulanmaya başlanacak Milli Eğitim Akademisi ve Akademi Giriş Sınavı hakkındaki tüm merak edilenleri takvim.com.tr'ye anlattı. Peki Akademi Giriş Sınavı ne zaman? Eğitim kaç ay? Akademi Giriş Sınavı KPSS'ye göre daha mı zor? Öğretmen atamaları nasıl olacak? İşte merak edilen soruların yanıtları...

Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
Öğretmen atamalarında KPSS ve mülakat tarih oluyor! AGS nedir? Milli Eğitim Akademisi'nde süreç nasıl işleyecek? AGS KPSS'den daha mı zor

Öğretmen atamalarında yeni dönem 1 Eylül 2025 tarihinden itibaren başlıyor. Artık öğretmen atamalarında KPSS ve mülakat kalkıyor. Bunun yerine Akademi Giriş Sınavı (AGS) getiriliyor.

Öğretmenler Akademi Giriş Sınav sonuçlarına göre Milli Eğitim Akademisi'ne kabul edilecek ve eğitim süreçleri başlayacak.

Peki AGS'nin ilk sınavı ne zaman? Akademi Giriş Sınavı'nda hangi konular olacak? Yeni sistemle kamuya öğretmen atamaları daha mı zorlaşacak?

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin merak edilen soruları ilk kez takvim.com.tr'den duyurdu.

Turkuvaz dijital ortak yayın Turkuvaz dijital ortak yayın

İşte Yusuf Tekin'in sorularımıza yanıtları:

Öğretmenlik sürecine KPSS kaldırıldı yerine Milli Eğitim Akademisi getirildi. Peki bu ihtiyaç neden kaynaklandı?

Şimdi Fatma Hanım şöyle, eğitime erişim arttıkça eğitimin içerisindeki kişilerle ilgili, eğitimle ilgili insan kaynağı açısından kendimizi revize etmemiz gerekiyor. 1800'lü yıllardan itibaren öğretmen yetiştirme süreçlerine hem bizde hem de dünyada baktığımızda, önce işte bugünkü karşılığında lise mezunlarının subyan mekteplerinde, ilkokullarda öğretmen olduğu dönemleri yaşıyoruz. Sonra eğitim düzeyi yükseldikçe, okul sayısı ve hem çeşit olarak hem sayı olarak arttıkça, öğretmen yetiştirme sürecinde de farklılıklar yaşamış. Bu sadece biz dedik ki dünyada incelediğimiz bütün örnekler de böyle olmuş. Ardından lise mezunları sonrasında yüksekokul da yaygınlaşmaya başlıyor. Yüksekokul mezunları öğretmenliğe kayıyorlar. Sonra lisans programlarından mezun olanlar yeterince sayıya ulaşınca lisans mezunlarından öğretmenliğe geçiş süreci başlıyor. 1980'li yılların ortasından itibaren lisans mezunu olmanın yeterli olmadığı öğretmenlik için, yani çocuklarımızı emanet edeceğimiz öğretmenlerimiz için daha üst eğitimlerin arandığı bir süreç başlıyor. Bu Türkiye'de de 1980'li yılların ortasından itibaren tartışılmaya başlanıyor. 1990'lı yıllarda da Milli Eğitim Akademisi çok yoğun tartışıldı. Dünyada bu tartışmaların yapıldığı ülkelerde iki tane seçenek var. Bazı ülkeler ya lisans sonrası, lisansüstü eğitimle öğretmen yetiştirme sürecini yürütüyorlar.

Yahut lisans mezunu olan kişilerden alıp ilgili bakanlıklar, yani Milli Eğitim Bakanlığı bizdeki gibi merkezi otoritenin güçlü olduğu ülkelerde bizim gibi lisans mezuniyetinden sonra öğretmen adayı arkadaşları alıp kendi ihtiyaçları doğrultusunda yetiştiriyor. İki tane farklı örnek var. Biz bu örneklerden, Türkiye'de de uzun yıllardır zaten tartışılıyor, Milli Eğitim Akademisi'ni kurarken böyle bir yaklaşımla yola çıktık ve geldiğimiz noktada da şöyle bir tabloyla karşı karşıya idik.

Tüm bu süreçte hem uluslararası arenada bu anlamdaki öğretmen yetiştirme süreçlerini irdeledik, hem de öğretmenlerimizin öğrencilere verdikleri eğitimdeki başarı oranlarının meslekteki birikimleriyle orantılı olarak nasıl değiştiğini uluslararası raporlardan edindik, gördük.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin

Örnekler demişken, dünya örneklerinden birkaç tane verebilir misiniz hangi ülkede?

Şimdi şöyle önce bir şey ifade edeyim de. Öğretmen yetiştirme sürecinde bu türden farklı yeni modellere geçen, yani biraz önce söylediğim, modellerin hepsini tercih eden ülkelerde, mesleğe yeni başlayan öğretmenlerin eğitim öğretim süreçlerindeki başarısı daha kıdemli öğretmenlere göre daha fazla. Bizde ise mesleğe yeni başlayan bir öğretmen, yani bu mevcut haliyle yürüyen öğretmen yetiştirme sürecinde, mesleğe yeni başlayan öğretmenimizin en azından ortalama düzeylere erişmesi için on, on beş yıllık bir süre geçiyor. Bunu biz söylemiyoruz. Bunu uluslararası raporlar ortaya koymuş.

Yani demek ki, mesleğe yeni başlattığımız öğretmen arkadaşlarımızın yetiştirme sürecinde bir sorun var. Hem çağın gereksinimlerini karşılayabilmek için hem de öğretmen yetiştirme sürecimizi daha sağlıklı hale getirebilmek için bunu yaptık. İkinci bir konu şu, bizim biraz önce söylediğim çerçevede yeni modelleri öğretme yetiştirme sürecinde, yeni modelleri uygulamaya başlayan ülkelerde ağırlıklı olarak öğretmeye yetiştirme süreci uygulamaya dürdük. Yani belli bir bilim alanında uzmanlaşmış, işte tarih, matematik yani bizim derslerimiz açısından söylüyorum, o alanda uzmanlaşmış akademik bir lisans diplomasına sahip olan kişileri Milli Eğitim Bakanlığı'nın bünyesindeki okullarda uygulama yoğun bir eğitim sürecini alıp, mesleğe başladığı andan itibaren başarısının en üst düzeyde olması, öğrenciye en üst düzeyde fayda vermesi için modeller geliştirmiş. Bizim de Milli Eğitim Akademisi'nden beklediğimiz fayda bu.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, sosyal medya hesabından röportajı paylaştı. (Ekran görüntüsü)Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, sosyal medya hesabından röportajı paylaştı. (Ekran görüntüsü)

Milli Eğitim Akademisi'ne aldığımız arkadaşlarımızı uygulama yoğun bir yetiştirme sürecine tabi tutacağız. Sonrasında da öğretmen olarak çocuklarımızı emanet edeceğimiz okullara göndereceğiz. Örnekler mesela İtalya'da 500 saatin üzerinde uygulama, Kanada'da, Amerika'da bir sürü ülkede bununla ilgili, yani biraz önce bahsettiğim türde, lisans diplomasından sonra söylediğim iki farklı metodolojiyle öğretmen yetiştirme süreci yürüyor. Biz bunun örneklerini kamuoyuyla da zaten paylaşmıştık.

Şimdi akademideki arkadaşlarımız bunu daha bilimsel metinlerle kamuoyuyla da paylaşma, yani Akademi kurumsallaştıktan sonra artık Akademi yayını olarak bunları farklı ülkelerdeki öğretmen yetiştirme modellerini bir yayına da dönüştürecekler.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin Turkuvaz Dijital Ortak Yayınına özel açıklamalarda bulunduMilli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin Turkuvaz Dijital Ortak Yayınına özel açıklamalarda bulundu

Biz biraz daha açmak istiyoruz bu Milli Eğitim Akademisi'ni. Burada bir takvim oluşturuldu mu hocam? Yani akademi ne zaman başlayacak?

Önce Akademi'de ne yapacağımızı konuşalım. Çünkü o biraz daha somut şey kısmı yani takvimde ilgili kısım. Şimdi şöyle bir şey var Mehmet Bey. Bizim yaklaşık olarak 70 bine yakın okulumuz var. Bu okullarımızda taşıma merkezi olarak kullanılan bir mezradaki bir okulumuz da var.

Birleştirilmiş okul uygulaması yapan okullarımız var. Şehir merkezlerinde çok farklı sosyoekonomik tabandan gelen öğrencilerin eğitim aldığı okullarımız var. Yani şöyle baktığımızda bizim okul türleri itibariyle farklılıklarımız var.

Yani ilkokullar, ortaokulları, imam hatip ortaokulları, şimdi müzik okulu, spor ortaokulu gibi meslek teknik eğitiminde de yepyeni modellerde de başlayacağız. Şimdi böyle bir okul türleri itibariyle farklılıklarımız var. Bir de okulların bulundukları bölgelerin sosyoekonomik durumuna göre çok farklı kategoride okullarımız var.

Lisansı yeni bitirmiş bir gencimizi öğretmen olarak aldığımızda, bu arkadaşımız şu an üniversitelerdeki formasyon eğitimi, çok sağlıklı olmamakla beraber yaklaşık doksan saat. Doksan saat nereye gidiyor?

Muhtemelen kampüse en yakın okula gidiyor ve bizim okul çeşitliliğimizle ilgili bir bilgisi yok. Biz alıyoruz bu arkadaşımızı.

Doğrudan belki ailesinin yanında kalan, ailesinden hiç ayırmamış bir kişiyi doğrudan gönderiyoruz. Bir birleştirmiş sınıfta öğretmenlik yapmaya gönderiyoruz. Şimdi, bizim muradımız şu akademide öğretmen adayı arkadaşlarımıza, okul türlerimiz, okullarımızın bulunduğu sosyoekonomik bölgenin koşulları ve benzer üzerinden uygulama yoğun bir eğitim vermek. Burasını biz çok önemsiyoruz.

TAKVİM SÜRECİ NASIL İŞLEYECEK?

Şimdi sizin sorunuza gelirsek takvimle ilgili, kanun biliyorsunuz Ekim ayında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden çıktı. Sayın Cumhurbaşkanımızın onayıyla, Resmi Gazete'de yayımlandı. Kanuna göre 1 Ocak 2025 tarihi itibariyle Öğretmeni Yetiştirme Genel Müdürlüğümüz kapandı. Milli Eğitim Akademisi Başkanlığı olarak yeni bir yapı kurmuş olduk. Yani 1 Ocak 2025 itibarıyla Milli Eğitim Akademisi kuruldu. Yine kanuna göre, 1 Eylül 2025 tarihi itibarıyla Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki kanunda tanımlanan bütün eğitim, hem öğretmen, hem yönetici, hem de diğer hizmetçi eğitimlerin hepsinin adresi 1 Eylül 2025'ten itibaren Milli Eğitim Akademisi Başkanlığı, yani kanun bize yaklaşık 9 aylık akademinin kurumsallaşması için süre tanımış durumda. Şu anda biz yoğun bir biçimde akademinin kurumsallaşma açısından mevzuat çalışmaları, yani ikinci mevzuat, yönetmelik, fiziki mekan bunlarla ilgili tespit ettiğimiz mekanlarımızı hazır hale getirmeye çalışıyoruz. Bir de üniversitelerle yapacağımız bu anlamda görevlendirme ya da iş birliği süreci ile ilgili şu anda arkadaşlarımız yoğun bir biçimde buna odaklanmış durumdalar.

KPSS'DEN FARKI NE?

Peki sınavın KPSS'den farkı ne olacak hocam?

KPSS genel memur, Türkiye'deki kamu görevlisi istihdamıyla ilgili. Biz KPSS'den farklı olarak kısmen KPSS'ye benzemekle birlikte KPSS'den farklı bir biçimde atamaya esas teşkil eden alanlarımız itibariyle bazı alan soruları soracağız. Bir de daha önemlisi, bizim asıl önemsediğimiz kısım, sınava giren arkadaşlarımızın bakanlığımız bünyesindeki okullarda uygulanmakta olan öğretim programlarıyla ilgili bilgi sahibi olmasını istiyoruz. Ne demek istiyorum? Yani bizim müfredatımızla ilgili bilgi sahibi olmasını istiyoruz. Müfredatımızın okumalarını istiyoruz.

Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı web sayfasında resmi olarak yayınlanan müfredatlar da ÖSYM tarafından yapılacak Akademi Giriş Sınavı'nda soru başlıklarından bir tanesi olacak.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin

Sınavın içeriği nasıl olacak?

Sınavda uygulamayla ilgili bir konumuz yok. Sınav tamamen sayısal, sözel yetenek. ÖSYM'yle yaptığımız protokol ÖSYM sitesinde zaten sınavın içeriği yayınlandı.

Detaylı olarak hangi başlıktan kaç soru soracağımızı, işte mevzuat başlığımızdan, mevzuat başlığımızdan kaç soru soracağız? Toplam işte tarih, coğrafya, sayısal yetenek, sözel yetenek gibi başlıklardan hangi konulardan, kaçar soru soracağımızı da detaylı bir biçimde ÖSYM Başkanlığı'nın yayınladığı duyuruda görebilirler. Çünkü burada vereceğimiz başlıkta sadece konu başlığı olabilir. Ama detayları dediğimiz gibi hangi tarih veya kaç soru konularının cevaplarını ÖSYM Başkanlığı'ndan takip etmeliler.

Bütün Türkiye'ye gelelim de il il, il bazlı mı çalışma olacak?

Akademi ilk olarak biz şu anda bakanlığımız bünyesinde faaliyet gösteren hazır binalarımızı, Milli Eğitim Akademisi olarak düşünüyoruz. Hazır binalarımız derken, bizim hizmet içi eğitim merkezlerimiz var. Hızlıca Milli Eğitim Akademisi'ne dönüştürebileceğimiz yapılarımız. Bunların içerisinden bünyesinde, ildeki üniversiteyle iş birliği yapabileceğimiz, akademik birimlerinin olduğu üniversitelerin, bizim de hizmet içi eğitimlerimizin olduğu illeri tespit ettik. Şu anda arkadaşlarımız bu iller üzerinde odaklanmış durumda. Yani 81 ilin tamamında Milli Eğitim Akademisi olacak diye bir şeyimiz yok.

Şu an halihazırda elimizdeki mevcut bina ve hizmet içi eğitim merkezleri üzerinden, üniversitede yapacağımız iş birbiriyle hazırladığımız mekanlarımız var. Kanunda sayı olarak herhangi bir sayı yok. Biz dediğimiz gibi bizim belirlediğimiz niteliklere uygun binalarımızın olduğu yerlerde, ilişki kurabileceğim de bu anlamda üniversite açısından ilişki kurabileceğim üniversitelerin olduğu yerde Milli Eğitim Akademisi'nin faaliyete geçireceğiz.

ÖĞRETMEN ATAMASI YENİ SİSTEMLE ZORLAŞTI MI?

Peki hocam bu kanunla, yeni kanunla öğretmenlerin kamuya ataması daha zorlaştı mı? Kolaylaştı mı? Nasıl bir öngörümüz var bununla alakalı?

Bir kere önce şunu söyleyeyim. Bizim akademiye giriş sınavımız KPSS ile kıyaslandığında öğretmen arkadaşlarımın daha kendi uzmanlıkları üzerinden daha rahat hazırlanabilecekleri bir sınav. Bir kere bunu söyleyeyim.

İkincisi, daha kompakt bir sınav. Tek oturumda büyük çoğunluğunu çözmüş oluyoruz. Bu açıdan bakıldığında öğretmen arkadaşlarımızın istihdamıyla ilgili süreçte daha kolay diye yorumluyorum ben. Şu anda halihazırda biliyorsunuz KPSS sınavına giren arkadaşlarımız KPSS skorlarına göre akabinde de mülakata giriyorlar. Yani yasal düzenlememiz o şekilde. KPSS'de bizim ihtiyaç duyduğumuz öğretmen adayının üç katı kadar KPSS sonuçlarına göre aday çağırıyoruz. Bu arkadaşlarımız mülakata giriyorlar. Yüzde 50 KPSS, yüzde 50 sözlü mülakat notuyla öğretmenlik mesleğine başlıyorlar.

Şu andaki düzenlememiz bu şekilde. Bunu bir kez daha yapacağız. Yani 2024 yılında uygulanan kamu personeline giriş sınavı, yani KPSS sınavı sonuçlarına göre bir atama daha yapacağız.

Bundan sonra KPSS'i kullanmayacağız artık.

Akademi giriş sınavı şöyle işleyecek süreç, Temmuz ayında ÖSYM kendi takvimine göre, yanlış bir rakam söyleyeyim, 13 Temmuz'da akademik giriş sınavı yapılacak.

Akademi giriş sınavı neticesine göre biz Milli Eğitim Akademisi'nde ihtiyaç duyduğumuz branşlarda öğretmen adayı arkadaşlarımızın Milli Eğitim Akademisi'nde öğretmen olarak yetiştirmek üzere eğitime almış olacağız. Atama süreci şöyle, öğretmen adayı arkadaşlarımız açısından da çok daha rahat. Bir de veliler, öğrenciler, öğretmenlerden beklentiler olan insanlar açısından da daha objektif, daha çok geniş katılımlı bir değerlendirmeyle öğretmen aday arkadaşlarımızı seçmiş olacağız. Şöyle kurguluyoruz biz.

Teorik eğitim kısmının dışında pratikte öğretmen aday arkadaşımız birden fazla okulda bugünkü hani moda tabirle staj için okullara gidecek. Yani bir benim öğretmen olarak çalıştığım okuluma gelecek. Benim okulum sosyoekonomik olarak bir köy okulunda öğretmenlik yapıyorum. Bir stajyer arkadaşımız gelecek. Bizim tanımladığımız çerçevede, işte iki hafta benim yanımda staj yapacak. Ben öğretmen adayı arkadaşımızla ilgili bir değerlendirme yapacağım. Bir formatımız var. Öğretmen aday arkadaşımızın öğretmenlik mesleğiyle ilgili iki haftalık ya da üç haftalık şeyler çok farklı.

Gözlemlerimi benim bakanlıkça hazırladığımız formata uygun bir biçimde işaretleyecek öğretmen arkadaşımız. Sonra gelecek sizin yanınıza gelecek öğretmen adayı arkadaşımız. Birkaç hafta da sizin yanınızda staj yapmış olacak. Siz de bir değerlendirme yapacaksınız. Böyle çoklu değerlendirmeyle öğretmene dair arkadaşlarımız alanda, sahada yıllarca öğretmenlik yapmış, yani tırnak içinde duayen öğretmenlerimizin yanında bir süre staj yapmış olacaklar. Onun neticesinde de ortaya çıkan notla öğretmen adayı arkadaşımız atama puanı oluşturmuş olacak ve sahaya göndermiş olacağız. Yaklaşık olarak 14 aylık bir süreçten bahsediyoruz. On dört ayın sonucunda biraz önce başlarken söylediğim bizim bütün okul türlerimiz ve okul türlerimizin bulunduğu sosyoekonomik koşullara uygun atmosferlerde gidecek her bir okulumuzda, her türdeki okulumuzda öğretmen ve arkadaşımız orayı görmüş olacak, orayı tecrübe etmiş olacak ve hem atama süreciyle ilgili olarak çoklu bir değerlendirme mekanizması olmuş olacak, hem de öğretmen adayı arkadaşımız sınıfa gönderdiğimizde daha hazır bir biçimde gitmiş olacak.

Takvim Foto ArşivTakvim Foto Arşiv

Bakanım bununla alakalı hazır konuyu dağıtmadan bir sorum daha var aslında. Şimdi siz 14 ay dediniz. Bu 14 ay içerisinde öğretmen adaylarına herhangi bir ücret ödenecek mi ve başarı kriteri ne olacak? Yani başarı kriteri işte örnek veriyorum şu kadar puandan sonrası başarılı sayılacak diye bir örnek verebilir misiniz bize?

Şöyle, burada biz farklı bir tanımlama yaptık ücretle ilgili olarak. Bursiyer ya da aday memur gibi değil, burada aday öğretmen tanımlaması yaptı kanundan ve şu anda her yıl asgari ücrete göre güncellenecek bir rakamdan, en son rakam 23 bin TL olsa gerek öğretmen adayı arkadaşımıza vermiş olacağız bu 14 ay içerisinde. 14 ayın sonunda teorik sınavlardan elde ettiği başarı, uygulamaya gittiği okullarda kendileri verilen notlarla beraber öğretmene dair arkadaşlarımızın, başarılı arkadaşlarımızın bir puan listesi ortaya çıkacak ve bizim ihtiyaç duyduğumuz okul, atama yapacağımız okulların listesini kendileri paylaşacağız. Puan üstünlüğüne göre tercihte bulunacaklar ve okullara yerleşecekler. Süreçte başarısız olan arkadaşlar, yani çok hem teorik sınavlarda, hem bu çoklu değerlendirmede başarısız olan arkadaşımızın da atamasını yapmamış olacağız. O da artık bir dahaki yıl tekrar isterse sınava girip yeniden akademi öğrencisi olabilir.

Bunu vurgulamak adına soracağım Yusuf hocam. KPSS son kez yapılacak dediniz.

Şimdi buraya Öğretmenlikle ilgili son kez yapılacak. Yanlış anlaşılmasın. Diğer meslek branşlarıyla ilgili KPSS'e orada bir şey demiyorum.

Şimdi mülakat tamamen kalkıyor diyebiliyor muyuz?

Tabii bu yıl son bir kez daha mülakatla öğretmen ataması yapmış olacağız.

Ondan sonra dediğim gibi çoklu değerlendirmeyle.

Peki ilk sene kaç aday kabul edilecek?

O şöyle, Hazine, yani Bütçe Kanununda Hazine ve Maliye Bakanlığımızda yapacağımız görüşmeler neticesinde bize verilen kadro rakamına göre kamuoyunu paylaşırız. Şu an henüz elimizde öyle bir sayı yok.

Sayın Cumhurbaşkanımızın başbakan olduğu tarihten itibaren, yani 2002'den itibaren atama sayılarına baktığımızda şu an sistemdeki bir milyon civarında öğretmenin yüzde 80'i AK Parti iktidar döneminde atanmış durumda. Dolayısıyla her yıl belli bir sayının üzerinde atama zaten oluyor. Yine o sayıların olacağını tahmin ediyoruz.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin

Adaylara akademi giriş sınavı hakkında tavsiyeleriniz nedir?

Akademi giriş sınavı ile ilgili arkadaşlarımızın çok endişe etmelerine gerek yok. Zaten halihazırda ki hazırlanma süreçlerine ilave olarak sadece belki bakmalarını istediğimiz şey, bir kere mevzuatla ilgili soruları daha rafine hale getirdik. İhtiyaç duyacağımız mevzuatı kurduk sadece. İkincisi de Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, yani Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığımızın web sayfasında var olan, o müfredatımızla, yani öğretim programlarıyla sınavın bir konusu olacak. Onlara bakarlarsa mevcut hazırlıklarla birlikte yeterli olacaktır diye düşünüyorum. Başarılar diliyorum hepsine.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin

Akademi başlamadan önce yapılacak son atamada artış olacak mı?

Şöyle bu konuda da biz şunu yapıyoruz. Önce şunu söyleyeyim. Biz ne kadar öğretmene ihtiyaç duyduğumuzu çok objektif ölçütlere göre belirliyoruz. Yani bütün okullarımız, bütün okullarımızdaki haftalık ders sayısı, öğrenci sayısı, buradan haftalık okutulan ders saati sayısı ortaya çıkıyor. İl bazlı, okul bazlı, ilçe bazlı olarak. Sonra bizim ihtiyaçlarımız toplamda kaç öğretmene ihtiyaç Duyduğumuzu belirliyoruz, tespit ediyoruz. Ardından Merkez Yönetim Bütçe Kanunu'nu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edildikten sonra, Bütçe Kanunu'nda kamu kurumlarında istihdam edilecek kamu görevlileriyle ilgili sayı belirlenince Haziran Maliye Bakanlığımız, Cumhurbaşkanı Strateji Başkanlığımızla oturup beraber bu personelin dağılımını yapılıyor. Hangi bakanlığa, hangi kamu kurumuna, ne kadar personel alınacakla ilgili. Onun neticesinde belli olur. Şu an bunlarda rakamı söylemek için gerçekten çok erken bir tarih. Henüz bütçe kanunu yeni geçti sayılır. Bununla ilgili süreç her yıl tahmini olarak Şubat, Mart aylarından itibaren bunun çalışmaları olur.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin Turkuvaz Dijital Ortak Yayınına özel açıklamalarda bulunduMilli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin Turkuvaz Dijital Ortak Yayınına özel açıklamalarda bulundu

Peki Yusuf Hocam akademide konaklama nasıl olacak?

İşte biraz önce aslında söylemeye çalıştığım şey tam buydu. Bizim hizmetçi eğitim merkezlerimizin büyük çoğunluğu konaklama imkanı sunduğumuz mekanlar. Oraları tercih etmemizin sebebi de öğretmen aday arkadaşlarımızın oralarda konaklama imkanlarını, konaklama hizmetlerini sunabilmek. Farklı illerde olacağı için belki öğretmen aday arkadaşlarımızın bir kısmı, kendi imkanları ve kendi evlerinde, illerinde olacağı için, kendilerine bu tercihe yakın vereceğimiz için, bu da olacak ama, bizim şu anda organize ettiğimiz eğitim akademileri, genelde tamamına yakını, önemli oranda aday arkadaşı, öğretmen ve arkadaşlarımızın konaklama ihtiyaçlarını karşılayacak bir şekilde.