Türkiye'nin Libya ile Doğu Akdeniz'deki hakları için anlaşması hem içeride hem de dışarıda birilerini rahatsız etti. Başkan Recep Tayyip Erdoğan, "Libya'da ne işimiz var?" diyen CHP heyetine Atatürk'ün Libya'da görev yaptığı günleri hatırlatarak "Gazi Mustafa Kemal'in Libya'da ne işi vardı?" dedi. Erdoğan'ın bu sözleri Atatürk'ün Libya'da verdiği mücadeleyi hatırlattı. Öte yandan TRT'nin yıllar evvel Atatürk'ün Libya'daki silah arkadaşıyla yaptığı röportaj A Haber ekranlarında tekrar yayınlandı.
İTALYANLARI ENGELLEMEK İÇİN GİTTİK
Trablus'un İtalyanlar tarafından işgal edildiğini ve bu durumun genç subaylar arasında konuşulduğunu dile getiren Atatürk'ün silah arkadaşı, "Genç subaylar Trablus'a İtalyanların rahatça yerleşmelerini engellemek için belki ufak bir faydamız olur diye oraya gitmeyi düşündük." dedi.
İşte Atatürk'ün silah arkadaşının o açıklamaları;
Ben Atatürk'ü orada buldum. Genç subaylar Trablus'a İtalyanların rahatça yerleşmelerini engellemek için belki ufak bir faydamız olur diye oraya gitmeyi düşündük.
GENÇ SUBAYLARIN ÜLKÜSÜ OLMUŞTU
İstanbul'da o devirde genç subaylar kulüplerde toplanırlardı. Bu toplantılarda da bu konular söz konusu olurdu, kendi görevlerimizdeki arkadaşlarımızla baş başa gelince yine konuşurduk hülasa orayı İtalyanlara bedava kaptırmamak hemen o zamanın genç subaylarının ülküsü olmuştu.
Trablus'a gitmiş olan Ethem Paşa adından bir zat ve onun kurmay başkanı rahmetli Fethi Okyar'dı. Herhalde aralarından konuşmuş olacaklardır Fethi Bey ile Atatürk, "Ben falan yere gideyim, sen de falan yere git" diye. Biz Bingazi bölgesine gitmiştik. Bingazi'den de Derne kasabası vardı, ben gittiğim zaman Atatürk'ü Derne'de buldum. Derne'ye gittik, Derne 2 bölüktür, Derne Garnizonu ortadan derin bir vadi su geçer, vadinin doğusunda bir karargah var batısında da asıl Atatürk'ün karargahı vardı.
Doğusundaki karargaha uğrayınca beni orada karargahın komutanı olan Fuat denilen zat bir gece misafir etti, ertesi gün onunla beraber Atatürk'ün karargahına gittik. Atatürk ile tanıştıktan bir müddet konuştuktan sonra benim vazifemi tayin etti. Demin anlattığım şark kulu komutanı muavinliğine verdi beni binaenaleyh Şark Kulu Komutanı Fuat Bey'di.
BİRÇOK MUHAREBELER OLDU
Fuat Bey ile birlikte şark kulunda Atatürk'ün emrinde bir sene kadar vazife gördüm. Orada bulunduğumuz 1 senelik müddetçe birçok muharebeler oldu. Bu muharebelerde bizim birliğimiz muharebeye girince Atatürk de gelirdi. Muharebe davranışlarımızla yakından ilgilenir, takip ederdi.
OSMANLI HÜKÜMETİ VE İTALYANLARLA SULH ADDETTİ
Bu suretle şahsıma karşı Atatürk'ün özel bir sevgisi vardı, İtalyanlara İstanbul Hükümeti Osmanlı Hükümeti sulh yapmışlar, bize oraya telgrafla bildirildi. O zamanki telgrafta şöyleydi Harbiye nezaretinin oraya yolladığı telgraf, "Osmanlı Hükümeti İtalyanlarla sulh addetti orada işi biten subaylar, devletimiz Balkan Harbi'ne girdi orada işi biten subaylara gönüllü olarak Balkan Harbi'ne katılmak isteyenlere izin verin." diye bir telgraf gelmişti. O telgraf üzerine Atatürk ile birlikte oradan kalktık ata binerek İskenderiye'ye 150 KM mesafede bir demiryolu istasyonuna girdik oradan trenle İskenderun'a geldik.
