Darbeci Akın Öztürk'ü Akıncı'ya götüren şoför konuştu!

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Akıncı Üssü'nde yaşanan eylemlere ilişkin dava sürüyor. O gün Akın Öztürk'e şoförlük yapan sivil memur A.A. da tanık olarak dinlendi. A.A, 13.30'da Akın Öztürk ve eşini alıp Akıncı Üssü'ndeki lojmanlara getirdiğini, akşam gidecekleri söylendiği için beklediğini belirterek, kalmaya karar verdikleri söylenince oradan ayrıldığını dile getirdi.

Giriş Tarihi 09 Ekim 2018, 00:00 Güncelleme 09 Ekim 2018, 20:54
Darbeci Akın Öztürk’ü Akıncı’ya götüren şoför konuştu!

İÇİNDEKİLER



Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davanın görülmesine tanık beyanlarıyla devam edildi. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda
görülen duruşmaya, sanıklar ve yakınları ile müştekiler ve taraf avukatları katıldı.



TANIKLAR DİNLENDİ
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, 15 Temmuz'da, Hava Kuvvetleri Komutanlığında kurmay başkanı vekili olan Tümgeneral Cevat Yazgılı'nın emir astsubaylığını yapan Recep Akdeniz dinlendi.



"GENELKURMAY'DAN ÇATIŞMA SESLERİ GELDİ"

Genelkurmay'da yapılan toplantının ardından Yazgılı'nın 19.30 civarı makamına geçtiğini ve rutin işleriyle uğraştığını ifade eden Akdeniz, 21.30 gibi Genelkurmay Başkanlığı tarafından çatışma seslerinin geldiğini söyledi.

Akdeniz, bu bilgiyi komutana ilettiğini, sonrasında uçakları duyduklarını belirterek, kısa süre sonra da tuğgeneral Aydemir Taşçı'nın, Gökmen Tarhan astsubay ile ellerinde silah bulunduğu halde makama geldiğini bildirdi.



"İKİSİNİN ELİNDE DE SİLAH VARDI"

Akdeniz, "İkisinin de elinde silah vardı. Benden telefonumu istedi. Sonrasında 'Kuvvet komutanının emri var, dışarıyla irtibatın kesilmesi lazım, telefonlarınızı toplayacağım' dedi." ifadesini kullanarak bu sırada Cevat Yazgılı'nın da geldiğini ve ne olduğunu sorduğunu, Taşçı'nın aynı şeyi ona da tekrarladığını ifade etti.


TÜMGENERALİN DE TELEFONUNU ALMIŞLAR
Yazgılı'nın, Taşçı'ya "Beni mi vuracaksın, indir silahını." dediğini ve ardından da telefonunu teslim ettiğini dile getiren Akdeniz, onlar gittikten sonra, emri üzerine kuvvet komutanına ulaşmaya çalıştığını anlattı.



"ASTSUBAYDAN SİLAH ALDI"

Akdeniz, Yazgılı'nın kuvvet komutanı ile görüştükten sonra kendisine Hava Kuvveleri Harekat Merkezi'nin (HKHM) ele geçirildiğini ve orayı almaları gerektiğini söylediğini, silahının olup olmadığını da sorduğunu bildirdi. Silahının bulunmadığını, daha sonra B kapıya indiklerini, burada Fatih Esen astsubaydan bir silah aldığını bildiren Akdeniz, birlikte HKHM'nin önüne gittiklerini, ancak kapalı kapıyı açamadıklarını söyledi.

Akdeniz, kapıda görevli uzman çavuşun da yerinde olmadığını, Yazgılı'nın daha sonra yanlarındaki piyade astsubaya kapıya ateş etmesini emrettiğini aktardı. Kapının açılmadığını, bu sırada yukarıdan bağrışma sesleri gelmesi üzerine pozisyon aldıklarını, sonra da bir el silah sesi duyulduğunu bildiren Akdeniz, ateş eden kişinin Gökmen Tarhan olduğunu öğrendiklerini bildirdi.