Ankara'daki saldırının tanıkları dehşeti anlattı

Ankara'daki saldırının tanığı Cansel Demir, "Herkes birbirini, 'ses bombası, korkmayın' diyerek sakinleştirmeye çalıştı. İlk bombanın patladığı yerde herkes yine bir 'Canlı bomba' var diyordu ve biz hemen o bölgeden uzaklaştık" dedi.

Giriş Tarihi 12 Ekim 2015, 00:00 Güncelleme 12 Ekim 2015, 11:13
Ankara’daki saldırının tanıkları dehşeti anlattı

İÇİNDEKİLER

KESK Kars İl Temsilciliği adına Ankara'daki barış mitingine katılan sendika üyeleri, dehşet anlarını anlattı. SES Kars İl Temsilciliği Sekreteri, KESK Dönem Sözcüsü Barış Özçelebi, misafir olarak gittikleri Ankara'da kanlı bir eyleme maruz kaldıklarını belirtti. Özçelebi, "Bizler bu tür acılara layık insanlar değiliz. Hiç bir insanın ölmesi taraftarı değiliz. Bombanın patladığı anda insan sayısının yoğunluğu nedeniyle biz bombanın tesirini hissetmedik" dedi.

"ÇOCUKLARIN OLDUĞU BİR YERDE BÖYLE BİR SALDIRIYI KONDURAMADIM"
Daha önce de Ankara'da 1 Mayıs eylemlerine katıldığını anlatan KESK üyesi Cansel Demir ise olay sonrası herkesin telefonlarına sarıldığını bildirdi. Cansel Demir, şunları söyledi: "İlk bomba patladığı anda bomba olabileceği ihtimaline inanmadım. Öylesine kalabalık, kitlesel ve küçük çocukların bile olduğu grup içerisinde, böylesi bir saldırıyı açıkçası konduramadım. Herkes birbirini, 'Ses bombası, korkmayın' diyerek sakinleştirmeye çalıştı. Biz hemen ilk bombanın patladığı yerde herkes yine bir 'Canlı bomba' var diyordu ve biz hemen o bölgeden uzaklaştık. Tekrar döndüğümüzde polisler vardı, herkes birilerine yardımcı olma çabası içerisindeydi. İnsanların üzerinde kanlar, et parçaları vardı, herkes şoktaydı. Biz barış isterken, savaşı yaşatmak istediler. Söylenecek fazla da bir şey yok aslında."

"BARIŞ ELLERİMİZE BOMBA KOYDULAR"
İnsanların hayatlarının hiçe sayıldığını söyleyen KESK üyesi Elmas Mutlu da, "Bizler, orada analar ağlamasın, bu kanlı savaş bitsin diye ellerimizi uzattık ama onlar bizim barış ellerimize bomba koydular ve oradaki insanların hayatlarını hiçe saydılar. Bunu yaptıkları yer ise, Türkiyenin başkenti. 'Ateş düştüğü yeri yakar' mantığıyla değil de, her anlamda bu tür durumlara hep birlikte karşı durulması gerekiyor" diye konuştu.