"Yalancısın Muammer Akkaş"

Fetullahçı Terör Örgütü davası kapsamında hakkında soruşturma açılan Paralel Savcı Muammer Akkaş, örgüt medyasına verdiği röportajda “Benim cemaatle ilgim yok, olsa ortaya çıkardı” açıklamasını yapmıştı. Ali İhsan Karahasanoğlu bugünkü yazısında her cümlesinde bir yalana imza atan Akkaş’ı topa tuttu!

Giriş Tarihi 19 Mayıs 2015, 00:00 Güncelleme 19 Mayıs 2015, 11:18
Yalancısın Muammer Akkaş

İÇİNDEKİLER

Fetullahçı Terör Örgütü davası kapsamında hakkında soruşturma açılan Paralel Savcı Muammer Akkaş, örgüt medyasından Millet Gazetesi'ne verdiği röportajda "Benim cemaatle ilgim yok, olsa ortaya çıkardı" açıklamasını yapmıştı. Yeni Akit yazarı Ali İhsan Karahasanoğlu bugünkü yazısında her cümlesinde bir yalana imza atan Akkaş'ı topa tuttu!

şte Ali İhsan Karahasanoğlu'nun bugünkü yazısından başlıklar

Yalancısın Akkaş palavracısın Akkaş!

25 Aralık darbe girişiminin savcısı Muammer Akkaş, paralel yapının yeni gazetesi Millet'e röportaj vermiş.. Röportajında en çok güldüğüm cevap şu: "Benim de herhangi bir siyasi grupla ya da cemaatle bağlantım yok. Böyle olsaydı şimdiye kadar tespit ederlerdi."
Röportaj verdiğin gazeteden belli, ne olduğun Muammer..
Daha ne delili olacak?
Celal Kara, paralel yapının esir aldığı Cumhuriyet'e..
Sen de paralel yapının açıktan gazetesi Millet'e..
Röportaj verdiğiniz gazetelerden belli, hani cemaate bağlı olduğunuz..

MADEM CEMAATLE İLGİN YOK NEDEN BAŞKA YERLERE KONUŞMUYORSUN!
O kadar emniyet müdürünüz var.
O kadar savcınız, o kadar hakiminiz..
Bir gelsenize, Akit'e. Bir röportaj yapalım.. Söz, röportajı kasete alacağım.
Bir kopyası size verilecek.
Bire bir yayınlayacağım.
Varsa sizde o samimiyet, buyrun.
Paralel yapının gazetesine verilen röportajla, "Cemaatle bağlantım yok"demekle olmaz bu işler..

CESARETİN VARMA MADDE MADDE BU SORULARI SORACAĞIM
Cumartesi toplantılarından başlarız..
İstanbul'a atanmana kadar.
Sahte isimlerle alınan dinlemelerden..
Koç'un Kanaltürk dosyasını yok etmeye kadar..
Biz sorarız, sen cevap verirsin Muammer..
Verebilirsen eğer..

HAYAL DÜNYASINDA YAŞIYORSUN!
Hayret etmemek elde değil..
Bu arkadaşlar, dünyayı böyle mi takip ediyorlar..
25 Aralık'ın üzerinden 1.5 yıl geçmiş..
Adam hâlâ, 1.5 yıl önce nerede ise..
Orda hayal dünyasında yaşamaya devam ediyor..
Başbakan'ı suçluyor, bakanları suçluyor, bürokratları suçluyor, işadamlarını suçluyor..
Ama dünyadan haberi yok..
Nasıl mı?
Anlatayım..

HER KONUDA YALAN SÖYLÜYORSUN!
Türkiye'yi sarsan darbe operasyonunun en önemli savcılarından Muammer Bey, dün yayınlanan röportajında, Yasin El Kadı için bakın ne diyor:"Soruşturmaya başladığımızda en önemli şüpheli Yasin El Kadı'ydı. Terörü finanse eden kişiler arasında gösterilmesi nedeniyle dünyanın bir çok ülkesinde bu şahısla ilgili takibat olduğunu öğrendik. Ama bu şahsın Türkiye'ye çok rahat girip çıktığını devletin tüm imkanlarını sonuna kadar kullandığını; MİT ve Başbakanlık tarafından koruma, araç ve şoför tahsis edildiğini gördük."
Demek ki ne imiş?
Bakanlar.. Başbakan değil.
En önemli şüpheli, Yasin el Kadı imiş..
Peki Başbakan nerden çıkmış?
İşadamları nerden çıkmış?
Bilen varsa, izah etsin..

GERÇEKLERİ TERSYÜZ EDİYOR!
Burdan hareketle, Yasin El Kadı hakkındaki suçlamaların doğru olduğunu kabul ettiğimi sanmayın.
O konuda da yalan söylüyor Muammer Akkaş. Gerçekleri tersyüz ediyor. Bu anlamda, sahtekarlık yapıyor.. İftirada bulunuyor..
Önce şunu söyleyelim: Savcı Akkaş'ın "Terörü finanse eden kişi" dediği Yasin El kadı, Türkiye'ye yönelik bir suç sebebi ile takibatta değil..
ABD'deki ikiz kulelere yönelik eylem sebebi ile, önce ABD tarafından, sonra BM ve diğer Avrupa ülkeleri tarafından takibata alınan bir işadamı..
Dahasını söyleyeyim.. O tarihlerde bile, ABD'nin, BM'nin, Avrupa Birliği'nin kararlarını, Türkiye istemeyerek uyguluyor..
2006 yılında, TBMM kürsüsünde Başbakan Tayyip Erdoğan, Yasin El Kadı için bakın ne diyor: "Evet, Yasin El Kadı'yı tanıyorum, kendisine inanıyorum, güveniyorum, param kadar da kefilim, kefil olurum."
Sizin anlayacağınız, Yasin El Kadı ile, Başbakan Tayyip Erdoğan arasındaki samimiyet, bilinmeyen, gizli bir ilişki değil.
Ama 2010 yılında ABD'deki tüm davalardan, Yasin El Kadı beraat etmiş..
BM kısıtlama kararını kaldırmış..
2012 yılında, Türkiye'den de, Bakanlar Kurulu tarafından kısıtlamalar kaldırılmış.
Adam alnının akı ile beraat etmiş..
Artık bu adama, "Terörü finanse ediyor" diyebilir misiniz? Derseniz, dürüst olabilir misiniz? Ahlaklı olabilir misiniz?
Ama Muammer diyor.. Hatta 2012 yılı içinde Yasin El Kadı'yı takibe başladıklarını söylüyor. Yani, suçunu itiraf ediyor..
Bir de utanmadan, "Terörü finanse ettiği iddia edilen kişinin ülkenin önemli bürokratlarıyla görüşmesi, terörle mücadele konusunda görevi olan savcıyı ilgilendiren bir konu olduğundan bizler soruşturma kapsamında kamera kayıtlarını istedik" diyor..
Yalan söylüyorsun Muammer.
O kişi, senin soruşturma yaptığın tarihte, ABD'de beraat etmişti..

BU HALKTAN ÖZÜR DİLE VE SAHTEKARLIK YAPMA!
Ekonomik açıdan alınan bir idari karar olan kısıtlama kararını kendine gerekçe yaparak, insanları terörist olarak damgalayamazsın, Muammer..
En önemlisi ne biliyor musun, Muammer..
Şu an o kişi hakkındaki kısıtlama kararı da kalktı. Ve sen boşu boşuna, bir insana "Terörist" diyerek soruşturma yürüttün. Onunla bağlantılı diye, Başbakan'ı, bakanları suçladın.
Şimdi o soruşturmadan dolayı özür dileyeceğine, hâlâ iyi bir iş yapmışsın gibi, soruşturmayı savunuyorsun.
Yalan söylüyorsun Muammer..
Sahtekarlık yapıyorsun Akkaş!