Koğuş duvarında paralelcilere özel not

Ergenekon Davası sanıklarından Albay Atilla Uğur, tahliye olurken bıraktığı not okuyanlar tarafından hayat dersi olarak yorumlandı: “F tipi çete, evinize hoşgeldiniz.”


Ergenekon davasında tutuklu olup aynı koğuşta kalan emekli Albay Atilla Uğur, gazeteciler Deniz Yıldırım ve Hikmet Çiçek ile Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu, 7 ay önce Silivri Cezaevinden tahliye oldu. Uğur ve Yıldırım cezaevinden çıkarken koğuşlarına "F tipi çete, evinize hoş geldiniz" yazdı. SABAH'a konuşan Uğur, "Kin ve nefretle değil de bir duygusallık içinde yazmıştım" dedi. Yıldırım ise "Paralel yapının kumpası ile tutuklandığımız artık hükümet ve devletin en yetkili mercilerince tescil edildiyse artık onların girmesi gerekirdi. Bizler çıkınca artık onların gireceğini düşündük" diye konuştu.
Atilla Uğur 7 Temmuz 2008'de, Deniz Yıldırım 9 Kasım 2009'da tutuklandı. Silivri 4 nolu Cezaevi B1 koğuşunda gazeteci Hikmet Çiçek ve Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu ile birlikte 4 kişi kalıyorlardı. Uğur 10 Mart 2014'te Çiçek ile birlikte, Yıldırım da bir gün sonra Alemdaroğlu ile birlikte tahliye edildi. Uğur ve Yıldırım çıktıkları gün koğuşun duvarına ayrı ayrı "F tipi çete, evinize hoş geldiniz" diye yazdı.
Ergenekon operasyonlarını yürüten emniyet görevliler ise 22 Temmuz'dan itibaren paralel yapı soruşturmasında tutuklanıp Metris Cezaevi'ne konulmuştu. 51 tutuklu polis, cuma günü Metris Cezaevi'nden Silivri Cezaevi'ne nakledildi. Ergenekon, Balyoz, 17 ve 25 Aralık soruşturmalarında yasadışı faaliyetlere bulaştıkları öne sürülen polisler, daha önce Ergenekon ve Balyoz sanıklarının kaldığı koğuşlara yerleştirildi. Koğuşlarda tutuklu polisleri kendilerinden önceki tutukluların bıraktığı sürprizler bekliyordu. Bunlardan biri de Atilla Uğur ve Deniz Yıldırım koğuş duvarına yazdıkları "F tipi çete, evinize hoş geldiniz" yazısıydı.
Yıldırım, yaptığı açıklamada, "Biz bir kumpas meşruiyetiyle çıktık. Artık F tipi çete belli oldu. Hükümet ve devletin en yetkili mercilerince tescil edildiyse artık onların cezaevine girmesi gerekir. Bizler çıkınca artık onlar girecek, diye düşündük" ifadelerini kullandı.
'DUYGUSALLIK İÇİNDE YAZDIM'
Atilla Uğur ise şöyle konuştu: "Ömrüm Türk Silahlı Kuvvetleri'nde terörle mücadele ile geçti. Sadece PKK ile değil, Paralel çeteyi de iyi bilirim. Jandarma İstihbarat'ta da görev aldığım için bunların devlet içindeki faaliyetlerini ve illegal işlerini çok iyi biliyorum. Bunlarla mücadele ettiğimiz için kendimizi cezaevinde bulduk. Tam 5 yıl 8 ay 10 gün cezaevinde kaldım. Ben Allah'a inanan bir insanım. Yoksa onca yıl cezaevine dayanmak kolay değil. Tahliye olduğum gün bir duygusallık içinde koğuşa o yazıyı yazdım. Asla bir kin ve nefretle yazmadım. İlahi adaletin bir gün tecelli edeceğini biliyordum. Bunu cezaevi olarak düşünmedik ama bir gün bize kurulan kumpasın ortaya çıkacağına emindik."
Kaynak: Sabah
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.