Tek tek açıklandı! Gülseren Budayıcıoğlu'nun yazıp çizdiği Yalı Çapkını gerçek hikayesiyle ağlattı! Ailedeki Gülgün, İfakat, Ferit, Seyran, Sultan meğer...

Hikayesi ve oyuncu kadrosu ile 1. bölüm itibariyle ilgi gören dizi Yalı Çapkını hakkında ortaya atılan yeni iddialar sosyal medyayı salladı. Ünlü psikiyatr ve yazar Gülseren Budayıcıoğlu'nun kaleminden çıkan Yalı Çapkını dizisinin hikayesi meğer gerçekmiş!

Giriş Tarihi:
Takvim Logo

Yalı Çapkını dizisi hakkında tüm bildiklerinizi unutun! Başrollerini Afra Saraçoğlu ve Mert Ramazan Demir'in paylaştığı sevilen diziye dair söylenenler ağızları açık bıraktı. Cuma akşamları izleyicisiyle buluşan dizi için Gülseren Budayıcıoğlu 'Hikayesi gerçek' açıklaması yapmıştı. Seyran, Pelin ve Ferit arasında gelişen olaylar Korhan yalısında sürekli kaosa neden oluyor. Budayıcıoğlu kendisine gelen ve hikayeyi anlatan kişinin Ferit olduğunu daha önce açıklamıştı. Peki Yalı Çapkını kimin hikayesi? Hangi aileyi anlatıyor? Hizmetçi Seyran'ın çocuğunun babası kim? İşte şoke eden detaylar...

Takvim Logo

Ünlü psikiyatr ve yazar Gülseren Budayıcıoğlu'nun kaleminden çıkan Yalı Çapkını dizisinin hikayesi meğer gerçekmiş!

YALI ÇAPKINI 21. BÖLÜM 2. FRAGMANI | TIKLA İZLE

Takvim Logo

Budayıcıoğlu dizinin konusuyla ilgili, ''Bu Yalı Çapkını'nın hikayesi benim çok sevdiğim bir hikaye. Tabi ki gerçek bir hikayeden alındı. Her karakterin ayrı bir hüznü ve sıkıntısı var.

Takvim Logo

Bakalım siz hangi karakterlerle empati yapacaksınız. Ben en çok Seyran ile ablası Suna'yı kendime yakın görüyorum. Benim de kardeşimle ilişkim böyle yakındı. Halanın, evdeki anne Esme'nin, Suna'nın kaderi başka.'' dedi.

Takvim Logo

Ünlü psikiyatr, hikayenin gerçek sahiplerini ise etik kurallar nedeniyle paylaşmadı. Ancak sosyal medya kullanıcıları ortaya attıkları iddialar ile kafaları karıştırdı. Gelelim detaylara...

Takvim Logo

Hikayenin Kral Kaybederse isimli Gülseren Budayıcıoğlu romanından uyarlandığı iddia edildi.

Takvim Logo

FERİT'İN SONUNU DUYUNCA ŞOK OLACAKSINIZ!

Yalı Çapkını dizisinde Ferit, her ne kadar Seyran'la evlenmiş olsa bile çapkınlıklarına kaldığı yerden devam ediyor. Hayatında istemediği bir adamla evlenen Seyran ise önce sevgilisine "Beni kaçır" dedi ama sevgilisi buna cesaret edemedi.

Takvim Logo

İddiaya göre ilerleyen bölümlerde bir başına kalan Seyran, Ferit'in kendisini aldattığını duyunca Ferit'i terk ediyor. Hayatı boyunca hiç reddedilmemiş ve el bebek gül bebek yetiştirilmiş olan Ferit ise terk edilince hayatının dibini görüyor. Önce iflas ediyor, sonra ise intihar etme noktasına geliyor.

Takvim Logo

Gülseren Budayıcıoğlu'nun Kral Kaybederse kitabından esinlendiği iddia edilen Yalı Çapkını dizisinde narsist bir kişinin nasıl çöktüğünü seyirciler her bölüm daha net bir biçimde izleyecek!

Takvim Logo

DİZİDEKİ KARAKTERLER VE YAŞANANLAR GERÇEK Mİ?

Budayıcıoğlu, hikayeleştirdiği insan öykülerinden doğan dizilerine yönelik yorum ve eleştirilerini topluca yanıtladı. Hürriyet'teki köşesinden seslenen Budayıcıoğlu, şöyle konuştu:

"Son yıllarda okur sayım arttıkça, üstelik kitaplardan bazıları da televizyonlarda dizi olunca bizim insanımız beni daha çok tanır oldu. Önceleri buna çok sevindim çünkü o kitapları yazarken, televizyon dizilerinin yapımında aktif olarak çalışırken, amacım hep bizim insanımıza biraz daha yakın olabilmek, onları ruhsal açıdan kendileriyle barıştırabilmek, sorunlarına ışık tutabilmek, uzaktan da olsa ruhlarına biraz olsun sevgiyle dokunabilmekti. Belki de daha önemlisi bizim insanımızı psikiyatriyle tanıştırabilmekti."

Budayıcıoğlu'nun yazısında öne çıkan mesajları şöyle:

Takvim Logo

"BEN TIP DOKTORUYUM"

"Ben aslında bir tıp doktoruyum. Altı yıllık tıp fakültesi eğitiminden sonra, beş yıl da psikiyatri ihtisası yaptım. Yazarlığım, 2004 yılında, hastalarımın bana çok yakından tanıttığı ülkemizin konuşulmayan, üstü kapatılan gerçeklerini öğrenmem, bizim insanımızın psikiyatriden yardım almaya ne kadar çok ihtiyacı olduğunu keşfetmemle başladı."

Takvim Logo

"ŞİDDETE 'DUR' DEMEK İÇİN GAYRET ETTİM"

"Ülkemizde, son yıllarda özellikle kadınlarımıza ve çocuklarımıza yönelen şiddeti durdurabilmek için yazılar yazdım, konferanslar verdim, şiddetle mücadele eden kadın derneklerinin seminerlerine katıldım, en çok da şiddetin nerelerden kaynaklandığını, ailelerin bu konuda bilinçlenmesinin ne kadar önemli olduğunu anlatmaya çalıştım. Son kitabımda da bir taciz hikâyesi yazdım, taciz ve tecavüz mağdurlarının yaralarını hafifletmeye çalıştım."

Takvim Logo

"ŞİDDET GÖRDÜĞÜNÜ ANLASINLAR"

"İstedim ki çok duygusal, üzülmeye, acı çekmeye çok açık olan bizim insanımız, özellikle de kadınlarımız bir an önce kendileriyle ve yaşadıkları sorunlarla yüzleşsinler, kendilerini keşfetsinler, ülkemizde yaşananları bilsinler, bunları sadece onların değil, pek çok kadının yaşadığını, çok acı çektiğini, şiddet gördüğünü anlasınlar."

Takvim Logo

"MÜCADELE ETMEKTEN ÇEKİNMESİNLER"

"İstedim ki anne babalar çocuklarına, özellikle de kız çocuklarına daha özenli davransınlar, çocukluk acılarının daha sonra kaderimizi nasıl kötü etkilediğini bilsinler. Ülkemizin çok sevdiğim çocukları, gençleri, kadınları, erkekleri daha fazla acı çekmesin. Bu acılara nasıl dur diyeceklerini, kendilerini nasıl yeniden inşa edebileceklerini öğrensinler. İnsanlarımız ülkemizin gerçekleriyle tanışsınlar, kapalı kapılar ardında yaşananları, konuşulmayanları, kol kırılsa da yen içinde kalanları görsünler, duysunlar, saklamasınlar, konuşmaktan korkmasınlar, birbirlerini bilsinler. Bunlarla mücadele etmekten çekinmesinler.

Takvim Logo

"MÜCADELE ETMEKTEN ÇEKİNMESİNLER"

"İstedim ki anne babalar çocuklarına, özellikle de kız çocuklarına daha özenli davransınlar, çocukluk acılarının daha sonra kaderimizi nasıl kötü etkilediğini bilsinler. Ülkemizin çok sevdiğim çocukları, gençleri, kadınları, erkekleri daha fazla acı çekmesin. Bu acılara nasıl dur diyeceklerini, kendilerini nasıl yeniden inşa edebileceklerini öğrensinler. İnsanlarımız ülkemizin gerçekleriyle tanışsınlar, kapalı kapılar ardında yaşananları, konuşulmayanları, kol kırılsa da yen içinde kalanları görsünler, duysunlar, saklamasınlar, konuşmaktan korkmasınlar, birbirlerini bilsinler. Bunlarla mücadele etmekten çekinmesinler.

Takvim Logo

"RUHSAL HASTALIKLARI HERKES TANISIN"

"İster kendilerinde ister yakınlarında olan ruhsal hastalıkları ve sorunları anlasınlar, bunun bir hastalık olduğunu, bir tedavisinin bulunduğunu bilsinler ki bir an önce çaresine baksınlar. Sadece iyiyi değil, kötünün de nasıl kötü olduğunu bilsinler, anlasınlar ki ülkemizde kötüler azalsın. Bununla da yetinmedim, bu tür hastalık ya da sorunların, geçmişte yaşanan hangi olaylar ya da durumlara bağlı olduğunun da defalarca altını çizdim. Televizyon dizileri, kitaplar, çektiğim videolarla her birine tek tek ulaşmaya çalıştım."

Takvim Logo

"HASTALARIMA HEP ZEVKLE, ÇOK ÖZENEREK HİZMET ETTİM"

"Son olarak hasta dosyalarından senaryo yazdığım, Hipokrat yeminimi unuttuğum, bunu sırf bol para kazanmak için yaptığım, bana gelen hastaların sırlarını ifşa ettiğim, doktor bile olmadığım, dört yıllık psikoloji mezunu olduğum, etik olmayan şeyler yaptığım şeklinde medyadaki haberleri görünce çok üzüldüm doğrusu. Bu güne kadar hastalarıma hep zevkle, çok özenerek hizmet ettim. Türkiye coğrafyasında yaşayan hemen her kesimden insanın doktoru oldum ve bununla hep gurur duydum. Yıllarca bazen yüz yüze, bazen telefon görüşmeleriyle izledim onları. Belki psikiyatrik yardım aldığını çevresine söylememiştir diye, yıllardır bana gelen insanları yolda gördüm, restoranda gördüm, onlar selam vermedikçe selam vermedim.

Takvim Logo

"KİMSENİN SIRRINI ASLA İFŞA ETMEDİM"

"Kimsenin sırrını asla ifşa etmedim. Hasta dosyalarının başkaları tarafından görülmemesi, okunmaması için azami dikkat sarf ettim. Gerçek hikâyeleri, onları kimsenin tanımayacağı şekle getirip öyle yazdım. Buna çok özen gösterdim. Önemli olan hikâyenin özüydü, verdiği mesajdı, bunu kimin yaşadığı önemli değildi zaten ama yaşananlar gerçekti. Bugüne kadar tek bir hastam bundan rahatsız olmadığı gibi, bana o kadar çok güvendiler ki, yazdığıma değil, en çok yazmadığıma kızdılar."

Takvim Logo

"TÜM DÜNYADA YAZILIYOR"

"Bu kitapları, ülkemizde de çok okunan Amerikalı ünlü psikiyatrist Irvin Yalom'un kitaplarını okuduktan sonra yazmaya karar verdim. Irvin Yalom, kendi insanlarının hikâyelerini, kendi odasındaki terapi seanslarını yazmıştı o kitaplarda, ben de çok beğenerek okumuştum. "Keşke biri de bizim insanımızı, onun ruh halini ve sorunlarını yazsa" dedim. Acaba o ben olabilir miydim? Bu güne kadar hiç kitap yazmamıştım ki...Ha gayret, uğraş, çalış, belki sen de yazabilirsin" dedim kendime. Bizim insanımızın da bunları anlamaya çok ihtiyacı olduğunu, uzun, çok uzun yıllar içinde öğrenmiştim zaten. O ilk kitabı yazabilmek için kaç yıl uğraştım, gündüzleri çalıştığım için kaç günler, aylar, yıllar uykusuz kaldım, biliyor musunuz? Hiç tıbbi terim kullanmadan, tamamen soyut bir tıp dalında, herkesin okuyabileceği, okuyunca anlayabileceği bir kitap kaleme alabilmek gerçekten kolay olmadı."

Takvim Logo

"HİÇ ÜMİDİM YOKTU"

"Üstelik bu kadar tecrübesiz bir yazarın yazdıklarını insanların okuyacağından da hiç ümidim yoktu ama okudular. Onlar okudukça ben daha çok yazdım ve artık insanımıza sevgiyle dokunabilmek, bilmediklerini bildirmek, öğrenmediklerini öğretmek, anlamadıklarını anlatmak benim yaşam amacım haline geldi...
Tam 45 yıldır psikiyatristim. Önce tek tek hasta bakarak, sonra ruhsal sorunları konu eden hikâyeler, romanlar yazarak, şimdilerde ise konuşarak, anlatarak, hikâyelerimden uyarlanan televizyon dizilerinin senaryo danışmanlığını yaparak halkımıza hizmet etmeye devam ediyorum."

Takvim Logo

"SEVİNÇTEN İÇİM İÇİME SIĞMIYOR"

"Önceleri tek tek insanlar otururdu benim kırmızı odamdaki koltuğa. Her hastam gülümsemeye başladığında, denizden bir kum tanesi daha çıktı derdim. Şimdi odam çok genişledi, koltuklar çoğaldı ve her birine, çok sevdiğim, sevgisine, merhametine, yardımseverliğine hayranlık duyduğum, bizim insanlarımız oturuyor. Ve ben, onlara hizmet etmekten gerçekten gurur duyuyorum. Kitaplarım daha çok okundukça, hikâyelerimden televizyonlara uyarlanan dizilerin reytingleri arttıkça, okuyanlardan ve izleyenlerden gelen birbirinden güzel, birbirinden duygulu, çok samimi mesajları gördükçe sevinçten içim içime sığmıyor. "Aferin Gülseren" diyorum kendime, daha çok çalış, daha çok yaz... Yaz ki denizden çıkan kum taneleri zamanla öyle çoğalsın ki kocaman tepeler olsun. "

Takvim Logo

Öte yandan Yalı Çapkını dizisinin gerçekte kimin hikayesi olduğu bilinse de sır gibi saklanıyor.

Takvim Logo

Sosyal medyada ise gerçekte kimin ailesi olduğu hakkında bir çok iddia ortaya atılıyor.

Takvim Logo

HİZMETÇİ SULTAN DETAYI

Yalı Çapkını dizisinde Sultan'ın, Ferit'in eşi Seyran'a "Oğlumdan uzak dur, yeter bana." demesi üzerine çocuğun Ferit'ten odluğu düşünülmeye başlandı.

Takvim Logo

Sultan'ın Ferit'i çocukluğundan beri birlikte olmaya çalışması, dengeleri alt üst etmişti. Birçok kişi bu anlardan hemen sonra "Sultan, Ferit'i çocukluğundan beri istismar ediyor belli ki", "Bu kadarı da pes", "Sultan, Ferit'in belli ki uzun süredir sevgilisi" yorumlarında bulundular.

Takvim Logo

SAFİYE SOYMAN'IN HAYATI ÇIKTI! 'ABLAMA DİYE GELİP BENİ İSTEDİLER...'

Armağan Çağlayan'ın programına konuk olan Soyman, programda oldukça ilginç açıklamalarda bulundu. Programda kendisinin de çocuk gelin olduğunu ifade eden ve aynı zamanda görücülerin ilk önce ablasına geldiklerini itiraf etti.

Takvim Logo

ÖNCE ABLAMI İSTEMEYE GELDİLER

"13 yaşında evlendirildim, bir dizi var hani… Ablamı istemeye gelip beni görünce bana yöneldiler ablamın nişanlı olduğunu duyunca o zaman kardeşini isteyelim dediler. Yaşımı büyüttüler öyle evlendim"

Takvim Logo

HAKİM BU ÇOCUK GELİN DEDİ

"Babam, 'Kız diyeceğine gelin desinler' dedi. Yaşımı büyütmek için gittikleri hakim 'Bu çocuk gelin bakamıyorsanız ben bakayım' dedi. Babam yerin dibine girdi ama yalancı bir şahit buldu ve beni evlendirdi"

Takvim Logo

İNAT EDİP OKUDU MESLEK SAHİBİ OLDU

"Bana hazır ekmek düşmanı dedi. İyi ki söylemiş bunu, bu sayede hırs yaptım ve böyle oldum. Ortaokula gitmek için her gün sınavlara gidiyordum, çocukları kapıcıya bırakıyordum. Önce ortaokulu bitirdim sonra on parmak diploması aldım. Adalet Bankası döneminde bir iş sınavına girip devlet memuru oldum"

Takvim Logo

Soyman o dönemden sonra radyoya girmek için de sınavlara girdiğini ve bu şekilde kariyerini ilerlettiğini açıkladı.

Takvim Logo

GÜLGÜN'ÜN SIR KÜPÜ SONUNDA ÇATLADI: 'GELİN OLMADAN ÖNCE...'

Dizinin son bölümlerinde Ferit, babası Orhan ile İfakat'ın yasak aşkını öğrenmişti. Seyran ise bu yasak aşka daha önceki bölümlerde şahit olmuştu.

Takvim Logo

Seyran ile Gülgün arasındaki tartışmaların bazılarında Seyran her defasında Gülgün'e imalarda bulunuyordu. Hatta bir keresinde Ferit'e o kadar sinirlenmişti ki, öfkesine hakim olamamış ve Gülgün'e, ''Size diyecek bir şey bulamıyorum. Arkamda duracağınızı sanmıştım. Şu yaptığınıza inanamıyorum, ne desem bilemiyorum.

Takvim Logo

Başka şeylerin de üstünü örtüyor musunuz böyle, görmezden geliyor musunuz?'' diye sorarak, aslında Gülgün'e Orhan ve İfakat'ın yasak aşkını bilmesine rağmen sustuğunu ima etmişti.

Takvim Logo

19. bölümde de Ferit ve Gülgün Pelin için tartıştı. Ferit'in Pelin'i eve getirmesi Seyran'ın evden gitmesine neden oldu. Gülgün de, ağlayarak Ferit'e şu sözleri sarfetti:

''Oğlum, sevgi böyle bir şey değil. Seven insan bunu kabul etmez. Takıntı bu, sevgi değil. O kızın psikolojisi de hiç iyi değil.''

Takvim Logo

Gözde Kansu'nun canlandırdığı Gülgün karakterinin bu sözleri ise kafaları karıştırdı. Dizinin takipçileri ''Acaba Gülgün de Seyran'ın yaşadığını mı yaşadı. O yüzden mi susuyor ve Orhan ile İfakat'ın yasak aşkını bilmesine rağmen susuyor?'' , ''Gülgün'ün Orhan'ı sevip sevmediği de belli değil zaten. Hiç aşk evliliği gibi durduyor. Daha birbirlerine yakın durduklarını görmedik.'' şeklinde yorumlarda bulundu.

Takvim Logo

Gülgün'ün Korhan ailesine gelin olmadan önce Seyran'ın ki gibi bir olay yaşamış olabileceği düşünülüyor. Öte yandan Gülseren Budayıcıoğlu'nun '' Her karakterin ayrı bir hüznü ve sıkıntısı var.'' sözleri de akıllara gelince Gülgün'ün hikayesi daha çok merak edildi.

Takvim Logo

YALI ÇAPKINI GÜLGÜN KİMDİR?

Orhan'ın karısı, Ferit ve Fuat'ın annesi. Orta sınıf bir ailenin kızı olarak dünyaya gelmiştir. Üniversitede mimarlık okurken Halis Ağa'nın oğlu Orhan'a uygun görmesi sonucu hiç tanımadan Orhan'la evlenmeyi kabul edip okulu bırakmıştır. Zamanla kendini çok geliştirmiş ve ailenin vitrin gelini rolünü üstlenmiştir. Gülgün, yaşanılan olaylarla yüzleşmekten kaçınan, ne olursa olsun görmezden gelmeyi seçerek hayatına devam edebilen bir kadındır.

Takvim Logo

İFAKAT'IN KOCASI KİM?

İfakat'ın Orhan ile yasak aşkı son bölümlere damga vururken, izleyici İfakat'ın kocasının kim olduğunu merak etmeye başladı.

Takvim Logo

Sosyal medyada yer alan iddialara göre; İfakat ve kocası tanışmadan hemen önce Orhan'la birlikte bir aşk yaşıyorlarmış ama Orhan'ın abisi İfakat'ı isteyince Orhan sessiz kalmak zorunda kalmış.

Takvim Logo

Orhan'ın abisi ölünceye kadar İfakat'la Orhan'ın sık sık birlikte olduğu da yine iddialar arasında yerini alıyor. İfakat'ın ailesinin bu durumdan haberi olduğu için kabul etmediği, bu yüzden konakta kocası ölse bile kalmaya devam ettiği de yine iddialar arasında yerini alıyor.

Takvim Logo

YALI ÇAPKINI İFAKAT KİMDİR?

Korhan ailesinin dul kalmış büyük gelini. Çok genç yaşta Halis Ağa'nın uygun görmesiyle yalıya gelin olarak gelmiştir. Daha yirmili yaşlarının başında bir trafik kazası sonucu hem kocasını hem de karnındaki bebeğini kaybetmiştir.

Takvim Logo

Üstüne kayınvalidesinin de kalbi bu yaşananlara dayanamamış ve aile peş peşe acı kayıplar yaşamıştır. Halis Ağa, oğlunun emaneti olarak gördüğü İfakat'in yaralarını sarmış onu yalının hanımı olarak konumlandırmıştır. İfakat, ailenin çıkarlarını her şeyden ve herkesten önemli görür. Korhan soyadına leke gelmemesi için, yapabileceklerinin sınırı yoktur.