ABD hangi gizli silah üzerinde çalışıyor? İnsansız hava aracını devre dışı bırakmak için yeterli

ABD, eylül ayında, yeni stratejik bombardıman uçağı B-21 Raider'in ilk prototipinin montajına başladı. Northrop Grumman şirketinin geliştirdiği uçağın, 2025 yılında hizmete girmesi bekleniyor.

Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
Takvim Logo

B-21 Raider bombardıman uçağı

Yeni uçağın dış tasarımı B-2 Spirit hayalet uçağını andırıyor. Her iki projenin temelinde, "uçan kanat" tasarımına göre yapılan ve iç bölmelerde füze veya bomba taşıma yeteneğine sahip ses hızının altındaki ve radara zor yakalanan uçak kavramı yatıyor.

Uçağın temel görevlerinden biri, düşmanın hava savunma hedeflerini yok etmek.

Takvim Logo

Birçok özelliği gizli tutuluyor. Bilinen özellikleri:

- 3.800 km yakıt ikmali yapılmadan savaş yarıçapı

-9.000 km'den fazla yakıt ikmali ile savaş yarıçapı

-12.5 ton Toplam ağırlığı 12.5 tona varan silah ve ek donanım ile havalanabilecek

-500-600 milyon dolar tek bir uçağın fiyatı

Takvim Logo

Columbia sınıfı nükleer denizaltı

ABD ayrıca Columbia sınıfı stratejik nükleer denizaltı projesi üzerinde çalışıyor. ABD bütçesine 6.2 milyar dolara mal olacak denizaltının yapımına 2021'de geçilmesi planlanıyor.


Hizmet süresi yaklaşık 42 yıl, üstelik reaktörler hizmet süresi boyunca yakıt yenilemeden çalışabilecek. Yeni nesil araçların Ohio sınıfı denizaltıların yerine geçmesi bekleniyor.


Takvim Logo

Columbia sınıfı denizaltının özellikleri:
-170 metre Uzunluk

-13 metre Genişlik

-20.800 ton Su altı taşırma suyu

-16 adet Trident II D5 balistik füze Silah

Takvim Logo

Bell 360 Invictus savaş helikopteri

ABD hava-uzay üreticisi Bell, ekim ayı başında, Bell 360 Invictus savaş helikopteri projesini tanıttı. Helikopter, ABD ordusunun FARA (Future Attack Reconnaissance Aircraft/ Geleceğin Saldırı Keşif Uçağı) programı kapsamındaki yarışmaya katılacak.

Yeni aracın, AH-64 Apache helikopterini yerini alması bekleniyor. Yeni helikopter, saatte 306 kilometreye varan üstün hız özelliklerine sahip Bell 525 Relentless sivil nakliye helikopteri temelinde geliştiriliyor.

Takvim Logo

Griffin II hafif tank
Ağır Abrams tanklarının şehir ortamında aşırı hantal ve yavaş olduğu görüldü. Piyadelere destek için daha kompakt ve hareketli araca ihtiyaç var.

General Dynamics şirketi eylül ayı sonunda, Griffin II hafif tankın maketini sergiledi.


Yeni tankın savaş ağırlığı, koruma ve diğer özelliklere bağlı olarak 35 ilâ 38 ton arasında değişecek. Yeni tank, 120 mm namlulu yivsiz top, iki adet makineli tüfek ve modern ateş kontrol sistemi ile donatılacak.

Griffin II'in başlıca rakibi, BAE Systems şirketinin modernize ettiği M8 Armored Gun System tankı. Her iki hafif tankın karşılaştırmalı testi 2020-2021 yıllarında yapılacak. Seri üretimine en erken 2025'te başlaması bekleniyor.

Takvim Logo

PHASER elektromanyetik top

ABD Savunma Bakanlığı ve Raytheon şirketi, eylül ayı sonunda, PHASER elektromanyetik top prototipinin teslimi ile ilgili anlaşma imzaladı. Şirket, böyle bir silah geliştirdiğini 4 yıl önce açıklamıştı.
Elektromanyetik topun prototipi, test çalışmaları sırasında 33 insansız hava aracını başarıyla vurmuştu.


Topun elektromanyetik dalga yayıcısı, 25 kilograma varan ağırlıktaki hava hedeflerinin elektroniğini devre dışı bırakma yeteneğine sahip. Hedefe kilitlenmek için zamana ihtiyacı olan lazer silahtan farklı olarak elektromanyetik darbe 1 mikrosaniyenin üstünde bir frekansla yayılıyor.

Bu, insansız hava aracını devre dışı bırakmak için yeterli.


Takvim Logo

Ülkelerin birbirinden ilginç gizli silahları

Bu harfler, ABD'nin en gizli askeri projelerinden biri olan "High Frequency Active Auroral Research Program" isminin baş harfleridir. Adından görüldüğü gibi yüksek frekansla ilgili bir projedir. Ayrıca HAARP, yüksek frekansta yüksek enerji çıkışları ile iyonosferin ısıtılması ve burada birtakım değişimler yapılarak etkilerinin incelenmesi için başlatılan bir projedir.

HAARP, iyonosferin özelliklerini ve davranışlarını araştırmak için Alaska Üniversitesi ile ortak yürütülen bir proje sonucunda kuruldu. Günümüzde Pentagon tarafından kontrol edilmekte ve ABD ordusunun hizmetindedir.

Projenin kurulu olduğu Alaska'da, 180 adet dev anten vardır. Bu antenler ile üretilen manyetik dalgalar, yetkililerin yaptığı açıklamalara göre; "Gelebilecek füzeleri havadayken imha etme, toprağın altında incelemeler yapma, denizaltı gemileriyle haberleşmeyi kolaylaştırma ve atmosferin durumuna müdahale etme" gibi işlevleri vardır.

HAARP PROJESİ NEREYE KURULDU?
Projede kullanılan frekans aralığı, 2.8-10 MHz arasıdır. Çıkış gücü ise resmi kaynaklarda 3.6 Gigawatt olarak belirtilmesine karşılık 10 Gigawatt'a çıkarılabileceği açıklanmaktadır. Bu enerji dünyadaki en büyük radyo vericisi ünvanını, tesise kazandırmaktadır. Böylelikle merkezin 1 saat boyunca çalıştırılması durumunda Hiroşima'ya atılan atom bombası kadar enerji ortaya çıkaracağı hesaplanmıştır.

HAARP, çok ilginç bir yerde konuşlanmıştır: Alaska-Gakona. Tesis, Gakona'da askeri üssün yakınlarında ve kimsenin girmediği özel bir alanda tesis kuruldu.

Takvim Logo

HAARP PROJESİ İÇİN NEDEN ALAKASYA SEÇİLDİ?
İki temel amacı vardır: Birincisi Alaska dünyadaki elektromanyetik kuşakların özel bir kesişim bölgesinde bulunmaktadır. Dünyanın elektromanyetik alanlarına müdahale edebilmek için en iyi yerdir. İkincisi ise insanlardan uzak, korunması kolay ve gözlerden mümkün olduğunca uzak bir yer olmasıdır. Gakona da yer alan bu merkezde 21 metre yüksekliğinde 180 adet kule üzerinde ''cross dipol'' anten inşa edilerek kuruldu.

ABD'NİN GİZLİ SİLAHI: HAARP! YAPAY DEPREMLER OLUŞTURUYOR, İKLİME MÜDAHALE EDİYOR TIKLA VE İZLE

PROJENİN FİKRİ TESLA'YA MI AİT?
HAARP projesi, ilk olarak Sırp asıllı ABD'li bilim adamı Nikola Tesla tarafından başlangıç düzeyinde oluşturuldu. Tesla, atmosfere düşük düzeyde manyetik dalgalar gönderilerek güçlü bir enerji oluşturduğunu keşfetti.

Tesla, yapay deprem deneyini New York'taki laboratuvarında gerçekleştirildi. 'Elektromanyetik Dalgalar'ın mucidi Tesla, bu dalgaları kullanarak 5 şiddetinde bir deprem yapmayı başardı. Tesla'nın başarısı New York Times'ta yayımlandı. Elektromanyetik dalgaların bilinmeyen etkileri yüzünden Tesla hoş karşılanmadı ve Tesla'nın önü kesildi.

Takvim Logo

TESLA ETKİSİ NEDİR?
Specula dergisinin Ocak 1978 baskısında, "Tesla Etkisi" adı verilen ve birçok bilim adamını inanılmaz bir şekilde etkileyen makale yayınlandı. Makaleye göre, belirli frekansların elektromanyetik sinyalleri Dünya'nın kendisinde sürekli dalgalar oluşturmak için Dünya'dan gönderilebilirdi.


DÜNYADAKİ EN BÜYÜK RADYO VERİCİ ÜNVANI
HAARP'ın kurulu olduğu bölgeye herhangi bir uçağın yaklaşması yasaktır. Elektromanyetik dalgalar üzerine çalışmalar yapılan bölge uçaklar için yüksek derecede tehlikelidir. Herhangi bir uçağın yaklaşması durumunda kurulu olan antenler faaliyetlerini otomatik olarak durdurmaktadır.

HAARP sistemi tam 180 kablodan oluşur ve toplamda 36 Milyon Watt enerji açığa çıkarır. Bu enerji, dünyadaki en büyük radyo vericisidir.

Takvim Logo

HAARP İLE NELER YAPABİLİR?
Yeraltındaki Enerji ve Maden yataklarını ortaya çıkarma,

İklimleri kontrol edebilme,

Suni Deprem oluşturma,

Radar ve Uyduları kontrol edebilme,

Nükleer patlama oluşturabilme.

Ozon tabakası ile oynanabilir,

Okyanus dalgalarını kontrol edebilir,

Kutupları eritebilir.

Takvim Logo

HAARP İNSAN ZİHNİNE NE YAPIYOR?
Proje, olası savaşlarda kullanılabilecek en önemli silahlardan biridir. Bu nedenle birçok ülke bu projenin çalışmalarının durdurmasını talep etti. Proje aynı zamanda canlılar üzerinde büyük kayıplara yol açmaktadır.

HAARP'ın ürettiği ELF sinyalleri, davranışsal, sinirsel bozukluklar, dokuda tahrip, katarakt, metabolizma değişiklikleri, bağışıklık sisteminin çökmesi gibi canlılar üzerinde tehlikelere yol açabilir.

Takvim Logo

HAARP DEPREMİ TETİKLEYEBİLİR Mİ?
Evet, iki şekilde tetikleyebilir. Birincisi; uygun frekanstaki elektromanyetik dalgalar yerin altına enjekte edilerek yapılabilir. İkincisi ise depreme hassas bir bölgede radyasyon yaymayan belli güçte nükleer patlama oluşturularak, fay hattının harekete geçirilmesi ile yapılabilir. Çatışma ölçeği teknikleriyle, dev sürekli dalgalar, hedeflenen bir yerde depreme sebebiyet vermek için kullanılabilir.

Fizik profesörü Georgiy Vasiliyev, HAARP projesi hakkında şunları söyledi:

''HAARP istasyonu tam güçle çalıştırıldığında, 1 saatte 3.5 megawatt elektrik enerjisi tüketiyor. 14 hektarı kaplayan 22 metrelik 180 dev anten üzerinde göklere yükselen enerji plazma kümesi oluşturuyor. HAARP çalıştırıldığı günden bu yana, Dünya'nın değişik bölgelerinde iklim anormalleri gözlemlenmeye başladı. Kar yağması gereken yerleri güneş kavururken, Afrika'da kar yağışları gözlemlenmekte. Bu tuhaf olgular genelde küresel ısınmaya fatura ediliyor. Ama bize göre anormallerin asıl sorumlusu Pentagon'un HAARP sistemidir." dedi.

Takvim Logo

HAARP'IN AMAÇLARI NELERDİR?

1- Atmosferdeki termonükleer araçları kontrol edecek elektromanyetik vuruşları gerçekleştirmek.

2- Denizaltılar ile haberleşmeyi kolaylaştırmak. Bu haberleşme ELF (Extremely Low Frequency) ve VLF (Very Low Frequency) dediğimiz 30 Hz - 30 kHz civarında çalışmaktadır. ELF'nin yan etkileri bilindiğinden mevcut ELF vericileri ile HAARP vericileri değiştirilmek istenmektedir.

3- Radar sistemlerini geliştirmek.

4- Çok geniş bir alanda ABD ordusunun haberleşmesini sağlamak.

5- Cray ve EMass süperbilgisayarlarının yardımı ile yer altının tomografik haritasını çıkarabilmek.

6- Petrol, doğalgaz ve mineral yataklarını tespit etmek.

7- Cruise füzesine benzer alçak irtifadan uçan füze ve hava araçlarını havada imha etmek. Sadece bunları yapması bile projenin ne kadar ileri bir seviyede olduğunu gösterir ki HAARP projesi karşıtı bilim adamları bu açıklamaları buzdağının görünen yüzü olarak değerlendirip, gerçeğin aslında çok farklı olduğunu dile getirdi.

Takvim Logo

ELF DALGASININ TEHLİKESİ NEDİR?
HAARP projesinde, güçlü vericilerin yaklaşan bir hava aracını algıladığı anda otomatik olarak kapandığı söylenmektedir. Gerçekte ise, HAARP tarafından yayınlanan ELF dalgaları üst atmosferin 'ayna' yansıtıcısına zıplamakta ve sonra da yeryüzüne geri dönerek HAARP vericilerinden binlerce mil ötedeki yerlere çarpmaktadır.

Takvim Logo

HAARP TESİSİNİN EN ÖNEMLİ CİHAZI
HAARP projesinin en önemli ve en meşhur cihazı, iyonosferik araştırma aracıdır. Bu cihaz, yüksek frekans bandında çalışan yüksek güçlü bir radyo vericisidir. Cihaz ile iyonosferin limitli bir bölgesi uyarılabilir. IRI adı verilen bu cihazlar ile iyonosferi anten gibi kullanarak düşük frekanslı elektromanyetik dalgalar yaratılabilir ve zayıf kuzey ışıkları benzeri parlamalar elde edebilir.

Takvim Logo

DEPREM ARTIŞLARI TESADÜF MÜYDÜ?
Dr. Peter Beter, Rusların 1977 yılında Filipinler'in çevresindeki denizlerin derinliklerindeki çukurlara fizyon fizyon süper bombaları yerleştirdiğini belirtti. Dr. Beter, Filipinler'in dev Pasifik Tektonik Tabakası'nda "anahtar kara" pozisyonunda olduğuna inanıyordu, iddiaya göre Rusya zaten daha önceden Pasifik Okyanusu'nun diğer bölgelerine depreme yol açabilecek güçlü denizaltı silahları yerleştirdi. Dr. Beter, kasıtlı olarak yapılan şeyin, gerilimin yüksek seviyelere ulaşabileceği Filipinler hariç, Pasifik tabakasındaki gerilimi azaltmak için olduğuna inanıyordu.

Bu teknik 1976'daki Tangshan depreminde kullanılmış mıydı? Washington Post'un 30 Ocak 1981 baskısında, 1979 yılında dünyada 56 önemli deprem olduğu ve 1980 yılında yıllık rakamın 71'e yükseldiği yazıldı. Tesadüfi bir şekilde, 1980 yılında hem Rusya, hem de Birleşik Amerika'daki ELF vericilerinde bir artış oldu.

Takvim Logo

HAARP ASKERİ BİR PROJE MİDİR?
ABD Hava Kuvvetleri ile donanması HAARP'ı birlikte idare etse bile, yetkililer HAARP'ın askeri amaçlar için tasarlanmadığını söylemektedir. Ayrıca üniversitelerin birliği tarafından geliştirilen bir araştırma tesisi olduğunu savunurlar. HAARP projesinin resmi sitesinde yer alan bilgilere göre, iyonosferik araştırmalar ile ilgili şu açıklama yapıldı. ''Teknolojik inovasyonların keşfedilmemiş potansiyeli bizlere yer altındaki objelerini tespit etme ile denizin ya da yerin derinlerinde iletişim kurabilmemiz konusundaki uygulamaları tavsiye etmektedir.'' denilerek projenin meşrulaştırılması istenmiştir.

Kaynak: Fikriyat.com

Takvim Logo

İŞTE ÜLKELERİN GİZLİ SİLAHLARI
Rusya'nın Japonya'ya 1905 yılında ağır bir şekilde kaybettiği savaşın ardından, Dünya devletleri tarafından Japonya büyük bir güç olarak görünmeye başlandı. Birinci Dünya Savaşı'nda İtilaf Devletleri tarafında yer alan Japonya, Versay'da yok sayılmasının ardından bulunduğu tarafı değiştirdi

Takvim Logo

1930'lardan itibaren Nazi Almanyası'nın müttefiki olan imparatorluk, Pasifik'te saldırgan bir tutum göstermeye başladı. Bu durum, daha ilerleyen zamanlarda Birleşik Devletler ile anlaşmazlığa düşmesine sebep olarak, imparatorluğun çökmesine kadar gidecekti.

Takvim Logo

Hem endüstriyel olarak, hem de teknolojik olarak daha üstün bir düşman ile karşı karşıya olduğunun farkında olan Showa Japonya'sı, hızını arttırmaya karar verdi. Bu amaç için de Japon İmparatorluk Ordusu, özellikle intihar saldırılarına yönelik, gelişmiş geleneksel silahlar ile donatıldı. Öyle ki, bu silahların arasında biyolojik ve kimyasal savaş silahları da bulunmaktaydı. Japon askeri planlamacılarının Cenevre Protokolü'nü önemsemedikleri ve hatta yasaklanan silahları özellikle etkili buldukları da söylenmekte.

Takvim Logo

FU-GO BALON BOMBALARI

Japonya, WWII, İkinci Dünya Savaşı, gizli, silah, savaş
Naziler V2 roketlerini İngiliz Kanalı üzerinden ateşlerken, Japonlar da kendi "intikam silahlarını" üretmekteydiler. Askeri tasarımcılar, kıtalar arası füze geliştiremediklerinden dolayı, balon bombaları fikrini kullanmayı tercih ettiler.

Takvim Logo

Bu fikrin çalışabilmesi için, Birleşik Devletler'e doğru jet rüzgarları üzerinden yaklaşık olarak 8.000 km boyunca ilerleyecek, yangın bombaları ile donatılmış balonlar üretildi. Bu silahların amacı, Kuzeybatı Pasifik bölgelerinin üzerinde patlayarak, büyük çaplı orman yangınları çıkartmak ve böylelikle Birleşmiş Devletler'in sahip olduğu insan gücünü bölmek idi.

A.B.D. hükümeti, bu balonlarla ilgili haberleri, düşmanı cesaretlendirmemek adına gizli tuttu ve A.B.D. halkı ancak savaş bittikten sonra balonlardan haberdar oldular.

Takvim Logo


Sen Toku Class Mega Sub (denizaltı)

Japonya, bu devasa savaş araçlarından savaş sırasında üç tane üretti ve bu araçlar, geleneksel şekilde enerji üreten en büyük denizaltı rekorunu ellerinde tutmaktalar.

Takvim Logo

Japonya'nın Pasifik Okyanusu egemenliği planını desteklemek amacını taşıyan bu denizaltılar, Panama Kanalı'na saldırmak için üretilmişlerdi.

Denizaltılar, üç adet Aichi M6A1 uçağı veya 800 kg'a kadar bomba taşıyabiliyordu. Uçaklar, ön kulede yer alan mancınıklarla havalanmaktaydı ve yüzeye çıktıktan sonra 45 dakika içinde harekede geçebiliyorlardı.

Takvim Logo

Bu denizaltılarda Almanlar'dan ilham alınarak üretilen ve radar ile sonar sinyallerini emen kalın, lastik benzeri bir kaplama da bulunmaktaydı. Savaş, bu denizaltılar kullanılamadan sona erdi ve 1946'da I-400 A.B.D.'ye teslim edilerek Hawaii açıklarında batırıldı.

Takvim Logo

UNİT 731 VE BİYOLOJİK SİLAH KULLANIMI

1937'den savaşın sonuna kadar, Japonlar pek çok biyolojik silah üzerinde araştırma yaptılar. Bu silahların arasında basil bombası ve veba yaymak için kullanılan pire bombaları da bulunmaktaydı. Japon İmparatorluk Ordusu'nun Unit 731 adlı bölümü, gizli bir şekilde biyolojik ve kimyasal savaş araştırma ve geliştirme bölümü olarak görev almaktaydı ve pek çok hastalığı, insan denekler üzerinde test etmekteydi. Japon askerleri, bu bombaları kullanarak özellikle Çin'de pek çok bölgeye saldırdılar.

Takvim Logo

California State Üniversitesi'nde görev alan tarihçi Sheldon H. Harris'in söylediğine göre, deneyler sırasında 200.000'den fazla Çinli hayatını kaybetti. Ayrıca Harris'in çalışmasına göre, savaşın sonlarına doğru hastalıklı hayvanlar serbest bırakılarak, Harbin bölgesinde 1946 ile 1948 yılları arasında en az 30.000 kişinin hayatını kaybetmesine sebep oldu. Bazı Japon araştırmacılar bu sayılara karşı çıkmaktalar ancak kesin bir sonuca ulaşmak pek kolay değil.

Takvim Logo

Tarihçi Antony Beevor'un söylediğine göre, Japonlar bu silahları Pasifik'teki Amerikan askerlerine karşı kullanmayı ve hastalık taşıyan balon bombalarını ABD'ye göndermeyi planlıyorlardı. Hatta 1945 yazında, hastalık taşıyan pireleri San Diego üzerine bırakacak bir kamikaze planı da bulunmaktaydı.

Ayrıca, Unit 731'in komutanlarının, A.B.D. ordusu ile biyolojik savaş sırlarını paylaşma karşılığında dokunulmazlık hakkına kavuştuklarını da belirtmekte fayda var.

Takvim Logo

FUKURYİ İNTİHAR SALDIRISI GİYSİLERİ

Bu özel dalgıç giysileri, Japon Özel Saldırı Birlikleri için, ana adaların düşman tarafından ele geçirilmesini engellemek adına tasarlanmışlardı. Bu giysiler, 5 metrelik bir bambu sopaya bağlı olan ve 15 kg patlayıcı taşıyan mayınlara sahiplerdi.

Takvim Logo

Dalgıçlar, 9 kg ağırlığında kurşun ile dibe batırılarak, suyun altında 6 saate kadar 5-7 metre derinliğinde yürüyeceklerdi. Dalgıçlar, bir düşman gemisinin gövdesine ulaştıklarında patlayıcıları patlatarak, kendilerinin de ölümü ile sonuçlanan bir saldırı düzenleyeceklerdi.

Bu giysilerin savaşta kullanılıp kullanılmadığı belli değil ancak, A.B.D. çıkartma araçlarının ve bir mesaha aracının intihar yüzücüleri tarafından saldıra uğradıklarını gösteren raporlar bulunmakta.

Takvim Logo


"Purple" Şifreleme Makinesi

İkinci Dünya Savaşı'nın en ünlü şifreleme aracı Almanya'nın Enigma Makinesi olabilir ancak tek şifreleme aracı o değildi. 1937 yılında, Japonlar "97-shiki O-bun In-ji-ki" veya "97 Alfabetik Daktilo" adlı bir ürünü geliştirdiler ve Japon takvimi yılı 2597 ile adlandırıldı. Ürün, kod adı olan "Purple" (Mor) ile daha yaygın bir şekilde tanınmakta.

Takvim Logo

Cihaz, iki daktilo ve 25 karakterli alfabetik denetim santraline sahip bir elektrikli rotor sisteminden oluşmaktaydı. İlham aldığı Enigma cihazında da olduğu gibi, şifrelenmemiş bir yazı, normal bir şekilde girilebilmekteydi. Ancak cihazın en önemli gelişimi, kullandığı ikinci elektrikli daktilo ile şifrelenmiş mesajı bir kağıt üzerine yazabilmesiydi. Bu yüzden de cihazı kullanmak için sadece bir kişi yeterliydi.

Japonların şifreyi her gün değiştirmesinden dolayı da, şifre çözücüler, mesajlarda belirli bir desen bulamamaktaydı. Alberto Perez'in belirttiği üzere, "kontrol santrali 6'lı çiftler olarak bağlanabilen 25 bağlantıya sahipti ve bu da 70.000.000.000.000 olası düzenleme yaratmaktaydı."

Takvim Logo

YOKOSUKA MXY-7 OHKA KAMİKAZE UÇAĞI

Savaş ilerledikçe, Japonların intihar saldırısı teknikleri de gelişmeye başladı. Öyle ki, sadece bu amaç için üretilen uçaklar da bulunmaktaydı. Yokosuka MXY-7, roket ile itilen bir hava aracıydı ve 1944 Eylül ayında ilk kez kendini gösterdi. Japonlar, bu uçağın üretimi için mümkün olduğu kadar az önemli malzeme kullanmaktaydı ve uçağın üretimi oldukça temeldi.

Takvim Logo

Savaş sırasında Ohka, bir Mitsubishi G4M'nin gövdesinin altında taşınarak hedefe yaklaşıyor ve bu noktada serbest bırakılıyordu. Düşüş sırasında pilot, mümkün olduğunda hedefe doğru süzülmeye çalışarak roketleri ateşliyor ve hedefe çarpıyordu.

Takvim Logo

Bu silah, yaklaşık 1.200 kg'lık bir savaş başlığına sahipti ve yüksek hızı sebebi ile, hava-karşıtı silahlar tarafından durdurulması neredeyse imkansızdı. Ancak süzülme evresinde oldukça savunmasız bir durumdaydı ve roketler bir kez ateşlendikten sonra yönlendirilmesi pek mümkün değildi. Her şeye rağmen, en azından bir adet A.B.D. destroyer gemisinin bu silah ile batırıldığına eminiz.

Takvim Logo

Mitsubishi J8M (Shushi) Önleme Uçağı

Eğer bu uçağın, Alman Messerschmitt Me 163 Komet'e benzediğini düşünüyorsanız, pek yanılıyor sayılmazsınız.

J8M1'in, gelişmiş Nazi hava aracının lisanslı üretilmiş bir kopyası olması gerekiyordu ancak Almanlar, çalışan bir uçağı Japonya'ya iletmeyi başaramadılar. Alman Komet'ini taşıyan denizaltı, Japonya yolunda batırıldı. Bunun yerine Japon mühendisler, uçuş kılavuzu ve sınırlı teknik planı kullanarak, ters-mühendislik yöntemi ile gelişmiş bir uçak üretmeyi başardılar.

Takvim Logo


Japonlar, müttefik kuvvetlerin Avrupa'daki bombalı saldırılarını gördükten sonra, benzer bir saldırının Japonya üzerinde gerçekleşmesinden korkarak, bir önleme uçağı üretmek isteğindeydi. Askeri plancılar, böyle bir saldırının an meselesi olduğunu düşünmekteydiler ve B-29 Superfortress'ler, çoğu Japon savaş uçağının ulaşabildiğinin daha üstünde bir noktada uçmaktaydı. Bu yüzden de Me 163, bu sorun için geçerli bir çözüm olarak gözükmekteydi.

Takvim Logo

İncelemek için çalışan bir modele sahip olmamalarına rağmen, Japon mühendislerin ürettiği bir prototip, savaş bitmeden test edildi. 7 Temmuz 1945 tarihinde J8M, ilk uçuşunu Kıdemli Yüzbaşı Toyohiko Inuzuka kontrolünde gerçekleştirdi. Ne yazık ki bu test, facia ile sonuçlandı. J8M1 motorları, dik tırmanış esnasında durarak, uçağın düşmesine ve pilotun ölmesine sebep oldu. Daha sonra 6 prototip daha üretildi ancak bunların hiç biri, savaşın bitiminden önce test edilmedi.

Takvim Logo

O-I SUPER VE ULTRA AĞIR TANKLAR

Japonlar, genel olarak tanklarıyla tanınmazlar ancak savaş sırasında, orta ağırlıklı 97 Chi-Ha da dahil olmak üzere oldukça başarılı tanklar üretmekteydiler. Ancak savaşın ilerlemesi ile beraber, Japonların hedefleri de büyüdü. Öyle ki, Pasifik bölgesinde kullanmak amaçlı süper ağır ve ultra ağır tankların üretimi düşünülmeye başlandı.

Takvim Logo

Bu araçlar, 100-120 ton ağırlındaki gövdelerinde 11 kişilik bir mürettebat bulunduracaklardı. Süper ağır tank, 3 taret, bir büyük top ve iki küçük top ile donatılmaktaydı. Söylenenlere göre, bu tanklardan biri Manchuria'ya gönderilmişti ancak savaş görüp görmediği belli değil.

Gelişmiş deneysel prototip ultra ağır O-I ise, dört tarete sahip olacaktı.

Takvim Logo

KU-GO ÖLÜM IŞINI

Savaşta yer alan diğer ülkeler gibi, Japonlar da bir ölüm ışını geliştirmeye uğraşmaktaydılar. Bir hava aracını yüzlerce kilometre öteden düşürebilecek yoğunlaşmış enerji ışınları, Tesla'nın ilham verdiği, dönemin en büyük çalışmalarından biriydi. Savaş sonrasında A.B.D. ordusunun ele geçirebildiği belgelere göre Japonya, 1939 yılında Noborito'daki laboratuvarlarda çalışmalara başlamıştı.

Takvim Logo

Bilim adamları, bu ölüm ışınını gerçeğe dönüştürebilmek adına yüksek enerjili bir "magnetron (manyetron)" üretmişlerdi ve bir radyasyon ışını üretebilmekteydiler. Fizikçi Sinitiro Tomonaga'nın ekibi, 20 cm çapında 100 kW çıkış sağlayabilen bir magnetron ürettiler. Ancak bu cihaz, bilim kurgularda gördüğümüz ölüm ışınları gibi çalışmamaktaydı. Hesaplamalara göre, eğer bu cihaz düzgün odaklanır ise yaklaşık olarak 1 km mesafedeki tamamen hareketsiz duran bir tavşanı, beş dakikada öldürebilmekteydi...

Takvim Logo

Uçan Tanklar

Japon ordusunun savaş sırasında karşılaştığı en büyük problem, tanklar gibi ağır silahları, bir adadan diğerine aktarmaktı. Bu sorunun çözümü de uçan, daha doğrusu süzülen, tanklar üretmek olarak görülmekteydi.

Takvim Logo

Bu hafif tanklar, ayrılabilen kanatlar ve kuyruk takımına sahiplerdi. Ancak tankın paletleri bu inişten sağlam kurtulamayacağı için, araca ayrılabilir bir çift kızak da eklenmişti. Mitsubishi Ki-21 "Sally" ağır bombardıman uçağı gibi bir hava aracından ayrıldıktan sonra bu tanklar, hedeflerine süzülerek ilerleyecek ve inişten sonra zırhlı bir kara aracı görevlerine başlayacaktı.

Japonlar, Maeda Ku-6 ve Özel No. 3 Uçan Tank veya Ku-Ro da dahil olmak üzere bazı prototipler üretmeyi başardılar. Ancak bu prototipler, savaşa hiç dahil olamadı.

Takvim Logo

Z SUPERBOMBERS PROJESİ

İmparatorluk Japonya'sı, Kuzey Amerika'ya ulaşabilecek bir kıtalar arası bombardıman uçağı arayışındaydı. Japonlar, savaş ilerledikçe Amerika'nın B-29 Superfortress'i gibi bir araca daha çok ihtiyaç duymaya başladılar. 1941 yılında Imperial Japanese Navy tarafından deneysel 13-Shi Attack Bomber tanıtıldı.

Takvim Logo

Bu araç, dört motorlu ve uzun menzilli bir ağır bombardıman uçağı idi. Ancak askeri planlamacılar, daha büyük, ağır ve hızlı bir silah arayışındaydılar. Öyle ki hedefleri, 10.000 metrede her biri yaklaşık 500 kg ağırlığındaki 22 adet bomba ile uçabilecek bir hava aracı idi.

Takvim Logo


Imperial Japanese Army'ye sunulan tasarımların arasında Nakajima G10N ve Kawasaki Ki-91 de bulunmaktaydı. Nakajima G10N, yaklaşık 75 metre kanat genişliği ve 45 metre uzunluğa sahipti ve sahip olduğu her biri 5000 hp olan altı motor ile 7.500 metre yüksekliğinde saatte 590 km gibi bir hıza ulaşabilmekteydi. Öyle ki, Nakajima Aircraft Company, bu uçak için motorları üretmeye bile başlamıştı ancak 1994 Temmuz ayında, kötü giden savaş şartları yüzünden Project Z'nin iptal edilmesine karar verildi.

Takvim Logo

SOVYETLER'İN GİZLİ PROJELERİ

Soğuk savaş sırasında birçok casusluk romanı ve filmi Sovyetler Birliği'nin hazırladığı gizli teknoloji projelerini konu almıştı. İşte bu senaryolara esin kaynağı olan gerçek projeler....

Bartini Beriev VVA-14 (1970'ler)

Dikey olarak kalkabilen Sovyet uçağı.

Takvim Logo

Uzay gemisi gibi görünen Bartini Beriev VVA-14, zamanınn en sıradışı uçaklarından biriydi.