Moody's, Türkiye'nin kredi notunu "Ba1"den "Ba2"ye ve not görünümünü "negatif"ten "durağan"a revize ettiği açıklamasında, ekonomik değerlendirmelere de yer verdi.
Türkiye'nin dinamik bir ekonomiye sahip olduğu belirtilen açıklamada, "Moody's Türkiye'nin potansiyel büyüme oranının, hükümetin yüzde 5 büyüme beklentisine karşın yüzde 3,5-4 olduğunu öngörüyor." ifadesi kullanıldı.
Ülkenin mali gücünün benzer ekonomilere göre daha iyi durumda olduğuna işaret edilen açıklamada, Türkiye'de kamu borcu-gayrisafi yurt içi hasıla oranının 2017 sonunda yüzde 28 olarak gerçekleşmesi tahmininde bulunuldu. Bu oranın "Ba1" notuna sahip diğer ülkelerde ise ortalama yüzde 46 civarında seyrettiği belirtildi.
"DIŞ KIRILGANLIKLAR AZALIRSA NOT YÜKSELEBİLİR"
Kredi derecelendirme kuruluşunun, Türkiye'nin "Ba2"ye revize edilen kredi notunun dış kırılganlıklarla baskılandığını vurguladığı açıklamada, "cari açığın kayda değer ve sürdürülebilir şekilde düşürülmesi, bankacılık ve özel sektörün dış borçlarına yönelik vadelerin uzatılması gibi dış kırılganlıkları azaltacak değişiklerin not üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturabileceği" kaydedildi.
Moody's, Türkiye analistinin artık Avrupa Birliği (AB) dışından raporlama yapacağı gerekçesiyle not değerlendirme takviminde Türkiye'ye yönelik potansiyel tarihlere geçen seneden beri yer vermiyor.
DURAĞANDAN NEGATİFE İNDİRMİŞTİ
Moody's geçen yıl Mart ayında Türkiye'nin kredi notu görünümünü ekonomik büyüme görünümünün zayıflaması, kurumların gücünü yitirmeye devam etmesi ve ülkenin iç ile dış mali yapısı üzerindeki baskıların artmasını bahane ederek "durağan"dan "negatif"e indirmiş, Ba1 olan kredi notunda ise değişiklik yapmamıştı.
"DEMEK Kİ DOĞRU YOLDAYIZ"
Sabah Ekonomi yazarı Prof. Dr. Kerem Alkin skandal karara sert tepki göstererek "Moody's indirime neden olarak "Reel sektör, büyüme,istihdamı destekleyici para politikası uygulamayacaktınız. TCMB reel sektörü bitirecek ölçüde sert para politikası izleseydi notu düşürmezdim' demiş.İtibarı sıfır bir not indirimi. Demek ki doğru yoldayız.
Moody's'in not indiriminin gerekçelerinde, FETÖ ile mücadelede kurumların yeniden yapılandırılmasını zafiyet olarak göstermesi ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin öngörülebilirlik ve etkinliği aşındıracağını iddia etmesi her anlamda akla zarar bir durum ve büyük saygısızlık.
Moody's'in rating değerlendirmeleri için takvim açıklamaması ve cuma günü piyasaların kapanışını beklememesi uluslararası teamüllere de aykırı. Türkiye'nin Zeytin Dalı Harekatı'nı büyük bir başarıyla yürüttüğü dönemde not indirimi manidardır.Mali disiplin başarımıza adeta hakaret.
Moody's'in rating değerlendirmesindeki ifadeleri, Türkiye'nin Devlet idaresine yönelik hadsiz ve maksadını aşan yorumlar kabul edilemez. Bir ülkenin siyasi ve ekonomik bağımsızlığına dil uzatmak, bu kuruluşların ne noktaya geldiği ve siyasallaştıkları noktasında yeterli ipucudur. Bu derecelendirme kararı tam anlamıyla skandaldır" dedi.
