Babadan acı itiraf!

Konya'da boş bir binada kullanılmayan derin dondurucuda yaşları 4 ile 11 arasında değişen 4 kardeşin cesedinin bulunmasının ardından bir aile dramı ortaya çıktı.

Giriş Tarihi 31 Ağustos 2010, 00:00 Güncelleme 31 Ağustos 2010, 12:22
Babadan acı itiraf!

İÇİNDEKİLER

Dört çocuğun ölü bulunmasının ardından ailesinin evinde gözyaşları ve ağıtlar dinmiyor. Yaşları 4 ile 11 arasında değişen 4 çocuğunu kaybeden baba Mehmet Ü. (31), yaklaşık 12 yıl önce eşi Nazmiye ile imam nikahıyla birlikte yaşamaya başladığını söyledi.

Resmi nikahı imkanı olmadığı için yaptıramadığını, Saime (4), Aynur (7), Ozan (10) ve Ebru (11) adlarında dört çocukları olduğunu belirten Ü., "Çocuklarımız bizim her şeyimizdi. Çünkü onlar adeta bizlerin dünyasını renklendirmişti" dedi.

Her baba gibi çocukları için seve seve canını verebileceğini ifade eden Ü., şunları söyledi:

"Bizim dünyamız dün başımıza yıkıldı. Çocuklarımı o dolabın içinde öyle birbirlerine yapışmış şekilde görünce ne yapacağımı şaşırdım. Onların cesetlerini kendi elimle çıkarttım. Yavrularımın kendi elleriyle yaptıkları tahta oyuncaklarını görünce daha çok üzüldüm. Çünkü onların oyuncağı bile tahtadandı."

Eşiyle birbirlerini teselli etmeye çalıştıklarını anlatan Üçer, ancak evlat acısını dindirmeye hiçbir gücün yetmediğini ifade etti.

ÇOCUKLARI OKUSUN DİYE AYAĞINA AYAKKABI BİLE ALAMAMIŞ

Çocuklarının okuyup hayatlarını kurtarmasını istediğini ancak ölümleriyle hayallerinin de yarım kaldığını dile getiren Ü., şunları söyledi:

"Ben geçimimi çobanlık yaparak sağlayan bir insanım. Eşimi ve çocuklarımı da alarak doğup büyüdüğüm köyümden ayrıldım. Kulu'daki bir yaylada bulunan besi çiftliğine yerleştim. Çocuklarım çok sıkıldığı için hep birbirleriyle oynamak zorunda kalıyordu. Çünkü çevrede çok fazla ev bulunmadığı için çocuk da yoktu. Bugüne kadar başıma ne geldiyse hep maddi imkansızlıklardan geldi. Ben çocuklarımın iyi şartlarda büyümesi ve okuyabilmesi için 8 yıldır ayağıma ayakkabı bile almadım. Cebimde 1 lira varsa onu harcamaz çocuklarıma verirdim. Ben ve eşim ilkokulu bile bitirememiştik. O yüzden çocuklarımın okuyup hayatlarını kurtarmasını istiyordum. Küçük kızım nedense son üç gündür sabah çok erken saatlerde dahil sürekli yanımıza gelip beni ve eşimi öpüyordu. O zaman bir anlam veremiyorduk. Ancak şimdi çok iyi anlıyoruz"

Baba Üçer, bu yıl yeni okula yazdırdığı 7 yaşındaki kızı Aynur'un okula başlama hazırlığında olduğunu da sözlerine ekledi.

Tavşançalı beldesi Uzunkuyu Mahallesi Ali Ağa Yaylası'nda, dün, Saime (4), Aynur (7), Ozan (10) ve Ebru Üçer (11) kardeşlerin cesetleri, boş bir binadaki kullanılmayan derin dondurucu özelliği olan bir buzdolabının içinde bulunmuştu.

OTOPSİ İŞLEMLERİ SÜRÜYOR

Konya'nın Kulu ilçesine bağlı Tavşançalı beldesinde bir derin dondurucu içinde ölü bulunan 4 çocuğun Ankara Keçiören Adli Tıp Kurumundaki otopsi işlemleri sürüyor.

Yetkililer otopsi işleminin öğle saatlerinde tamamlanacağını bildirdi.

Anne ve babası Ankara'ya gelmeyen çocukların amcası Mustafa Üçer, cenazeleri teslim almak üzere Adli Tıp Kurumunun önünde bekliyor.

Çok yorgun ve üzgün olduğu, zaman zaman ağladığı görülen Üçer, bir telefon görüşmesi yapmak için ayağa kalktığı sırada bayıldı. Üçer, çevredeki vatandaşların yardımıyla ayıldı.

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Üçer, çocukların cenazesini babalarının bulduğunu belirterek, şöyle konuştu:

ŞÜPHELERİM VAR

"3-4 saat dolapta kalmışlar. Çocuklar dolaba nasıl giriyorlar, nasıl sığıyorlar, nasıl kalıyorlar? Mantık dışı. Benim mantığım almıyor. Kapı nasıl kapandı? Bende soru işaretleri var? Çocuklar iki büklüm. Kafaları, boyunları bacaklarının arasında. Çocukların bu dolaba nasıl sığdığına dair şüphelerim var."

Gazetecilerin "Herhangi bir kimseyle husumetiniz var mı?" sorusu üzerine Üçer, "Husumetimiz yok, problemimiz yok. Karıncayı incitmeyiz. Kardeşimin oturduğu yerde başka kimse yok" dedi.

Üçer, bir gazetecinin, "Çocuklar saklambaç mı oynuyorlardı" sorusunu, "Beşinci çocuk yok. Dördü oraya nasıl girdi? Şüphem var" diye yanıtladı.

Mustafa Üçer, çocukların cenazelerinin Konya'nın Cihanbeyli ilçesinin Gölyazı köyünde toprağa verileceğini açıkladı.