"Demokrasinin gereği budur"

TBMM Başkanvekili Meral Akşener'in yürüttüğü oturumda, 4 kadın milletvekilinin başörtüsü ile Genel Kurul'a girmesine ilişkin açılan Usul Tartışması'nda söz alan Arınç, ilk olarak yapılan konuşmaları tek tek dinlediğinin altını çizerek, "Siyasi partilerimizden de olumlu ve olumsuz tepkikler var. Nerede çirkin söz sarf edilecek diye bekleyen insan var bunları boşa çıkarttınız.Tüm konuşmaları dikkatle izledim Meclis'e yakışan budur. Düşüncelerimizi ifade ederken kibar olmak kişisel eleştirde bulunmamak gerekir. Meclis'ten beklenen budur. Meclis'ten böyle olgunluk göstermesini takdirle karşıladım" dedi.

CHP İstanbul Milletvekili Şafak Pavey'in konuşmasına karşı hükümet adına cevap veren Arınç, "Bugün TBMM'yi anlamlı hale getiren sadece Türkiye'nin değil dünyanın dikkatini buraya toplayan herkesin merakla beklediği konu var. Bu konu ifade edildi. Bazı vekil arkadaşlarımız başlarını örtme ihtiyacı duymuşlar. Bu Türkiye'de ilk kez oluyor. Toplumda olumsuz anlamda yüksek tepki yok" diyerek şöyle devam etti:

"Siyasi partilerimizden de olumlu ve olumsuz tepkiler var. Nerede çirkin söz sarf edilecek diye bekleyen insan var bunları boşa çıkarttınız. Tüm konuşmaları dikkatle izledim Meclis'e yakışan budur. Düşüncelerimizi ifade ederken kibar olmak kişisel eleştiride bulunmamak gerekir. Meclis'ten beklenen budur. Meclis'ten böyle olgunluk göstermesini takdirle karşıladım. Bu muhteşem havayı bozmamaya çalışacağız. Sayın İnce'nin bugünkü konunun dışında kalan konuşmasında hükümeti suçlamasına razı değilim suçlamaları kabul etmiyorum. Pavey'in de şüphesiz güzel üslupla konuştuğu ama suçlayıcı ifadelerinin tartışmaya açık olduğunu söylüyorum ve bizi konu alan kısımları kabul etmiyorum.

Bülent Arınç'tan önemli açıklamalar

Artık üniversitelerde kılık kıyafete ilişkin bir sorun yoktur. Çünkü anlayış değişmiştir. Kamuda çalışan kadınlarımıza yönelikler vardı. Bayram öncesi bu yönetmelik askeri, emniyet hariç istedikleri gibi giyinecekler. Şimdi geldiğimiz noktaya bakarsak, ben bu konularda kendisini ortaya koyarak, meclis başkanlığı döneminde eşinin başörtüsü nedeniyle yüzlerce konuşma yaptım. bu bizim bir yaşam şekli oldu. Niye kapılar yüzümüze kapandı. Ama isyan etmedik, dağa çıkmadık. Sabır ettik. Demokrasi kültürünün gelişmesiyle "Böyle olması gerekiyor, demokrasinin gereği bu" şeklinde oluyor. Artık Türkiye'nin geldiği noktada özgürleri öne çıkarmamız lazım.

Sayın İnce, yaptığım konuşmaları gündeme getirdi. Bana atfen yaptığı konuşmalarda söylediği sözler yok. Kendisine yollayacağım. Ama benim başörgütü, laiklik yönündeki tüm konuşmalarım bunun bir özgürlük olduğu yönündedir. Laiklik uygulamaları dünyanın her yerinde farklıdır. Arkadaşlar Genel Kurul'dayız. Heryere giremez, heryere girer. Millet neyse meclis'de odur. Kendi kıyafetleri neyse onunla gelirler. Bazı milletvekilleri İran meclisine döndü diyor. Niye dinleyiciler bazıları türbanlı diye. Bugün burada Cumhurbaşkanımızın eşi de var. Temel insan haklarına karşı gelenler gidecek. Anayasa'da, hukuk da yok. Kadınlar giyimlerine ilişkin hiçbir kanun yok. Ama yönetmelikler var. Hiçbir yönetmelik kanuna aykırı olamaz.

TBMM'de tarihi gün

Arkadaşlar şu tarihten bu tarihe bir gelenek var. Yani burada bir gelenek var diyerek, bunu devam ettirmek için bizim için geçerli değildir. Siyasi simgedir diyorlar. Yakamıza 6 ok, 3 hilal, yada ampül takacağız, ama başındakine itiraz edeceğiz. Yok böyle birşey. Kadınları başı açık yada kapalı olarak kategorize etmek ahlaksızlıktır. Sayın Akşener için beyaz papyon ve frank diyor. Var mı üzerinde yok. İyi ki yok. Böyle bir rüküş kıyafet düşünebiliyor musunuz? Kendileri oturdular düşündüler ve uygun kıyafeti giydiler."