Kurum olarak herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayacak ürünler geliştirmeye çalıştıklarını anlatan Dörtkaşlı, ANKA'nın, en büyük projeleri arasında yer aldığını söyledi.
Bunun test uçuşlarını tamamladıklarını ve seri üretimine yönelik görüşmelerin devam ettiğini dile getiren Dörtkaşlı, "10 uçaklık bir siparişimiz olacak fakat bu sayının artacağını düşünüyoruz. Buna dünyada pekçok ülkenin ihtiyacı var. Dost ülkelerle bunun ihracatına yönelik görüşmeler yapıyoruz. Çok kısa bir süre içerisinde seri üretimini yaparız" şeklinde konuştu.
Dörtkaşlı, ANKA'nın, A, B ve C modellerinin üretileceğine dikkati çekerek, "Buradaki model farklılıkları uçağın performansındaki artış ve görev yüküyle bağlantılı olacak. Haberleşmede birtakım istihbarata yönelik farklı sensörler konabilir ya da radar olabilir. 200 kilogramın üzerindeki taşıma kapasitesini istediğimiz faydalı yükleri koyarak taşıyabiliriz" ifadesini kullandı.
"ANKA'NIN AĞABEYİ"
"ANKA'nın ağabeyi" diye adlandırdıkları ve henüz bir isim vermedikleri bir geliştirme projelerinin olacağına dikkati çeken Dörtkaşlı, dünyada az sayıda olan ve stratejik amaçlı kullanılabilecek bu 5 tonluk uçağın, daha fazla yük taşıyabilme özelliğinin bulunacağını söyledi.
Dörtkaşlı, "ANKA'yı geliştirme sürecinden daha kısa bir sürede bunu ortaya koyarız diye düşünüyoruz. Bununla ilgili olarak Savunma Sanayii icra kararı alındı. Sözleşme görüşmeleri devam ediyor" dedi.
"HÜRKUŞ, İLK UÇUŞUNU YAPACAK"
Türk Başlangıç ve Temel Eğitim Uçağı (Hürkuş) ile ilgili çalışmaların devam ettiğini bildiren Dörtkaşlı, dünyada İsviçre, ABD ve Brezilya'nın sahip olduğu uçağın, kuvvetli bir motor, fırlatma koltuğu ve kendi bünyesinde oksijen jenere edebilme özelliğine sahip olacağını anlattı.
Dörtkaşlı, benzer uçaklardan çok daha üstün bir temel eğitim uçağı olacağını düşündüklerini ifade ederek, "Dünyada özellikle ABD'nin Afganistan ve Meksika sınırındaki konseptinden yola çıkarak hafif hava desteğinde kullanabileceğimiz, mühimmatlar entegre edebileceğimiz bir uçak. Dolayısıyla sınır, iç ve sahil güvenlik konularında kollama ve koruma görevlerinde kullanabileceğimiz bir uçak haline getirmeye çalışıyoruz. Bunun da ilk uçuşunu haziran ayı içerisinde gerçekleştirmeyi düşünüyoruz. Bütün çalışmalarımız o yönde" şeklinde konuştu.
Göktürk-2'nin aralık ayında Çin'den fırlatıldığını anımsatan Dörtkaşlı, Türkiye'nin henüz fırlatma kabiliyetinin olmadığını, bu konuda çalışmaların devam ettiğini söyledi.
"Fırlatma işinde şirket olarak henüz yokuz" diyen Dörtkaşlı, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bizim ilgilendiğimiz tarafı, uyduların tasarlanması ve üretilmesi. Bu manada da gerçekleştirdiğimiz bir yatırım var. Devlet parasıyla yapılan bir yatırım olacak. Hem Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nın haberleşme uydularını yapabilecek hem de askeri amaçlı uyduları üretip test edebilecek. Dolayısıyla Türkiye artık kendi uydusunu tasarlayan, üreten ve test eden bir ülke konumuna geliyor. İnşallah dünyada ilk 20 ülke arasında oluruz diye düşünüyorum. "
Dörtkaşlı, uydu projelerinin devam edeceğini vurgulayarak, "Milli, özgün, sivil ve askeri amaçlı kullanılacak olan helikopterimizi geliştireceğiz. Ekibimiz çıraklık döneminden kalfalık ya da ustalık dönemine doğru gidiyor" diye konuştu.
