Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 28 Temmuz 2016

Gerçek plan!

15 Temmuz darbe girişiminden sonra alınan üst rütbeli isimlere bakıyorum. Şaka gibi...
İçlerinde PARALEL YAPI'ya mensup tek asker gören yok! Darbeyi PARALEL'in yaptığı ortada ama koca koca paşalar bunları göremiyor! Doğal!
Neden bunları yaşadık!
Neden kendi askerimiz insanımıza silah çekti? Ne istiyorlardı? Artık bunları konuşmak gerekiyor.
NATO ya da Amerika, Türk DIŞ POLİTİKASI değiştiği an, yani EKSEN kaydığı an, düğmeye basar!
Ya 15 Temmuz'daki gibi ya 12 Eylül'deki gibi ya da başka bir modelle! Çünkü TÜRKİYE'nin sarsılması bu coğrafyanın hatta ve hatta dünyanın sarsılması demektir. Bunu da önümüzdeki günlerde göreceğiz. 1945'ten sonra hayata geçirilen Amerika-Sovyetler dengesi 1990'da makas değiştirdi. Son dönemde de yerini başka bir dengeye bıraktı!
Yeni dengenin asıl oyuncularından biri şüphesiz ÇİN!
Çin'i kontrol etmek için NATO'nun ve Amerika'nın öncelikle yapması gereken Rusya ile bütünleşmesini önlemekti.
Savaş planı gibi düşünün! Bunu da sadece Türkiye ile yapabilirlerdi. Türkiye onların verdiği role razı olmadığı için kendi senaryolarını harekete geçirdiler.
Yakın zamanda hem de...
Rusya ile Suriye üzerinden sınır ihlalleri, insansız hava aracı, Türkmendağı meselelerinde karşı karşıya geldik. Bizim uçaklarımız düştükten sonra bir RUS UÇAĞINI vurduk. Şimdi yazmakta sıkıntı yok sanırım. Pilotlara "VUR!" emrini veren 8. ANA JET ÜS KOMUTANI TUĞGENERAL DENİZ KARTEPE'ydi.
Aynı emir için destek verip onaylayan da Tuğgeneral Recep Ünal'dı. Emir yerine getirildi. Uçak düştü. Bizi Rusya ile karşı kutuplara ittiler. Operasyon başarılıydı.
Başbakan Davutoğlu neden "Emri ben verdim!" diyordu onu o gün de bugün de anlamıyordum!
Hatta her gün sınırdaki ihlaller Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na rapor ediliyor, ilgili kişiler "Bana ihlal demeyin, vurun kardeşim, vurun!" diye cevap veriyordu! Vuruldu da...
Bu krizle birlikte 7 Haziran seçimlerine gittik. Koalisyon tablosu çıktı!
Görüşmeler netice vermedi. Hükümet kurulamadı. Ama terör başladı. PKK hiç olmadığı kadar kendini gösterdi. Şehirler cephaneliğe döndü. Bombalar, canlı bombalar ve pusularla YÜZLERCE ŞEHİT verdik... Bu TERÖR DALGASI 15 TEMMUZ'un alt yapısıydı! 17-25 Aralık tutmamıştı. O zaman DARBEYE giden yolda milleti ikna etmek için yeni bir metod gerekiyordu. Bu terördü. PKK, CIA işbirliği ile bunu hayata geçirdi.
Boğaz Köprüsü'ne çıkanlar halkı yanında bulacaklarını sanıyordu.
Kuleli Komutanı Çengelköy'deki kadınlara "Memleket cenaze namazı kılarken siz neredeydiniz. Her gün onlarca şehit gelirken neden yoktunuz..." diye bağırıyordu. ALT YAPI BUYDU! Tutmadı!
Amerika'nın Türkiye ile ilgili planları değişmişti. B PLANI devredeydi.
BARONLARLA anlaştıktan sonra her şey yeniden tarif edilmişti sanki! Artık İPEK YOLU önemliydi. Ve buraların TÜRKLER'LE kontrolü sağlanmalıydı.
Tek aktör bizdik... Sınırların dışına taşan bir KOPUŞ yaşanmalıydı. Hem Rusya'nın dağılmasında ROL alacaktık, hem de Çin'in kontrolü için gereken güç olacaktık.
15 Temmuz bunun startını verdi.
Ortada KONTROLLÜ BAŞARISIZLIK ÜZERİNE KURULMUŞ BİR DARBE PLANI VARDI! Başarısızlık isteniyordu! Sadece zamanda hata yapıldı.
Denizcilere KUMPAS davasının iki önemli figürü Tümamiral Mustafa Zeki Uğurlu, Tuğamiral Ali Suat Aktürk için GÖZALTI kararı çıkınca telaş başladı.
YAŞ kararlarıyla tasfiyenin geleceğini öğrenmeleri hiç zor değildi. İkisi bir araya gelince düğmeye bastılar. Uyuyan hücrelerle birlikte hazırlanan planı devre soktular...
Hava Kuvvetleri'nde garip şeyler oluyordu! Mesela 2006 MEZUNLARININ HEPSİ KURMAY oluyordu! Böyle bir şey görülmüş değildi. Bu artık HAVA'nın tamamen onlarda olduğunu gösteriyordu. Bu kadar da değildi üstelik! Bu yapının kilit isimlerinden, belki de en başında yer alan Tuğgeneral Mehmet Partigöç vardı. Genelkurmay Personel Plan Yönetim Daire Başkanı'ydı.
Çok önemli bir koltuğu dolduruyordu!
Bir de Tuğgeneral Serdar Sevgili gibi kritik bir isim daha vardı!
Anlayacağınız kimin KURMAY olacağına, kimin biçileceğine birileri karar veriyordu! Kimse de itiraz etmiyordu! Bu YAPI Ergenekon ve Balyoz'dan daha çok İHBARSIZ MEKTUPLARLA insanları harcadı. Hava Kuvvetleri böyleydi.
Çünkü görevi bırakan asker daha fazla paraya sivil hayatta iş bulabiliyordu. Ama Hamdi Topçu yönetiminde sivile dönen buradaki askerler de budandı! Operasyon devam ediyordu! Hava bitmişti, Deniz de kumpaslarla dize getirilmişti! Askeri liseler ve Harp Okulları olmadık tacizlerle YAPI'dan olmayan öğrencileri uzaklaştırıyordu! Adım adım gittiler! CIA içimizde böyle bir operasyon düzenlerken kimse sesini çıkarmadı!
Çıkaranlar FİTNECİ oldu!
Kimse oyunu anlamıyor, kimse karşılarına çıkamıyordu! Pensilvanya ne diyordu? "Her yere sızın! Bu tamamladıktan sonra düğmeye basacağız..." Bile bile bu oyuna geldik! Allah'tan, büyük bir milletimiz vardı!
Devam...
NATO ve Amerika, Çin'i kontrol etmek amacındaydı. Türkiye rolünü beğenmeyince KÜÇÜLTME KARARI VERİLDİ! Rusya ile, Avrupa ile, Suriye ile, Mısır ile, Kürtler ile sorun yaşıyorduk!
Rüzgar bir anda terse döndü. İçimizde de dışımızda da terör vardı. Planı yapanlar, yani KONTROLLÜ BAŞARISIZ DARBE'yi hayata geçirenler, düğmeye bastı. Sabaha karşı olması planlanan operasyon SIZINTI gerekçesiyle erkene çekildi. Hem tarih hem de saat olarak iki kez öne çekilmişti. Panik burada başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Marmaris'ten alacak operasyonu Hava Tümgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş yönetiyordu! Erdoğan'ı Çiğli'de TESLİM alacak isim de Tümgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'dı. Atalay Filiz'in oğlunu öldürdüğü komutan yani! Tabii darbenin sonuç vermeyeceğini anlayınca emrindeki filoya AKINCI ÜSSÜ'nü vurun talimatını verdi! Yırtmak için!
Amaç Erdoğan'ı mahkemeye çıkarıp itibarsızlaştırmaktı. Ama asıl hedef BAŞARISIZ DARBE girişimiyle ORDUYU çatlatmaktı. Suriye'de ORDU "Esad'ın ve Müslüman Kardeşler'in" diye ikiye bölündü, ortada ülke kalmadı! Bize de aynısı yapacaklardı. Bir yanda Erdoğan'ı seven askerler, diğer tarafta Gülen'i MEHDİ görenler! Ülke çatlayacaktı. Sadece ordu değil sokaklar bile ayrılacaktı. Bizdeki parçalanma İran üzerinden Orta Asya'ya sıçrayacaktı. Türk coğrafyası karmakarışık bir hal alacaktı.
Amaç Çin'i durdurmaktı. Öncelikle KONTROLSÜZ ALANLAR meydana getirilmeliydi. Türkiye DOMİNO etkisi yapacak tek ülkeydi. Buradan başladılar.
Kullanılanlar KÖR'dü! Bunu görmeleri mümkün değildi. Önce biz, sonra Rusya fatura ödeyecekti. Küçük, kontrolü kolay bölgenin üzerinden NATO ve Amerika, Çin'le komşu olacaktı ve operasyon başlayacaktı...
İç çatışma ihtimalini göz önünde bulunduran NATO çok sayıda gemiyi EGE ve AKDENİZ'e gönderiyordu!
AYNI SAATLERDE!
Bu saatten sonra atılacak her adım Washington'u peşinen SUÇLU İLAN eder! Bunu bilirler! Gülen oradayken asla ve kat'a bir operasyon düşünmezler.
Hele Türkiye ile Rusya'nın bir EKSEN oluşturması ihtimali ortadayken!
Bu nedenle biraz akılları varsa ANKARA'nın gönlünü almak zorundalar.
Eğer Ankara-Moskova yakınlaşması gerçekleşir ve Çin de buna dahil olursa AMERİKA tarihinin en zor dönemine girer! Ne olacağını kimse kestiremez!
Amerika akıllıdır! Gelip özür dilemeli ve istediğimizi vermelidir. Aksi bizim için zor olsa da onlar için felakettir!
Karar onların! Çok zordalar!
Kavgayı Boğaz Köprüsü'ndeki (ŞEHİTLER KÖPRÜSÜ) iki tank ve 150 askerle anlayamayız! Geniş düşünün!
Bir büyük savaşın içinden geçiyoruz.
Karşımızdakiler de yanımızda olma ihtimali olanlar da BÜYÜK GÜÇ!
Tarihi Türkiye'nin vereceği karar belirleyecek. Hiç kolay değil.
Darbe bir neden değil, sonuçtur! Devlet, GÜLEN'e DİN ALİMLERİNDEN OLUŞAN bir EKİP İLE CEVAP VERMELİ!
Bakın onların ideolojisi var, bizim yok! Olmayan hep kaybeder! Askerde gördük! Eğer PARALEL'in içi DİNEN boşaltılmazsa işimiz hiç kolay değil. Başını koydukları yastığın çekilmesi şart! Yoksa her uyandıklarında gelip DEVLETİ almak isterler!
UYANAN BİZ OLMALIYIZ!
Benden söylemesi...

NOT 1: Yarın belki ROTHSCHİLD AİLESİYLE bizim DARBECİLERİN ilişkisini yazarız! Bakalım!
NOT 2: Amerika kuvvetle muhtemel SİYASETEN sonuç almak isteyecektir. İçeride siyaseti kaşıyacaktır. Adamları hazır bekliyor zaten!