Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Fötr şapkalı geldi!

Eklenme Tarihi 8 Mayıs 2013
Haftaya şanslı başladım. Umarım hep böyle devam eder... Dün çok önemli bir dostumla yaptığım görüşmeyi burada sizlerle paylaştım. Sanırım kıskanmış olacak ki çok uzun zamandır ortalarda görünmeyen Fötr Şapkalı dostum mesaj gönderip "Bebeğe gel. Kahvaltı seni bekliyor!" dedi...
Bu mesajı aldığımda saat sabahın 06.45'ini gösteriyordu! İçimden "Bu adam hiç uyumaz mı!" diye geçirdim. Nasıl giyinip evden çıktığımı bilmiyorum. Saat 08.30'da beni bekleyen teknenin başındaydı! Lacivert tişörtü, beyaz pantalonu ve turkuaz asası ile çok şıktı! Beni görünce hemen dışarı çıkıp elini uzattı!
Tekneye geçtiğimde tam bir EGE kahvaltısıyla başbaşaydık! Bu kadar yemezdik ama her defasında eksiksiz bir sofra hazırlatırdı! Manzara müthişti! Tabii ben "Bu kez neler anlatacak" diye düşündüğüm için meraktan çatlamak üzereydim!
"Çok uzun zamandır yoktunuz!" diyerek serzenişte bulundum...
Gülümsedi! Ve taşı gediğine koydu:
"Gördüğüm kadarıyla bana gerek kalmamış! Yeni dostlar edinmişsin!"
Rekabetin her türlüsü güzeldi! İşte yine güzel sonuç vermişti!
"Siz ortalarda yoksunuz! Habersiz mi kalalım" diye sordum...
Cevap beklerken babacan tavrıyla "Otur tamam!
Konuşacaklarımız var! Kalemini de çıkar" dedi...
Fincandaki çaydan bir yudum aldıktan sonra bana da anlamsız gelen "Neler oluyor?" sorusunu masanın ortasına bıraktım...
Tekne hareket ederken konuşmaya başladı...
"Dün yazdıkların doğruydu!
Ancak eksikti!"


* Nasıl yani?
Şemdinli tek değildi! En az onun kadar önemli olan KAZAN VADİSİ operasyonu vardı. PKK, askerin buraya hiç giremeyeceğini düşünüyordu. Çok değişik bir alandı! Yıllarca KAYIP çok olur diye girilmedi. Ama akıllı bir planla Kazan dümdüz edildi. Belki de KAZAN'ın intikamı için Şemdinli'ye gelindi!

* Nasıl bir planla?
PKK, Skorsky sesine göre inlerine girer ve çıkardı! İkinci helikopter sesi askerlerin alındığı anlamına gelirdi! Ama orada öyle olmadı! Helikopterlerin taşıdığı askerler onları şaşırttı! Kendilerini güvende hissettikleri bir anda çıktılar! Ancak her taşın altında Bordo Bereliler'in olduğunu bilmiyorlardı! Onlar için felaketti!
Belki 15 yıl girilmedi ama bir girildi, PİR girildi!

* Peki neden Bordo Bereliler?
Orada güç göstermek durumundaydık! İstihbaratlarımız Avrupa'nın bölgeyi koparmak için karar verdiği yönündeydi! Kürtler'i koparıp Kuzey Irak ile bağlayacaklardı! Barzani de hesaba dahildi! Onun da canı tehlikedeydi! Başarılı olsalar sıra ona gelecekti! Bunun önüne geçen PAŞALARIN hakimiyeti ve askerlerin inanılmaz kahramanlığıdır!
Yenilen PKK değil Avrupa'dır! Bunu unutma!

* Anladım! Bölgede neler oluyor peki?
Esad yanlış ata oynadı, şimdi can çekişiyor!

* Açar mısınız?
Londra'daki idolü ....
Ne derse onu yaptı!
Türkiye'yi karşısına aldı. Defalarca söyledik ama ipi Londra'da. Çaresiz sonucuna katlanacak!

* Ama Amerika, Rusya ve Avrupa gitmesini istemiyor gibi?
Bizim dediğimiz olacak! Kısa ve net! Biz ona 10 yıl daha ülkesinin başında kalmasını önerdik! İDOLÜNÜN sözüne güvenip kabul etmedi! Şimdi sona yaklaşıyor!

* Öldürülecek mi? Saddam gibi, Kaddafi gibi!
Yok! SOÇİ'de lüks içinde sessiz bir yaşamı olacak!

* Soçi'ye mi gidecek?
Evet! Ailesiyle birlikte... Tabii bu arada büyük bir hata yapmazsa. Bizim için Esad'ın gitmesi gerekiyor! Dediğimizi yaptıramazsak olmaz! Sözümüzü yemiş oluruz! Hala öyle bir ihtimal yok. İstesek 50 kere götürürdük ama doğal olmasını istedik! Bu saatten sonra gitse de Suriye'de işler düzelmeyecek. Çok yara açtı.

* İsrail olayı nedir?
Özür olayını soruyorsan anlatayım...

* İyi olur...
Obama ilk dönem İsrail'e gitmedi. Ama ikinci dönem gitti! Türk basını "Gördünüz mü, Amerika İsrail'den vazgeçmez" naraları attı!
Oysa Obama "Türkiye olmadan yol alamam. Ya özür dileyin ya da kaderinize razı olun" dedi. Uyardı! Eğer ABD Başkanı İsrail'e "özür" baskısı yapıyorsa bu İsrail'in önemini değil Türkiye'nin vazgeçilmezliğini ifade eder!

* Türkiye ile İsrail dost mu olacak?
Elbette hayır! İngilizler "Devletlerin dostu olmaz, çıkarı olur" der. Bunu uygulayan büyük devlet olur! İki ülke şirketleri yakınlaşacak, devlet düzeyindeki ilişkiler sıfıra yakın bir konuma gelecek.

* Ankara için bölgede hiç mi tehlike yok?
Olmaz mı! Avrupa artık Irak'ı tek parçada tutamayacağını gördü. Kerkük ve Bağdat'ta bombalar patlamaya başladı! Orada çıkacak kıvılcım bölgeyi MEZHEP savaşına götürür!

* Eee?
Şimdi Avrupalı istihbarat güçleri bölgeyi kaşıyor ama en büyük fitili de İstanbul'da hazırlıyor!

* Nasıl?
Irak'ta Sünni-Şii çatışmasını öngördükleri için Türkiye içindeki Aleviler'i hedef haline getirip içeriyi karıştıracaklar! Yani PKK olmazsa Aleviler var! Adamları izliyoruz!
Ama çeşitli kılıklarda insan gönderiyorlar!
Bunu kaşıyacaklar! Türkiye'nin önüne geçmek için farklılıklarımızı kanatmaya çalışacaklar! Önümüzdeki günler sıkıntılı. Her türlü ihtimali düşünüp tedbir alıyoruz!

* O zaman PKK'dan umudu kestiler!
Hayır hayır! PKK'ın üst düzey isimlerinden bazıları "nasıl provokasyon yaparız" diye kıvranıyor! Asker tedbirli olduğu için işleri şimdilik zor! Ama deneyecekler. Bazılarının çocukları Avrupa'da devlet bursuyla okuyor!
Çocukları rehin yani! Duramazlar! Ama sonuç alırlar mı! Zor...
Tepelerindeyiz!
Gerçekten!

* Kasamız dolu mu?
Hiç olmadığı kadar para var! Durmadan da geliyor! 2001 krizinde bir gecede 10 milyar dolar çıkarıp ülkeyi çökerttiler! Şimdi deniyorlar ama olmuyor...

* Ekonomik operasyona kalkışan var mı hala?
Var elbette! (Boğaz'daki bir yalıyı işaretle gösterip "sahibi hiç rahat durmuyor" diyor)

* Takip edildiklerini bilmiyorlar mı?
Bilseler de bağlı oldukları merkez Ankara değil ki! Görevleri o! Hatta geçtiğimiz günlerde bir yabancı istihbaratçı "Sizden nefret ediyoruz ama diş geçiremiyoruz artık" dedi. Ben de "Yakında biz size diş geçireceğiz, bekleyin!" cevabı verdim..
IMF geldiğinde ülke kaybedip onlar kazanıyordu!
Yani içerideki zenginler vasıtasıyla para yine onlara gidiyordu! "İT'le yatan BİT'le kalkar!" sözü bizim için tarih oldu! Şimdi para da, ordu da, güç de bizde... Sıkıntıları bu!

* Peki MİT?
Geçtiğimiz hafta bir Amerikalı gelip "MİT'in bölgede her yere bu kadar hızlı indiğini rüyamda görsem inanmazdım" dedi!
Durumumuz bu! Her yerdeyiz! Şimdi yaptığımız işleri sıralamaya kalksam DİZİ yapmak zorunda kalırsın! Seni düşündüğüm için şunu söylemek istiyorum:
İçeride 324 önemli kişi gözlem altında! İçinde yok yok! Dışarıda ise çok! Rota bölge, hedef her yer! Parola bu!