Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 9 Mart 2013

Esad'ın planı

MİT ekibi İmralı'ya gidip Öcalan'la görüşürken, yani çözüm adına umutla çaba harcarken, CHP heyeti de ikinci kez Suriye Devlet Başkanı Esad'ı ziyaret etti!
Ziyaret çok normal gibi görünse de zamanlama açısından ilginçti!
Neden ilginç olduğu konusuna girmek istemiyorum. Ama CHP heyeti ESAD'la saat 16.00'da görüşürken, bundan tam 1.5 saat sonra da Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ACİL koduyla Cumhurbaşkanı Gül'e çıkıyordu! Bu da benim garibime gidiyordu!
Kemal Bey'in bu görüşmeyi neden istediğini, neler söylediğini, Gül'den ne beklediğini bilmiyoruz!
En azından ben bilmiyorum!
Ama bu yorum yapmama engel değil!
Tarihler 3 Haziran 1977'yi gösteriyordu...
Ülke kan gölüne dönmüştü! Her kesimden vatandaş sokaktaydı. Kimin eli, kimin cebinde belli değildi. Gençler birbirini vuruyor, istikrar kayboluyor, devlet güvenliği sağlayamıyor, ülke elden gidiyordu! Cumhuriyet'in kuruluşundan beri içimize sokulan İKİLİK yine devredeydi! Atatürk ile İnönü arasında başlayan ayrışma ve çekişme Demirel ile Ecevit arasında tavan yapmıştı! İki lider birbirinden nefret ediyordu! Ve bu tarihte, yani 3 Haziran'da rahmetli Ecevit'in TAKSİM'de mitingi vardı!
Ama kısa bir süre önce 1 Mayıs'ta, İntercontinental Oteli'nden açılan ateş sonucu TAKSİM kan gölüne dönmüştü!
34 kişi hayatını kaybederken, 135 kişi de yaralanmıştı! Devlet ateş açanları bir türlü bulamamıştı! Bu nedenle Ecevit'in, Taksim'e çıkması bir RİSK'ti!
Ankara'da bir anda "Ecevit'i vuracaklar" dedikodusu gizliden gizliye yayıldı. MİT birinci elden bilgiyi Demirel'e iletti. Süleyman Bey zordaydı! İki arada bir derede kalmıştı. Ya gidip uyaracak ya da gizleyecekti! Rakibi de olsa görevi gereği Ecevit'i korumalıydı!
Demirel kararını verip "İsterseniz Taksim'e çıkmayın.
Güvenlik zafiyeti yaşanabilir"
diye Ecevit'i uyarmayı tercih etti! Hiram Abas, haberin kaynağının MİT'in içindeki bir ekip olduğunu biliyordu! Operasyon başlattı! Ama içerideki casusları önlemeyi başaramadı!
Demirel'in uyarısıyla daha da alevlenen gerilim sonucu Ecevit, Taksim'e çıktı! Hem de binlerce insanı beraberinde sürükleyerek! O zaman ne Demirel, ne de Ecevit operasyonu görebilmişti!
Amaç ikisi arasında köprüleri tamamen yakmak ve ülkeyi sağ-sol diye ikiye ayırmaktı!
Senaryo tutmuştu!
Geri dönülemez bir yola girilmişti! Adamlar istediği sonucu almıştı!
Darbeye giden yola hep birlikte bir taş daha konulmuştu!
Bunu neden anlattım? Neden eskiye döndüm?
Esad'ın CHP heyetiyle Ankara'ya gönderdiği mesajları dikkatle okudum! Esad kısaca şunları söylüyordu: Fırtına sürerken gemiyi terk etmem mümkün değil. Kriz, Erdoğan ve Katar Emiri için varoluş sebebi. Türkiye sınırının yüzde 25'i PKK, yüzde 75'i ise El Kaide'nin kontrolünde! Suriye ve Irak Kürtleri artık buluşmuş durumda! Kürt Devleti'nin kurulması an meselesi!
Esad diplomatik lisanla şunu söylüyordu!
Ülkemin tamamını elimden çıkarmaya niyetim yok! Madem Türkiye benimle uğraştı. Muhaliflere destek verdi. Ben de buna sessiz kalmayacağım. Bu nedenle ülkemin kuzeyindeki Kürt oluşumunun, Kuzey Irak'taki Barzani güçleri ile buluşmasına tepki göstermeyeceğim.
Hatta onay ve destek vereceğim. Eğer dertleri KÜRT DEVLETİ kurmaksa buna karşı çıkmayacağım. Ben onlarla yaşarım, ama siz içinizdeki KÜRTLER'i ne yapacaksınız! Bu nedenle ben kalacağım, Erdoğan gidecek...
Hatırlarsanız çok önce "Türkiye, Esad Katar'dan gelmesi düşünülen doğalgaza geçit vermediği için köprüleri attı" diye yazmıştım!
Esad o dönem İsrail ve Avrupa'nın baskılarıyla bu operasyondan vazgeçip Ankara'yı açık düşürmüştü! Ankara'nın, cari açık ve enerji gibi hayati sorununu halletmesine izin vermemişti!
Hal böyle olunca da dostluk ortadan kalkmıştı!
Neyse...
Gelelim CHP'nin son ziyaretine!
Yukarıda Esad'ın kafasındaki KÜRT PLANI bölgede en çok İSRAİL'in işine yarıyor! Çünkü Kürtler'in yaşaması mümkün olmayan böyle bir oluşuma imza atması sadece Türkiye'nin Güneydoğusu'nu değil İstanbul'u da etkiler! Kürtler, enerjiyi Suriye'nin kuzeyinden AKDENİZ'e ulaştırırsa Türkiye'nin bölünmesi kaçınılmaz olur!
Bu operasyonla Erbil parlayan yıldız olur, Şırnak, Hakkari ve Diyarbakır elden gider!
Bunu bilmek için KAHİN olmaya gerek yok! Bu plan Kürtler'i çevrelemek isteyen Londra ve Avrupa ile İsrail'in hayali! Yani bir taşla birkaç kuş birden vuracaklar! Kürtler'i kucaklayıp büyümek isteyen Türkiye küçülecek.
Enerji, Avrupa ve İsrail'in kontrolünde kalacak...
Yalnız bunların görmediği önemli iki nokta var... Öncelikle Kürtler'in böyle bir oluşuma kalkması Araplar'la Türkler'i ayağa kaldırır!
Ortadoğu, İsrail belasından sonra bir de Kürt belasıyla tanışmış olur! Belki de 100 yıl sürecek hasarlı çatışmalara yol açar!
Ama benim ikinci olarak dikkat çekmek istediğim nokta daha da etkili!
Esad'ın kafasından geçenleri ANKARA bilmiyor değil!
Eğer Esad, SESSİZ KALARAK Kürtler'i iterse, yani Barzani ile perde arkasında ellerini birleştirirse TÜRK ORDUSU 15 dakikada ŞAM'a gider!
Avrupa akıllı, İsrail akıllı, Türkler APTAL! Öyle mi!
Erdoğan, neden Ergin Saygun'un elini sıktı sanıyorsunuz!
Bence Esad bu kartı masaya sürerse, Rus denizaltısında bile yaşayamaz hale gelir!
Rutubetten ölür! Benden söylemesi...
Ya da başa dönecek olursak ortada hiç böyle bir plan yok!
Esad ve CHP, onlar için yazılan senaryodaki rollerini yerine getiriyor!
Günahını almak istemem ama belki de Kemal Bey inandığı bu senaryo gereği olarak Cumhurbaşkanı Gül'ü uyarma ihtiyacı hissediyor!
Dediğim gibi, bilgim yok!
Sadece yorum hakkımı kullanıyorum...
Bunu yaparken de YABANCILARIN içeriyi karıştırma taktiklerini 40 yıl geçse de unutmuyorum!
Siz de unutmayın, unutturmayın!

NOT: Uzun zamandır peşpeşe gelen operasyonların en önemli amacı "Asker düşmanı hükümet bütün komutanları toplatıyor" düşüncesini oluşturmak ve yaymak içindi! Oysa askerle hükümet arasında hiçbir sorun yoktu! Ama yıllardır içeriyi mesken tutanlar devlete rağmen operasyon yapabiliyordu!