Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 25 Şubat 2013

Mağlubiyet

AK Parti iktidara yeni gelmişti. Taşlar yerine oturmadığı için Ankara'da her kurumdan çatırdama sesleri geliyordu!
Devlet, değişimin işaretini vermişti! Tam o sıralarda 6-7 milletvekili arkadaşla otururken
"Sıkıntılı da olsa değişim gerçekleşecek. Korkmayın! Başörtülü First Lady'lere herkes alışacak!" demiştim! İtiraf etmeliyim ki grubun içinden bana çok inanan çıkmadı!
1 Mart Tezkeresi, darbe planları, eksik kalan suikast girişimleri, gözdağları, tehditler ve benzeri pek çok şey yaşandı Ankara'da!
İnanın pek çoğu daha yazılmadı!
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra gelip ANKARA'ya çöreklenen güç, Türkiye'nin kumandasını kaybetmek istemiyordu! Topal bırakılan Ankara üzerinden, bölgeyi yönetmeye devam etmek istiyordu! Ama yapamadılar! Karşı operasyonlarla yıkıldılar! Çok zor olsa da bu gerçekleşti! Ülke makas değiştirirken vekiller gibi halk da bunu anlamadı! Göremedi! Merkez medya eski masaya çalıştığı için "göstermeme emrini" yerine getiriyordu!
Ancak son 10 yılda hem Türkler'in kendi devletlerine, hem yabancıların Türkiye'ye bakışı tamamen değişti!
İşte Alman Başbakanı'nın çok önemli CEO'larla birlikte gelişi de bunun en güzel işareti!
Almanya, bu ziyaretle "Yeni Türkiye'yi kabul ettiğini" resmen açıklamış oluyor! Merkel, kurulan yeni dünyada yer kapabilmek için Alba Group, Siemens, Lufthansa Airlines, Hitachi Europe, Deutsche Bank, Airbus Operations, Fraport Airport, Hoffmann Fördertechnik gibi devleri beraberinde getirdi!
Peki bu ziyaretin başka anlamları var mıydı?
Elbette vardı...
Büyük savaş bittikten sonra Amerika, Avrupa'ya gelip çöktü. 1950'lerden itibaren Ankara da bu teslimiyetten payını aldı! Zaten karşı koyacak gücü yoktu! Ama Almanya ve Fransa el ele verip Amerikan egemenliğini kırmak için "Ortak Pazar"ı kurdu. Türkiye'ye de KAPIDA BEKLE denildi! Bu kapıda 50 yıl beklenirken Ankara'da biri çıkıp da "Yahu neden burada aşağılanıyoruz! Bize yakışıyor mu?" diyemedi!
Neyse...
Bu iki ülke sanayileşerek Amerika'ya rakip olabileceklerini göstermek istiyordu. Ama Amerika'dan önceki egemen güç İngiltere ise başka bir oyun peşinde koşuyordu! Washington'un karşısına YAHUDİ BARONLARIN yönettiği paraları sahiplenerek çıkıyordu!
Almanya ve Fransa bu nedenle yıllarca İngiltere'yi birliğe davet etmedi! 1970'lerde Londra, Avrupa'nın önemli bir parçası olduktan sonra "Türkiye burada olmalı" seslerini yükseltti! Çünkü Türkiye uzun yıllardır BARONLAR tarafından yönetiliyordu! Kendi emrindeki bir Ankara ile Avrupa Birliği'ni ele geçirmek istiyordu!
Nüfusu kalabalık Türkiye biçilmiş kaftandı! Alman ve Fransızlar bu oyunu gördükleri için yıllarca kapıyı açmadı! Alman ve Fransızlar "paradan para kazanan" bir felsefenin, Avrupa'nın sonu olacağını düşünüyordu! Fikri ayrılık büyüktü!
Ama kimseye kulak asmayan İngiltere dünyanın her yerinde operasyonlara devam ediyordu!
Amerika'daki ULUSAL sermaye de bu FAİZCİLERİN ülkeyi bitireceğini gördü! Bir hamle şarttı! Kanlı, acımasız ve insaf dışına çıkılan bir operasyonla Irak işgal edildi! Enerji yollarının kontrolü kaçınılmazdı! Bunu yapmanın tek yolu da Amerikan askerini bölgeye göndermekti! Ama yetmiyordu! Bir de petrol fiyatları yukarı çekilmeliydi! Zamanla bu da gerçekleşti! Petrol artınca Rusya ve Körfez ülkeleri çuvalla para kazandı! Adeta parayı koyacak yer bulamıyorlardı!
Rusya kendi ihtiyaçlarını karşılıyor ancak ARAP PARALARI güvenli bir liman arıyordu!
Amerika'ya gittiğinde BARONLARIN kucağına düşüyorlardı! En doğru adres İstanbul'du!
2002 seçimleriyle birlikte Türkiye bu oyuna sıkı antrenmanla hazırlandı! İleride yazacağımız çok önemli tuzaklar atlatıldıktan sonra Türkiye sakin bir liman haline geldi! Makas değiştiren Ankara'ya fatura kesmek için paralarını toplayıp giden BARONLARIN yerine Araplar bir fazlasını getirip koyuyordu! Bu nedenle IMF ve faiz lobisi arkasına bakmadan kaçıyordu! Para olunca da alıştıkları hiçbir operasyonu yapamıyorlardı!
Haliyle ülke kendi ritmini bulunca işler çorap söküğü gibi ilerliyordu! Yapılması gereken resmi ideolojinin biraz esnetilmesiydi! Çünkü Araplar'ın burada güvende olması gerekiyordu! Para Araplar'dan, enerji de Kürtler'den gelecekti! Bu yüzden Ankara'nın üzerine giydirilen elbiseye biraz esneklik kazandırıldı! Çünkü "güçlü olan değil uyum sağlayan" yaşıyordu! Müthiş akılla bu yapıldı!
Yetmezdi! Ankara eski Türkiye'nin başkentiydi!
Değişimi işaret eden bir gösterge şarttı! Bu nedenle PARANIN BAŞKENTİ de İstanbul oldu! Para PAYİTAHTA gelmeden önce hazırlıklara başlandı! Şehrin yüzü değiştirildi!
Şantiyeler kuruldu! Gökdelenler yükseldi!
Tek bir engel daha vardı!
O da elinde silahla dağları mesken tutan PKK...
Bitmesi gerekliydi! Kullanım süresi dolmuştu!
Amerika, Avrupa, Barzani teröre destek vererek sonuç alamamıştı! Türkiye, silahla, kanla diz çökmemişti! Çökmeyecekti!
İşte bunu gören Merkel, Türkiye'yi kaybedip "çukura" düşeceğine ORTAKLIK teklifi yapmak için geldi! Çünkü enerjiden uzak kalma ihtimalleri yok! Bölgeye inme bileti Ankara'da! Bu nedenle Avrupa Birliği'ni feshetme pahasına Ankara'ya geldi! Hep dediğimiz gibi OYUNU doğru oynamak yetiyor da artıyor bile!
50 yıldır KAPIDA bekleyen "Türkiye'nin ayağına gelecekler" desek kim inanırdı!
Zaten inanmamışlardı!
Çünkü Ankara'da GAYR-I MİLLİ bir devletin olduğunu bilmiyorlardı!
O yıkılınca gerisi geldi! Doğru hamle maçı kazandırdı!
Kim mi yenildi?
Amerika ve Londra'da faizle dünyayı yönetmeye kalkan ekip!

NOT:
Hz.İsa'yı sadece Peygamber olarak gören Katolik Kiliseleri, Kapadokya'da idi...
Merkel, Alman olmasına rağmen Vatikan'ın lideri Papa Ratzinger'den ayrılıyordu! Bu nedenle ilk geceyi Kapadokya'da geçirerek Müslümanlar'a "Sizin gibi düşünüyorum. Ortak değerlerimiz var" diyordu!