Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 4 Aralık 2012

Çamlıca, Cami ve Uğur Mumcu

Başlığa bakıp da ne ilgisi var diye düşünmeyin. Burası Türkiye'dir, hangi kapının ardında kimin olduğu dışarıdan pek belli olmaz!
Malum son günlerin çok konuşulan konularından biri Çamlıca'ya yapılması düşünülen cami! Herkes bu konuda bir şeyler söyledi.
Kimi "Cami istemeyiz" diye gösteri yaptı, kimi "Cami mi eksik kaldı?" dedi...
Kimi "Neden Çamlıca" sorusunu ortaya attı, kimi de "Olsun arkadaş" şeklinde onay verdi!
Tartışmadan kaçan yoktu!
Ancak çok önemli bir soruyu kimse sormuyordu:
Çamlıca'daki cami ile Yeni Türkiye arasında nasıl bir bağ vardı?
Bu sorunun birçok cevabı var. Ama ben en sevdiğim şıkkı işaretleyip anlatmak istiyorum.
Ama bugüne gelmeden önce 1993 yılına bir daha dönelim... Daha önce yazdık ama yinelemekte fayda var...
Uğur Mumcu bombayla ortadan kaldırıldı, Eşref Bitlis'in uçağı düşürüldü, Turgut Özal zehirlendi.
Adnan Kahveci ters yola girerek canını verdi. Madımak ateşe verildi, 37 insan yandı. Sünni köyü Başbağlar basıldı, 33 kişi yakıldı. Bahtiyar Aydın ortadan kaldırıldı. "Güneydoğu Anadolu'daki gerçekler Türk milletinden gizleniyor" diyen Cem Ersever, bu çıkışının faturasını canıyla ödedi. Mehmet Sincar vuruldu.
Jak Kamhi ölümden döndü. Yekta Güngör Özden ölümle tehdit edildi. Son halka Azerbaycan Devlet Başkanı Elçibey darbeyle düşürülünce tamamlandı!
1993'te yani 12 ayda 13 büyük olay oldu. Bir devlet büyüğünün dediği gibi, Türk devleti kadro dışı bırakıldı. Milli güçler tasfiye edildi...
Mumcu devlette iyi kaynakları olan bir gazeteciydi. Bazen dostlarının yardımıyla elini çok derinlere uzatıyordu. Bulduğu birçok dosyayı da yazıyordu! Aslında Uğur Mumcu içeride sıkışıp kalan DEVLETİN sesini çıkardığı tek kanaldı!
Hem rahmetli Turgut Özal, hem Hiram Abas önemli bilgileri MUMCU ile paylaşıyordu!
Alışverişin büyük bölümü MUMCU'nun yakın oturduğu caminin avlusunda yapılıyordu. Zaten eve gelen YEŞİL bu nedenle suikastın "Tİ CAMİİ'nden" yapılabileceğini söylüyordu! "Tİ" sözünü dalga geçmek için değil, denizcilik terimleri sözlüğünde "HEDEF" anlamına geldiği için seçiyordu! Yani her yerde aranan Yeşil'in eve kadar gelerek caminin isminin değiştirilmesini istemesi boşuna değildi!
Rahmetli MUMCU, PKK'nın içine CIA ve MOSSAD'ın nasıl sızdığını en ince ayrıntılarına kadar öğrenmişti! Yükselen TEK SES o olduğu için bilgiler ona geliyordu. Zaten basında değişmeyen kural işliyordu: YAZANA GELİR!
Derinliklere seyahat eden MUMCU, bizim artık neredeyse her gün yazdığımız BARONLAR KONSEYİ'ni de çözmüştü!
Bu çok tehlikeliydi! Çünkü bu konseyin kuralları dışına çıkan herkes ölüyordu!
Nihat Erim ve Hiram Abas gibi...
Mumcu son yazısında "Kürtler bağımsızlık savaşı yapıyorlarsa, ne işi var CIA ve MOSSAD'ın Kürtler'in arasında?
Yoksa CIA ve MOSSAD antiemperyalist savaş veriyorlar da dünya bu savaşın farkında değil mi?" diye soruyordu! Belki de son sorusu buydu!
Onun ipini çekenler son noktayı CAMİ AVLUSUNDA yani Yeşil'in ifadesiyle Tİ CAMİİ'nde koyuyordu!
Aradan 19 yıl geçtikten sonra CAMİ ile karşılık veriliyordu. Ancak bu kez MUMCU'nun infaz emrini verenlere cevap devletten geliyordu!
BOĞAZ'ın kıyısını TÜRKLER'e kapatan BARONLARIN YALILARININ TAM KARŞISINA, ÇAMLICA'ya cami dikiliyordu!
Yeni Türkiye "Bizi öldürerek yok edemezsiniz" diye haykırıyordu!
En önemlisi de "Tİ" sizsiniz diyordu!
Benden söylemesi...

NOT: İstanbul Boğazı'nda 366'sı tarihi eser niteliği taşıyan 600 yalı bulunuyor. Meraklılara duyurulur!