Tarihi 8 Temmuz 2017

Yol hikayesi

Hayatını işine adamış yaşlı bir işadamı, lüks otomobiliyle, zaman zaman bir tren yolunun altından geçerdi.
O yoldan geçen otomobillere kahyalık eden adama da, gönlünden kopanı bahşiş niyetine uzatırdı.
Yoğun bir iş gününün akşamında, yine yoldan geçerken bu kez kahyayı başka bir role soyunmuş buldu.Kahya yolun kenarındaki çimlerin üzerine sofrasını kurmuş, üç kişilik saz arkadaşıyla akşamı karşılıyordu.
Zengin işadamı, "Benim hayattan alamadıklarımı bu adam alıyor" diye düşündü, kıskandı.
Şoförüne "Sen kenara park et" dedi, otomobilinden inip adamı izlemeye koyuldu.

***
Çimlerin üzerinde peynir ekmekle kendine fasıl ziyafeti çeken yoksul adamın sırları dökülüyordu ortaya.
Yolda bulduğu hayatın bile tadını çıkarıyordu kahya.
Üç kişilik saz arkadaşlarıyla hayatın ritmini tutturmuştu.
"Hayat hiç tanımadığınız insanlara bile tebessüm sunmaktır" diyordu sanki.
Zengin işadamı o kahyanın içindeki mavilikleri gördü.
Kendisinde olmayan bütün renkleri gördüğü gibi.

***
Birkaç dakikalık seyir zevkinden sonra, zengin işadamı kendi hayatını koydu ortaya.
"Benim hayatımda böyle kaç günüm oldu?" diye düşündü.
Hesap kitap üzerine kurulu bir hayatın içinde böyle bir günü hiç yoktu.
O yoksul kahya çimlerin üzerinde lokmaları götürürken, işadamının boğazına yumruk gibi oturdu gerçekler.
Hayat boyu kendi içinde boğulan işadamı gerçeklerinin dışına çıkmıştı da, seslenmek geçti içinden, sesi çıkmadı.
Oysa o çimlerin üzerindeki kahya ışıldayan gözleriyle bağıra bağıra yaşıyordu.

***
İki resim arasında 7 değil 77 fark vardı. Sanayi tipi ilişkilerin çürüttüğü işadamı, halkın içine karışmak gerçeğinin çok uzağındaydı.
İzlediği "yoksul ama mutlu" filmin sonunu beklemeden otomobiline binip evinin yolunu tuttu.

***
Biliyorum ki, yolunun üzerine çıkan o resim işadamının beyninin duvarlarında asılı kalacak.
Parasıyla "yaşıyor numarası yapan" işadamı, dünyanın hırsına yetişmek için koşarken.
Bir bakmış ki yol bitmiş olacak.

Onlar artık kedi değil
İçlerine garip katkılar katılmış mamalarla beslenen kedilerin, önceki gün dördü bir olmuş, küçük bir hayvanla oynaştığını gördüm.
Önce kirpi yavrusu zannedip duruma müdahale etme ihtiyacı duydum.
Sonra baktım ki küçük bir fare yavrusu. Doğanın yasalarına karışmamam gerektiğini düşündüm ama o küçücük fare yavrusu dört kediye posta koyuyordu. Ve dört kedi o fare yavrusuyla baş edemeden çekip gittiler.
Mamalarla beslenen kedilerin genleriyle oynandığının resmini geride bırakıp.

Mutluluk Takvimi
Kimsenin zamanını çalma.
Kahvenin kokusunu içine çek.
Her şeyi kalbinle yap.
Minyatür gol oyna.

Doğarken anamı
Hayatta beni
Ağlattı yıllarca
Yalancı dünya
Ha bugün ha yarın
Deyip de beni
Aldattı yıllarca
Yalancı dünya

Yaşamak denen şey
Üç günlük rüya
Geride kalanlar
Yalan ve riya
Mutlu edecekti
Beni de güya
Uyuttu yıllarca
Yalancı dünya

Hakkı YALÇIN