Kısırlık dünyanın sonu değil

Süslü bir bebek odasının ortasında boş bir beşik vardır. Bahar, birçokları için yeni yaşam demektir. Bununla birlikte, nüfusun yüzde 15'i için bahar üzüntünün tetikleyicisidir, sembolik doğurganlığının bu insan alt kümesi için geçerli olmadığını hatırlatır. Mary G. Barret'in 16 Ekim tarihli yazısı...

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 16 Ekim 2020 Güncelleme 16 Ekim 2020, 07:00
Kısırlık dünyanın sonu değil

İÇİNDEKİLER

Süslü bir bebek odasının ortasında boş bir beşik vardır. Bahar, birçokları için yeni yaşam demektir. Bununla birlikte, nüfusun yüzde 15'i için bahar üzüntünün tetikleyicisidir, sembolik doğurganlığının bu insan alt kümesi için geçerli olmadığını hatırlatır. Altı veya yedi çiftten biri kısır etiketine sahiptir. Doğurganlık sorunları ile mücadele eden anne babalara şu mesajları verebilirim:

Umudunuzu kaybetmeyin. Başlangıçta planladığınız rota olmasa bile, her zaman ebeveyn olmanın bir yolu vardır.
Duygusal destek için, sizin için geçerliyse, manevi topluluğunuzla iletişime geçin.
Bütüncül yaklaşımlar dahil olmak üzere her türlü tıbbi müdahale konusunda kendinizi eğitin.
Bu aşamada kendinize bebek duşlarına ve küçük çocuklarla yapılan etkinliklere giriş izni verin.
Tedavilere ara verme ve sadece dinlenip iyileşme için kendinize izin verin. Kişisel bakım da önemlidir.
Yalnız değilsin. Bu çağda çocuk doğurma yaşı ilerledikçe, gitgide daha fazla çift aynı sorunlarla karşılaşmaktadır.
Tıbbi ve duygusal kaynakları tüketmişseniz, taşıyıcı annelik, evlat edinme veya koruyucu annelik olasılıklarına açık olun.
Müdahalelere ne zaman son vereceğinizi bilmeye istekli olun ve hayatın olduğu gibi ortaya çıkmasına izin verin. Yine, umudunuzu kaybetmeyin.

İLİŞKİ TERAPİSTİ / MARY G. BARRET