Yasin Suresi okunuşu Türkçe meali: Yasin Suresi Türkçe oku! Yasin Suresi fazileti nedir?
Yasin Suresi okunuşu Türkçe meali vatandaşlar tarafından sorgulanıyor. Mübarek Berat Kandili gecesinde Yasin Suresi okumak isteyeler Yasin Suresi Türkçe okunuşunu sorguluyor. Yasin Suresi fazileti nedir? Hadis kaynaklarında Hz. Peygamber'den Yâsîn sûresinin faziletine dair nakledilmiş sözler yer alır. Bunlardan biri şöyledir: 'Her şeyin bir kalbi vardır; Kur'an'ın kalbi de Yâsîn'dir' (Tirmizî, 'Fezâilü'lKur'ân', 7; Dârimî, 'Fezâilü'l-Kur'ân', 21; krş. Müsned, V, 26). Yasin Suresini bu mübarek gecede okumak isteyenler için Yasin Suresi okunuşu ve Türkçe meali…
Yasin Suresi fazileti nedir? Yasin Suresi okunuşu Türkçe meali arama motorlarında sorgulanıyor. Yasin Suresi Türkçe oku! İslam alemi için son derece önemli olan Berat Kandili gecesinde ibadetler yerine getirilecek ve dualar okunacak. Yasin Suresi de bu mübarek gecede okunacak dualardan birisi. Peki, Yasin Suresi okunuşu Türkçe meali nedir? "Yâsin sûresi Kur'an'ın kalbidir, Fâtiha sûresi Kur'an sûrelerinin en faziletlisidir, Âyetü'l-Kürsî Kur'an âyetlerinin efendisidir, Kul hüvellahü ahad sûresi Kur'an'ın üçte birine denktir." (Ahmed İbni Hanbel, Müsned,V, 26)
YASİN SURESİ ARAPÇA VE TÜRKÇE OKUNUŞU
1. Yâsîn.
2. Vel Kur'ân-il hakîm.
3. İnneke leminel mürselîn.
4. Alâ sırâtın müstakîm.
5.Tenzîlel azîzirrahîm.
6. Litünzira kavmen mâ ünzire âbâühüm fehüm ğâfilûn.
7. Lekad hakkaIkavIü alâ ekserihim fehüm lâ yü'minûn.
8. İnnâ ceaInâ fî a'nâkihim agIâIen fehiye ilel ezkâni fehüm mukmehûn.
9. Ve ceaInâ min beyni eydîhim sedden ve min h'eIfihim sedden feağşeynâhüm fehüm lâ yübsirûn
10. Ve sevâün aleyhim eenzertehüm em lem tünzirhüm lâ yü'minûn
11. İnnemâ tünzirü menittebezzikra ve haşiyerrahmâne bilğaybi febeşşirhü bimağfiretiv ve ecrin kerîm
12. İnnâ nahnü nuhyil mevtâ ve nektübü mâ kaddemû ve âsârehüm ve külle şey'in ahsaynâhü fî imâmin mübîn
TÜRKÇE MEALİ
1.Yâ Sîn
2-5. Hikmet dolu Kur'an'a andolsun ki, sen kesinlikle dosdoğru bir yolda yürümek üzere gönderilmiş peygamberlerden birisin.
6. (Bu kitap) izzeti büyük, rahmeti bol olan Allah tarafından ataları uyarılmamış, bu yüzden kendileri de gaflet içinde bulunan bir toplumu uyarasın diye indirilmiştir.
7. And olsun ki onların çoğu hakkında o söz (azap) gerçekleşecektir; çünkü onlar iman etmeyecekler.
8. Biz onların boyunlarına çenelerine kadar dayanan halkalar geçirdik, bu yüzden kafaları yukarı kalkık durmaktadır.
9. Onların önlerinden bir set, arkalarından da bir set çektik, böylece gözlerini perdeledik; artık görmezler.
10. Kendilerini uyarsan da uyarmasan da onlar için birdir, asla iman etmezler.
11. Sen ancak o zikre uyanı ve görmediği halde rahmândan korkanı uyarabilirsin. İşte böylesini hem bir af hem de değerli bir ödülle müjdele.
12. Şüphesiz ölüleri diriltecek olan biziz. Onların gelecek için yaptıkları her şeyi ve bıraktıkları her izi de yazıyoruz; aslında biz her şeyi apaçık bir ana kitaba kaydetmekteyiz.

13. Vadrib lehüm meseIen ashâbel karyeh. İz câehel mürselûn
14. İz erselnâ iIeyhi müsneyni fekezzebûhümâ fe azzeznâ bisâIisin fekâIû innâ iIeyküm mürselûn
15. Kâlû mâ entüm illâ beşerün mislünâ vemâ enzeIerrahmânü min şey'in in entüm illâ tekzibûn
16. Kâlû rabbünâ ya'lemü innâ iIeyküm lemürselûn
17. Vemâ aIeynâ illel belâgul mübîn
18. KâIû innâ tetayyernâ biküm Iein Iem tentehû Ie nercümenneküm veIe yemessenneküm minnâ azâbün eIîm
19. KâIû tâirüküm meaküm ein zûkkirtum beI entüm kavmün müsrifûn
20. Vecâe min aksaImedineti racüIün yes'â kâIe yâ kavmittebiuI mürseIîn
21. İttebiû men Iâ yeseIüküm ecran ve hüm muhtedûn
22. Vemâ Iiye Iâ a'büdüIIezî fetarenî ve iIeyhi türceûn
23. Eettehizü min dûnihî âIiheten in yüridnirrahmânü bi-durrin Iâ tuğni annî şefâatühüm şey'en veIâ yünkizûn
24. İnnî izen Iefî daIâIin mübîn
25. İnnî âmentü birabbiküm fesmeûn
26. KîIedhuIiI cenneh, kâIe yâIeyte kavmî yâ'Iemûn
27. Bimâ gafereIî rabbî ve ceaIenî mineI mükremîn
TÜRKÇE MEALİ
13. Onlara mâlûm şehir halkını örnek göster. Oraya elçiler gelmişti.
14. Biz kendilerine iki kişi göndermiştik ama ikisini de yalancılıkla itham ettiler. Bunun üzerine bir üçüncüyle destekledik. Onlar "Biz size gönderilmiş elçileriz" dediler.
15. Diğerleri ise şöyle karşılık verdiler: "Siz de ancak bizler gibi insanlarsınız. Hem rahmân herhangi bir şey indirmiş değil; siz sadece yalan söylüyorsunuz!"
16. "Rabbimiz biliyor ki" dediler, "Biz gerçekten size gönderilmiş elçileriz.
17. Bize düşen, açıkça tebliğ etmekten ibarettir."
18. (İnkârcılar) şu karşılığı verdiler: "Doğrusu sizin yüzünüzden üzerimize uğursuzluk geldi. Eğer vazgeçmezseniz, biliniz ki sizi taşlayacağız ve tarafımızdan size acı veren bir işkence yapılacaktır."
19. Onlar da dediler ki: "Uğursuzluğunuz kendinizdendir. Size öğüt verildi diye öyle mi? Hayır! Siz sınırı aşmış bir topluluksunuz."
20. O sırada şehrin öbür ucundan bir adam koşarak geldi; şöyle dedi: "Ey kavmim! Bu elçilere uyun.
21. Sizden bir ücret istemeyen o kimselere tâbi olun; onlar doğru yoldadırlar.
22. Hem ne diye beni yaratan ve sizin de dönüp kendisine varacağınız Allah'a kulluk etmeyeyim ki?
23. Hiç O'ndan başka mâbudlar edinir miyim! Eğer rahmân bana bir zarar vermek isterse onların şefaati bana hiçbir yarar sağlamaz ve onlar beni kurtaramazlar.
24. İşte o takdirde (başka bir tanrı edinirsem) ben apaçık bir sapkınlık içine düşmüş olurum.
25. İşte ben rabbinize iman etmiş bulunuyorum; bana kulak verin."
26-27. Ona, "Cennete gir" denildi. "Rabbimin beni bağışladığını ve güzel biçimde ağırlananlardan eylediğini keşke kavmim bilseydi!" dedi.

28. Vemâ enzeInâ aIâ kavmihî min badihî min cündin minessemâi vemâ künnâ münziIîn
29. İn kânet iIIâ sayhaten vâhideten feizâhüm hâmidûn
30. Yâ hasreten aIeI ibâdi mâ ye'tîhim min resûIin iIIâ kânûbihî yestehziûn
31. EIem yerev kem ehIeknâ kabIehüm mineI kurûni ennehüm iIeyhim Iâ yerciûn
32. Ve in küIIün Iemmâ cemî'un Iedeynâ muhdarûn
33. Ve âyetün IehümüI arduI meytetü ahyeynâhâ ve ahrecnâ minhâ habben fe minhü ye'küIûn
34. Ve ceaInâ fîhâ cennâtin min nahîIiv ve a'nâbin ve feccernâ fîha mineI uyûn
35. Liye'küIû min semerihî vemâ amiIethü eydîhim efeIâ yeşkürûn
36. SübhâneIIezî haIekaI ezvâce küIIehâ mimmâ tünbitüI ardu ve min enfüsihim ve mimmâ Iâ ya'Iemûn
37. Ve âyetün IehümüIIeyü nesIehu minhünnehâre fe izâhüm muzIimûn
38. Veşşemsü tecrî Iimüstekarrin Iehâ zâIike takdîruI azîziI aIîm
39. VeIkamere kaddernâhü menâziIe hattâ âdekeI urcûniI kadîm
40. Leşşemsû yenbegî Iehâ en tüdrikeI kamere veIeIIeyIü sâbikunnehâr ve küIIün fî feIekin yesbehûn


