Üzüntü stres astım gitmez

Astım; nefes darlığı, öksürük ve balgam ile kendisini gösteriyor. İstanbul gibi büyükşehirlerdeki çevre kirliliği ile stres, üzüntü ve yanlış halı kullanımı hastalığın ağırlaşmasına yol açıyor...

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 03 Mayıs 2018 Güncelleme 03 Mayıs 2018, 01:38
Üzüntü stres astım gitmez

İÇİNDEKİLER

Hava yollarının daralması ile nefes almayı güçleştiren ve ataklar halinde yaşam boyu devam eden astım, dünyada milyonlarca kişiyi etkiliyor. Hasta, ataklar halinde nefes darlığı, öksürük, balgam yakınmaları hissediyor. Küçük yaşlarda başlayan astım hastalıkları genellikle alerjik sebeplerle ya da virüslere dayanıyor. Fakat yetişkinlerdeki astım daha kalıcı ve ağır seyrediyor. Çevre kirliliği, teknolojik atıklar, kimyasallar ve genetik faktörler, astımın görülme sıklığını artırıyor. Medical Park Bahçelievler Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Servet Kayhan, sık rastlanan göğüs hastalıklarından astımla ilgili önemli bilgiler veriyor...

AİLEDEN MİRAS
Astımın ortaya çıkışı birçok farklı nedene dayanıyor. Ev tozu akarları, mesleksel nedenlerle toz, duman, buhar ve zararlı gazlara maruz kalma, sık tekrarlayan solunum yolu enfeksiyonlarından kaynaklanan alerjik astım, genellikle bahar aylarında görülüyor. Genetik faktörler de astım hastalığında önemli bir rol oynuyor. Anne veya babadan birisinde astım varsa, çocukta da ortaya çıkma ihtimali yüksek seyrediyor. Her ikisinde de varsa, bu ihtimal ikiye katlanıyor.

PLAZALARA DİKKAT
Stres, astımı etkileyen en önemli faktörlerin başında geliyor. Çünkü bronş açıklığını sağlayan kolinerjik sistem, kişinin biyolojik, psikolojik ve sosyal durumundan fazlasıyla etkileniyor. Dolayısıyla stres faktörleri astımı etkiliyor. Yaşanmış olan üzüntü ve stres astımın kontrol altına alınmasını zorlaştırıyor. Bunun yanında İstanbul gibi büyük şehirlerde trafikten kaynaklı egzoz dumanlarının aşırı salınımı, hava kirliliği ve kişinin çalışmış olduğu ortamlardaki havalandırma problemleri de astımın kötüleşmesine yol açıyor. Plaza tipi iş yerlerinde kesinlikle halı olmaması, havalandırma ve klima filtrelerinin düzenli bakımlarının yapılması gerekiyor.

TEDAVİYİ AKSATMAYIN
Tamamen iyileşme gösteren bir hastalık olmayan astımın, kontrol altında tutulması gerekiyor. Tedavinin ana amacını hastanın şikayetlerinin tamamen ortadan kaldırılması oluşturuyor. Eğer kontrol sağlanmışsa hasta rahat nefes alıp veriyor, geceleri rahat uyuyor, herhangi bir şikâyeti olmuyor. Fakat bu durum, hastalığın tamamen sökülüp atılması anlamına gelmiyor. Günlük olarak gerekli vitaminlerin ve aminoasitlerin almak, beslenme düzenine dikkat etmek gerekiyor. Örneğin; D veya C vitamini eksikliği vücut bağışıklık sistemini zayıflatıp virüs ve bakterilere karşı savunmasız kalmamıza sebep olabiliyor.

SİGARADAN UZAK DURUN!
Astım tedavisinin kilit noktasını sigara kullanımı oluşturuyor. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Servet Kayhan, "Astım hastaları maalesef bilinçsiz bir şekilde hem ilaç, hem de sigara kullanıyor. İçilen her bir sigara tedavinin yetersiz kalmasına yol açar. Sigara içenlerde ağır astım atakları geçirme oranı yüksektir. Hastaların ilaçlarını doğru kullanmadıklarını da görüyoruz. Hastanın ilaçlarını nasıl kullanacağını doktorundan doğru bir şekilde öğrenmesini öneririz" diyor.

GRİP AŞISI OLMALI
Rutin kontroller sırasında kansızlık, demir eksikliği ve B12 vitamini eksikliği varsa bunların yerine konmasında fayda sağlıyor. Kronik akciğer hastalığı olan bütün hastaların grip aşısı olması öneriliyor. Çünkü grip sonrası ağır akciğer enfeksiyonları ortaya çıkabiliyor ve eğer kişinin astımı varsa, astım atakları geçirmesi kaçınılmaz olabiliyor.