Adilcevaz'da arkadaşıyla birlikte sahilde gezmeye çıkan Mehmet Şeşen, Van Gölü'nde bir hareketlilik gördü. Mehmet Şeşen, hemen cep telefonuyla kayıt yapmaya başladı. Hızla hareket eden cismi kısa süreli görüntülemeyi başaran Şeşen, büyük heyecan yaşadı. Görüntülerde, hızla hareket eden cismin iz bıraktığı ve kısa süre sonra gözden kaybolduğu görüldü. Adilcevaz'da arkadaşıyla birlikte sahilde gezmeye çıkan Mehmet Şeşen, Van Gölü'nde bir hareketlilik gördü. Mehmet Şeşen, hemen cep telefonuyla kayıt yapmaya başladı. Hızla hareket eden cismi kısa süreli görüntülemeyi başaran Şeşen, büyük heyecan yaşadı. Görüntülerde, hızla hareket eden cismin iz bıraktığı ve kısa süre sonra gözden kaybolduğu görüldü. Yaklaşık 10 yıl önce Van Tarih ve Kültür Araştırmaları Derneği Başkanı olduğu zamanda konuyu araştırdığını belirten ve manşet haberin bir dergide yayınlandığını söyleyen Kali, 'Bundan 131 yıl önce Osmanlı döneminde 2. Abdülhamit döneminde yayınlanan Saadet Gazetesi'nde konuyla ilgili bir manşet yapılmış. Burada bir köylünün bir canavar tarafından taciz edildiğine dair haber yer almıştır. Van Gölü canavarı ile ilgili yine Edremit ve Gevaş'ta yaşlıların ifadeleri var. Van Gölü canavarını yok saymak yerine Van Gölü'nün kendisini araştırmakta yarar var. Van Gölü canavarı bu bölgenin bir gerçeğidir. İnkar etmek yerine araştırılmasından yanayım' dedi. İkram Kali, 131 yıl önce yayınlanan haberde yazılanları şöyle aktardı:'Bitlis merkez sancağına bağlı Hizan kazası ahalisinden 3 kişi, yolculuğa çıkıp, Bulanık tarafına giderken yol güzergahı olması nedeniyle Van Denizi'nin Tatvan Ahlat arası sahillerine tesadüf eder. Bunlardan birisi namaz kılmak için deniz kenarında bir yerde abdestini almaya başlar. Sıra ayaklarına gelip yıkamak için azıcık denize girer girmez deniz hayvanlarından biri derhal ayağına sarılıp kendisini denize çekmeye, bu ise bütün kuvvetiyle dışarı çıkmaya çabalar. Yalnız başına hayvanın tasallutundan kurtulamayacağını anlayınca feryat ile arkadaşlarından yardım ister. Arkadaşları güç hal ile bu şahsı denizden çıkarır ise de hücum eden hayvan zavallı adamın topuğundan dizine kadar sarılmıştır. Adamın feryadı göklere çıkar. Bütün çabalar sonuç vermeyince biçare adamın arkadaşları ateş yakarak hayvanın adamın ayağını bırakması için kuyruğunu ateşle yakarlar. Ateş tesiriyle hayvandan yürek tırmalayan çığlık ile heybet, kuvvet ve acıyla havaya fırlar. Ayağını kapmış olduğu adamı da beraber kaldırıp 20- 25 metre yükseğe çıktıktan sonra denize doğru inerek adamı da beraber alıp, götürür.' Van Gölü canavarının varlığına inandığını belirten Kali, 'Öyle bir yaratığın olduğuna ben şahsen inanıyorum. Van Gölü'nde görgü tanıklarının geçmişte askeri, polisi, mülki idareden sporculardan, toplumun hemen hemen tüm katmanlarından böyle bir canavarın olduğunu gören ve tarif eden insanlar var. Van Gölü Canavarı siyah, hızlı yüzebilen zaman zaman ses çıkaran bir özelliğe sahip gölün farklı kıyılarında görülebilmekte. Van Gölü'nde çeşitli iddialar halen devam etmekte. Bir şeyin yokluğunu iddia etmek yerine onun varlığını araştırmak gerektiğine inanıyorum' diye konuştu. Dünyada insan aklının çözemediği, bilimin açıklayamadığı, insanları dehşete düşüren birçok doğaüstü olay oluyor. Ünlü 'Kiev Kozmonotu' Tarih öncesine ait küçük Japon heykelcikleri Filippo Lippi tarafından yapılan 'La Madonna e san Giovannino' tablosu. (15. yüzyıl) Yukarıdaki koyu renkli ve ışık saçan cisim sanki haraket ediyor gibi. Çünkü seyredenler var. Tablodaki adam ve köpek. Ressamın tablosuna aksettirdiği bu cisim hiçbir inanç ve dinsel anlatımla alakalı görünmüyor. Roma döneminde olduğu gibi günümüzde de 'UFO' fenomenleri aynı şekilde gözlemlenmektedir. Bu resimde Antikythera makanizmasını görmektesiniz. Sağ tarafta ise teknik şeması yer almaktadır. 1900 yılında Girit adasında bulunmuştur. M.Ö. 1.yüzyıla tarihlenmektedir. Bu antik bronz mekanizma bize eski uygarlıkların düşündüğümüzün aksine daha ileri bir teknik bilgiye sahip olduğunu kanıtlıyor. Astronomik takvim olduğu düşünülen bu mekanizmada (ya da bir makinanın parçası) içinde başka dişlilerde bulunmaktadır. Amerika'nın New Mexico eyaletinde inanılmaz bir olay yaşandı. Bir uzaylı amatör kameraya bir kadını kaçırırken yakalandı. Kız arkadaşı Jenna Hawser ile yaşayan Jeff Norris gece görüşlü kamerası ile uzaylıyı böyle görüntüledi. Norris uyurken uzaylı ile karşılaştığını hemen panik halinde kamerasına davrandığını söylerken uzaylının başta dostça davrandığını ancak deklanşöre basmasıyla birlikte kaçtığını söyledi. Norris kız arkadaşından üç gündür haber alamadığını söyledi. 1895 yılında İrlanda'da Dyer tarafından mineral araştırmaları sırasında bulunan bir dev fosili. Boyunun karşılaştırılması amacıyla bir tren vagonunun önüne koyulmuştur. Yüksekliği 3 metre 70 santimetre ve ağırlığı 2050 kg.dır.(taşlaşmış olduğu için daha ağır geliyor herhalde) Sağ ayağı 6 parmaklıdır. Ancak daha sonra bu dev fosiline ve sahibine ne olduğunu kimse bilmiyor. Kafaları karıştıran bir şehir daha. Lübnan'daki Balbek şehri. 20 metreden daha büyük taşların da kullanıldığı bu antik şehir Roma imparatorluğundan da eski. Hatta Sümerlilerin bilgilerine göre bile burası antik bir şehirdi o zamanlar. Taşların büyüklüğünü göstermek amacıyla 2 kişi yapıların arasında dikiliyor. Bugün kimse burasını kimlerin, nasıl, ne amaçla ve ne zaman yaptığını bilemiyor. Modern bilim ise Baalbek'i görmezlikten gelmeye devam ediyor. Bu cisim Kanada'nın Kuzey kutup bölgesindeki Axel Heiberg adası eski fosiller koleksiyonunda bulunmuştur. İncelemeler bunun bir insan parmağı fosili olduğunu gösteriyor. Bu fosil 100 ile 110 milyon yıl öncesine aittir (Creataceous jeolojik dönemi). Bu fosil ' DM93-083 ' numarasıyla arşivlenmiştir. Röntgen ışınlarıyla yapılan inceleme sonucunda yukarıdaki resimdeki siyah kısımların parmak kemiklerine ait olduğu ortaya çıkmıştır. Bu kadar eski zamanlarda insan yaşamış olabilir mi? Yapımı bitirilmemiş bir Obelisk (dikilitaş). Şu anda dikili bulunan en büyük obeliskten 2 kat daha büyüktür. Yapımında bir çok Mısır tapınağının inşasında olduğu gibi kırmızı granit kullanılmıştır. Yaklaşık 40 metre yüksekliğinde ve 1150 ton ağırlığındadır. (Eğer bitirilmiş olsaydı) Kolombiya, Bogota yakınlarında bulunmuş bir insan eli fosili. Fosilleştiği kayanın yaşı 100 - 130 milyon yıldır. Yani, fosilde o kadar sene önce meydana gelmiştir. Bu 120 milyon yıllık taş parçasının yüzeyi ,Ural Bölgesini gösteren (tabiri caizse) bir haritayla kaplıdır. Görünüşe göre bu kadar eski bir haritanın olması imkansızdır. Bashkir State Üniversitesindeki bilim adamları , çok eski zamanlarda , gelişmiş uygarlıkların olduğuna dair kanıtlardan biri olarak yorumluyorlar eseri. Bu greçektende insan eliyle yapılmış bir rölyeftir. Günümüz askeri haritaları ile neredeyse aynı karakterik özellikleri sergilemektedir. Harita sivil çalışmaları göstermekte yani uzunluğu 12.000 Km ' yi bulan kanallar , nehirlere çekilen çitler , güçlü barajlar... Kanallardan çokta uzakta olmayan yerde elmas biçimindeki yerler gösterilmiştir.( Ne anlattığı bilinmemektedir). Ayrıca harita bazı yazılarıda içermektedir. Hatta sayılar bile vardır. Bilim adamları önce bunun eski çince olduğunu düşündüler. Daha sonra bu düşünce bilinmeyen bir kaynağa ait hiyeroglif - syllabic türü yazıya dönmüştür. Bilim adamları bu yazıları şimdiye kadar çözemediler. Fotoğraftaki büyükanne hayaleti SIRADAN BİR FOTOĞRAF DEĞİL Üç okul arkadaşı çektikleri bu fotoğraf sonrası şoke oldu. Nedeni ise en sondaki kızın aynadaki görüntüsü. Bir marketin güvenlik kameralarına yansıyan bu görüntü akıllara zarar. Geceleri sokağa çıkarken dikkatli olunmalı. Bu fotoğrafı çeken kişi, fotoğrafı çekerken aslında tek başına ama... Lavaboda iki göz 19 yüzyılda ruhların fotoğraflarını çekmek fotoğrafçılıkta farklı bir dal olarak benimsenmişti. William H. Mumler 1860 yılında ruh fotoğrafçılığını literatüre geçirdi. Çift pozlama sayesinde ikinci bir kişi ya da bir nesnenin fotoğrafta belirdiğini fark etti. Bu ilginç tekniği geliştirdi ve mistik ve ruhsal boyutunu ortaya çıkardı. Böylece insanlar kaybettikleri yakınlarıyla aynı fotoğraf karesinde bir araya gelebildiler. William Hope ise bir başka ruh fotoğrafçısı. 1905 yılında 'ruh' fotoğrafları çekmeye başladı. Sonraları ise halk arasında ruhlarla iletişimde olan bir medyum olarak anılmaya başlandı. İşte William Hope'un paranormal çalışmaları.. Fotoğraf çektiren bir çiftin üzerinde görünen bir kadının kafası Bir grup insanın başının üzerinde görünen bir adam ve küçük bir kız Joe Thomas'ın fotoğrafı. Üzerindeki ise 'büyükannesinin ruhu' Yaşlı bir adamın yanında bir kadının 'ruh'u 1945 yılında Waldemar Julsrud adlı deneyimli bir arkeolog El Toro dağı (Meksika) eteklerinde gömülmüş vaziyette kilden yapılmış küçük heykelcikler buldu. Daha sonra El Tro şehri yakınlarında ve şehrin diğer tarafında Chivo Dağ yakınlarında poselenden yapılmış 33.000 'den fazla heykelcik bulundu. Buluntular Chupicuaro , klasik kültür öncesine aitti. (M.Ö. 800 'den M.Ö. 200 'e kadar olan dönem) Bulunan heykelcikler , 65 milyon yıl önce yok oldukları düşünülen çeşitli türlerdeki dinozorları kusursuzca tasvir ediyordu. Modern bilim döneminde, neye benzedikleri ancak çözümlenen tarih öncesi bu yaratıkları, nasıl olduda böyle eski bir uygarlık kusursuzca sanat eserlerine yansıtabilmişti ? İnsan görmeden gerceği tasvir edemez. Yeni Zellanda 'da bulunan çok eski bir uygarlığa ait kusursuzca yerleştirilmiş taşlardan oluşan duvarlar bulundu. Bu duvarları yapan uygarlık hakkında en ufak bir bilgi yoktur. 1877 yılında Montezuma tünel şirketinin bir tünel çalışması sırasında 50 milyon yıl eski olan bir lav akıntısının içinde bir tokmak ile bir kap bulundu.(Table dağı - California) Tokmak yaklaşık 30 cm uzunluğunda ve kap ise 10 cm çapında. Bu buluntudan şu sonuç çıkıyor: 50 milyon yıl önce yanardağdan fışkıran lavlar sel olup akarken bu tokmak ile kap oradaydı ve ikisi de lavın içinde gömülü kaldılar. 50 milyon yıl önce! Geleceği gören harita 10 BİN YILLIK PİRAMİT Harçsız taş set Çığlık tablosunun mumya versiyonu Bir kadın mumyasının Norveçli ressam Edvard Munch'un ünlü 'Çığlık' tablosunu çağrıştıran biçimde, korku ve dehşetten ellerini yüzüne kapatmış olarak bulunması, büyük ilgi çekti. 8 Asırdır Çürümeyen Ceset Halk dilinde 'Ayağı Yanık Sultan' olarak bilinen türbede çürümemiş bedeninin ayak kısmı camekan içinde teşhir ediliyor. NASA'NIN ÇÖZEMEDİĞİ RESİM Bozulmamış papaz mumyası Yeraltından gelen korkunç sesler Mısır Hiyerogliflerindeki Gizemli Şekiller MISIR'DAKİ AMPÜLLER BÜYÜK PİRAMİTTEKİ GİZEMLİ KAPI METAL KÜRELERİN SIRRI KRİSTALLE KAPLI KAYA Peru'daki bu duvarlar ile kesin bir benzerlik göstermektedir. Bu arkeolojik duvarlar bir gizem taşımaktadırlar çünkü ,antik çağlarda yapılmalarına rağmen ,bu kadar kusursuz bir şekilde işlenip yerlerine koyulana kadarki aşamalar için yüksek bir teknoloji ve bilgi gerektirmektedirler. İnsanın açıklayamadığı, garip iç ve dış açılara sahip bu duvar taşları hakkında cevabını bilmediği sorular ise şunlar: Nasıl taşındılar?Nasıl ölçülüp nasıl kesildiler ? Nasıl bu kadar doğrulukla yerleştirildiler? Hemde ilkel insanlar tarafından. HİYEROGLİFLERİN SIRRI Mısır 'daki Abydos tapınağındaki hiyerogliflerde helikopteri, tankı, kargo uçağını ve planörü çağrıştıran şekiller vardır. Bu hiyeroglifler başka hiyerogliflerin altına gizlenmişlerdi. İlk tabaka hiyerogliflerin yerinden kopup düşmesiyle bu esrarengiz şekiller gün yüzüne çıkmıştır. Bu daire şeklindeki taş oluşumları 30 metre çapındadır ve Loch Ness gölünün dibinde görüntülenmiştir. Mısırlılar Avustralya'ya mı gitmişti? Lochness canavarını gösteren bu fotoğraf 70'li yıllarda çekildi. Gerçek olup olmadığı yıllarsır hala tartışılıyor. Peru'da bulunan kafatası Yukarıda Alban Dağına kazınmış pervaneli bir uçağı hatırlatan eski devirlere ait bir resim görüyorsunuz. Olmek topluluğunun inanılmaz ve çözümlenemeyen örneklerinden birisidir. Bu altın maket, Amerika'da Kolomb öncesi döneme ait bir mezarda bulundu. Yaklaşık 1800 yıllık. Görünüşe göre bir uçağın doğru ölçekli maketi gibi duruyor. (Delta kanatlı, motor yerine sahip, pilot kabini var, kuyruk kanatları bile doğru şekilde tasvir edilmiş.) Güney Amerika'da buna benzer bir çok eser bulunmuştur. Buache Haritası Dinozor üstünde oturan insanlar Kusursuz spiraller Tarih öncesi devirlerde yaşamış olan Toxodon 'nun bulunan bir kalça kemiği. (Arjantin). Resimde ok ile gösterilen şey ise bir ok veya mızrak ucudur. İnsanın yaşamadığını sandığımız devirde , biri onu avlamış anlaşılan. Toxodon 1932 yılında Pedro Dağlarında bulunmuş bir mumya. (ABD ,Wyoming eyaleti , Casper şehrinin 60 mil güney batısı). Mumya koyu bronz renginde ve oldukça buruşmuş vaziyettedir. Hayattayken boyu 35 santimetreyi geçmiyordu! Röntgen ışınlarıyla yapılan incelemede bu canlının ağırlığının 5.5 kg. olduğu ortaya çıktı. Cinsiyeti erkekti ve bütün dişleri tamdı. Öldüğünde aşağı yukarı 65 yaşında idi. Mumya 350 gr. ağırığındadır. Alnı çok aşağıdadır. Ezik bir burnu ile büyük ve geniş burun delikleri vardır. Çok geniş ağzı ile incecik dudakları bulunmaktadır. Bu yaratık bilinen insan türlerinden çok daha küçüktü. Bazı araştırmacılara göre bu çok küçük boyutlarda olan bir ırkın üyesiydi. Kayaya gömülü çekiç Antik çağ bilgisayarı İNSAN YÜZÜ OLAN DENİZ KABUĞU 1000 yılda yapılan kent Kanada'da duvarda beliren uzaylı görüntüleri Concorde'un atası Uzaylılar için iniş pisti Kristal kuru kafa 2000 yıllık pil Google Earth'de görülen uçan otomobil! Bilinmeyen güç tarafından öldürülen dağcılar Polonya'daki koca ayak Borneo'da dev yılan Bir kısım gazete okuyucusu resimde akıntı ile yüzen bir kütük gördüklerini iddia ederken bir başa okuyucu 'Hiç kütüklerin kanatları olur mu?' diye sordu. Bir başkası bu resmin bir sürat botuna ait olduğunu yazdı. İşlenmiş dev kaya blokları Peru'daki bronz dişliler Meksikalı çiftçinin bulduğu uzaylı bebek Bilimadamları, yaratığın zeki bir varlık olduğunu söylemişti. Yayınlanan raporda, yaratığın bulunduğu bölgenin UFO'lar tarafından sık sık ziyaret edildiği ve ekin çemberlerinin de çok olduğu belirtildi. Bu bebek uzaylının, dünya dışı varlıklar tarafından bilerek bırakıldığı da ima edildi. Dünyada insan aklının çözemediği, bilimin açıklayamadığı, insanları dehşete düşüren birçok doğaüstü olay oluyor.