Tansiyonu şahlandırmayın

Ölümcül hipertansiyondan doğru beslenme ile korunabileceğimizi söyleyen Prof. Dr. Ziya Mocan, şahtere otu çayını tavsiye ediyor...

takvim.com.tr GAZETE

Giriş Tarihi: 18 Mayıs 2014

Türkiye'de 3 kişiden 1'ini vuran yüksek tansiyon, ileri yaşlarda daha sık görülüyor. Medical Park Fatih Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ziya Mocan, "İlaç tedavisinin yanı sıra yüksek tansiyon hastalarının yaşam ve beslenme düzenlerini doğru bir şekilde planlamaları gerekiyor" diyor. Bu rahatsızlıkta erkeklerin farkındalığının kadınlara göre daha az olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Mocan, yüksek tansiyon hastalığına karşı şu uyarılarda bulunuyor: Karabaş ve şahtere otu çayı tansiyon hastaları için oldukça faydalıdır. Sabahları içilecek maydanoz çayı da tansiyonu dengeler. İdeal vücut ölçülerine ulaşın ve kilonuzu koruyun. Sık aralıklarla azar azar beslenin. Süt, yoğurt ve peynirin yağsız olanları tercih edin. Kırmızı yerine beyaz ete öncelik verin. Günlük tuz tüketimini 3 gram ile sınırlandırın. Sofraya tuzluk getirmeyin. Salamura besinlerden kesinlikle uzak durun. Haftada 2 kere balık tüketmeye çalışın. Aksi takdirde Omega-3 desteği alın. Pişireceğiniz etli yemeklere yağ ilave etmeyin.

YAĞLARI KARIŞTIRIN
Farklı günlerde olmak koşulu ile haftada 2 yumurta yiyin. Sebze yemekleri az su ile pişirip, yağlı suları yemeyin. Yemek ve salatalarda kanola yağı tercih edin. Ya da 2 ölçek zeytinyağı veya fındık yağı ile bir ölçek bitkisel sıvı yağı karıştırılarak kullanın. Lif alımını arttırmak için, haftada 2 kere kuru baklagil yemeği yiyin. Tam taneli tahıllar tercih edin. Soyulmadan yenilebilen sebzemeyveleri, kabukları ile yiyin. Kadınlar günde 2.7, erkekler 3.7 litre su içmeli.

BELİRTİLERİ NELERDİR?
Hastaların önemli bir kısmında herhangi bir belirti yoktur. Bazen tek belirti tansiyon yüksekliğidir. Bazı hastalarda karşılaşılan belirtiler ise baş ağrısı, çarpıntı, nefes darlığı, halsizlik, bulantı, baş dönmesi şeklindedir. Uzun süren kontrol edilmeyen hipertansiyon beyin, kalp, böbrek, retina ve kan damarlarına hasar verir. Bu da böbrek yetmezliği , damarlarda genişleme, tıkanma, inme vb. şeklinde karşımıza çıkar.